Satış Elemanı

Artist Hakkı geldi. Sakal bir karış. Yüzünü yıkamış-yıkamamış. Mavi boncuk gözleri ferini kaybetmiş ve geçirdiği yüksek tansiyonun devamında gelen beyin sarsıntısının kısmi felç korkusunun o maviş gözlerindeki etkisi hala  sürüyor.

Kuru ve bayat ekmeğin kırılırken ufalanırken çıkardığı sesler gibi selamlaştık. Bana emanet edilen araçları gereçleri teslim edip hayırlı işler dileyip Hakkı' ya; tertemiz paketlediğim ofisde bıraktım sonra da kendi ofisime doğru rampa yukarı hızlıca yürüdüm...

Kendi ofisim. Kuşum Aydın' a çiçek gibi bıraktığım kendi ofisime girdiğimde leş kokusuyla burun buruna geldim. Bu kez Kuşum değil de izninizle Puştun önde gideni diyeceğim. Puştoğlupuşt ofisi çöplükvekokusu nasılsa öyle bırakmış. Bu ve benzerleri puştlar çoktur bu memlekette. Adına yakışmayacak alışkanlıkları vardır. Sorumsuzdurlar pistirler ve işveren düşmanıdırlar. Ne olursa olsun aldıkları maaşı hak etmezler. Haramla beslenirler...Kısacası beş günlük çöpü dökmemiş arka bölümü savaş alanına çevirmiş bir sıçmadığı kalmış...Bunlarla tartışamazsınız. Anlamazlar. Mendebur adamlar olsa iyi bunlar olsa olsa onun-bunun dölü heriflerdir...

Neyse umarım bir aksilik olmaz...

Öğleden sonra gelen müdürse abi dedi sen o kuru yerde nasıl satış yaptın? Hakkı bir gram satamamış!

Pek sayın müdürüm dedim siz tepedekiler bizleri çok kolay harcarsınız....Peki biz ne yaparız? Ekmek yediğimiz kapıya işemeyiz. O kapıyı açık tutarız. O kapıyı kapatıp kalorifer sıcağında şu soğuklarda kıçımızı ısıtmayız. Çok rahatsız oluruz müdürüm...Kimiz biz? Satış Elemanı...

Birlik Mahallesine çıkınca Puşt Aydın' a selam söyle....Ayrıyetten dün gece anasıyla beraber olduğumu da bir zahmet iletiver...




24 Aralık 2019 1-2 dakika 181 denemesi var.
Beğenenler (1)
Yorumlar