Romantik

Mart sabahının ayazı bu çaylak pisliği kokan yazıya değer mi değmez mi bilemem? Yalnız geçen sene balkonda oturmuş hayvanlar ve insanlar alemini uykudalarken sesszi sessiz seyrederken kanatlı bir yaratığın elbette kanatlı olduğu için doğal olarakta uçuyordu, bana yaklaştığını gördüm.
Yanıldınız! Korkmadım. Bunun bir baykuş olabileceğini ve sabahın bu erken vaktinde kuş pisliğinin bile çözülmediğini bildiğim için, baykuşun yuvasına geç kalmış bir kuş olduğunu kanatlarının ışıltısından anladım. İşin garibi geldi balkonumun paslanmış ve aşınmış zavallı demirlerine büyük bir gürültüyle kondu. Kanatlarını açıp kapadı. O kocaman canım sapsarı sonbahar yaprağının bakırımsı rengindeki gözlerini mağrur mağrur açıp kapadıktan sonra sessizileşti. Belki çok şanşlıydım. Hangi insanoğluna adem oğluna dişi oğluna böyle bir kısmet kendi ayaklarıyla daha doğrusu kanatlarıyla gelip konardı.

Mart sabahının ayazı dışarı bakan kombi borusunun altında havuç şeklinde bir buz sarkıntısına neden olmuş. İnsanların ne kadarda romantik olmayan taraflarını düşündüm sarma cıgaramı tüttürüp orta şekerli kahvemden bir yudum çekerek; biliyordum ki sevişmek bu dünyanın kalbine inmektir.

"Yalan Dünya" da Orçun karakterine bayıldım. Bizim kadınlar gerçekten erkek öpmesini bilmedikleri gibi kırk dereden su getirip bin bir naz ve cilvenin de anlamını dahi bilmeyerek, olmaaazzzz dediler mi, kendilerini ben güzelim ben güzelim havasına sokup, ayna ayna söyle bana benden güzel var mı bu dünya da nakaratını pek güzel beceriyorlar. Orçun'un suratını asması bu yüzden. Ama Pamela Anderson öpücüğünün etkisinden uzun zaman kurtulamaz gibime geliyor bizim sıra dışı Orçun.

Geçen sene balkonuma konan Baykuş da dişiydi. Bana kalsa uzanıp o güzelim gagasından öpecektim ama, o sanki ne düşündüğümü anlamış gibi tâ yüzümün önüne kadar gelip, dudaklarıma yapışınca doğrusu benim gibi utanmasız bir adamı çok utandırdı...

Orçun'a Pamela Anderson bana Baykuş...Sonuçta önemliydi romantiklik aşamasında...