Şehit Jandarma Komando Er Onur Karakuş
Jandarma Komanda Er Onur Karakuş Şırnak'ın Beytüşşebap ilçesinde 13.08.2011 de teröristler tarafından, iki askerle birlikte şehit edildi.
Ölmeden birgün önce facebook daki sayfasına bulunduğu ve Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde yeralan Beytüşşebap Bölgesi için ne acıdır ki, "Burası batıda şafak sayanların değil tezkereye 1 gün kala şehit olanların yeri" yazmıştı.
Ne menem bir yerde olduğunu ve başına gelecekleri biliyordu. Onur..
Gazetelerdeki fotoğrafında güzel, tertemiz, genç yüzü hayata umutla bakıyordu oysa.
Kızımla aynı yılda doğmuştu. 1989. yirmibir yaşındaydı.
Belki henüz aşkı bile tanımamıştı. Güzel bir hayat yaşamaya layık, güzel yüzlü bu genç adam, sonsuza kadar kara toprağın bağrında yatacaktı artık.
Kendimi Onur'un ve diğer şehit annelerinin yerine koyduğumda o dayanılmaz acıyı hissettim.
Böyle bir acıya hangi anne, baba dayanabilirdi. Binbir emek ve sevgiyle büyüttüğünüz çocuğunuzu, ona doyamadan sonsuza kadar kaybetmek.
Zamanın bile külleyemeyeceği bir acıyla, bir özlemle ömür boyu yanmak, tutuşmak.
Daha önceki yazımda da yazdığım gibi bizi Şam Vilayeti, Musul Vilayeti, Kerkük Vilayeti, Yeni Osmanlı, Yeni Türkiye filan ilgilendirmiyor.
Bizi, Ülkemizin gerçek ve öncelikli terör ve diğer sorunlarının çözümlenmesi, sınırlarımız içinde mutlu ve huzurlu yaşamak ilgilendiriyor.
Emperyalist ülkelerin bitmez tükenmez entrikaları ve küresel enerji oyunlarıyla yıllardır ateşten bir top haline getirilmiş zavallı Orta Doğunun tehlikeli kıvılcımlarının zaten yanan bağrımıza şıçrayıp, daha da yakmasını , çocuklarımızın çıkar oyunları yüzünden gencecik yaşta ölmesini istemiyoruz.
Bu böyle biline.
Köşelerinden emperyalist nutuklar atan sorumsuz, şuursuz köşe yazarlarına da sesleniyorum.
Ya Onur sizin çocuğunuz olsaydı.
Yine böyle yazılar yazabilir miydiniz?
HIIIIIIIIIII!!
Onur'un şahsında tüm şehitlerimize Allah'tan rahmet, ailelerine bu büyük acılara dayanma gücü diliyorum.
Hepsinin mekanları Cennet olsun.
Gündeme düşen acı bir olayı dile getirmeniz çok güzel...öncelikle duyarlı yüreğinizi sonra bu güzel yazıyı kutlarım.. ne yaparsınız ateş düştüğü yeri yakıyor ama bizimde yüreğimiz yanıyor.... selam ve sevgiler....