Seni Sevmekten
Seni sevmekten kendimi men ediyorum. Rüyalarıma gelme; beni dinlendirme geçmişinin sofrasında, bana bir zeytin bile verme. Seni sevmekten kendimi alıkoyuyorum; on parmak yalnızlıkla seni gönderiyorum kendimden, yazıyorum... Ait olduğun yerde kal, özletmeden kendini. Devrilmiş cümlelerin devrik katili olmadan. Seni sevmekten kendimi geri çekiyorum; Baki yokluğunun zahir kimsesizliğine devşirme olduğu bu düzlemde kara borsaya düşmüş aşk. Seni sabahlarıma istemiyorum. Bilinçaltı damarlarımda tenha bir varlıkla beni korkutma, varlığının zemherisinde yazıma bir daha ortak olma. Seni düşümden gönderiyorum; son bulmalı. Bu kadar hakikatli bir yalnızlıkta düşmez kalbimin sana aşk imtihanı; seni sevmekten kendimi ayırıyorum. Dört mevsimde dört işlem ayırıyor umutları; çarpanı böleni ayıranı sen... Seni özlemekten kendimi men ediyorum, denizin dalgalarına karışıyor hasret. Güzel gittin, yıllar hadsizken. Hatıralara paydos gemisi çoktan kalktı; seni düşünmekten kendimi motive edemiyorum. Git ne olur, Allahaısmarladık cümlemden. Allaha emanet ol da; sensiz yarım günlerin ebedi istikametinde kahrolma cehennemimde. Seni senden çok sevmeye paydos ediyorum; vakit yok ama iki dakika öncemden sana uğradım baktım sende hiç yokmuşum ki zaten... Dil pınarından acı içmiş aşk, suyu bile berbat. Şimdi seviyorum diyebilir mi acıyorken? Sen bir yarasın, yaralardan merhem hiddetince nasıl kalıyorsan öyle kal ve yeter ki bugünüme ortak olma. Seni çağırmaktan kendimi men ediyorum; demir sofralarında dansöz ayrılıklar oynuyor. Bu kadarını hak etmemişti karşılıksız sevdam; çilingir geliyor acıyor kalbime, açılmıyor senden sonra. Mukadderat halısında Alâaddin uçuruyor beni; senden ayrı şehirlerin senden ayrı olunmayan Türkülerine. Yine mi hasret? Seni güneşim saymaktan kendimi vazgeçiriyorum; yağmurun yağıyor kalbime ve hep yalnız üşüyorum. Gülümsüyorum kaderimin yırtık cebine, vardığında arama beni lütfen. Zaten ulaşılması mümkün olmayan yolların benden gidişi harcanış seferinde mendili ayrılığa çoktan salladım ben...