Seni Sustum...
Umut(suzluk) içinde geçen günlerim,
Mısraların arasında kaybolan gözyaşlarıma benziyor...
Sen diye başlayan her söz,
Ömrüme bir nefes daha borçlanıyor...
Ben yine her cümle arasında seni susarım... Zaten sustuğum kelimeler değilmiydi, seni bilmediğim kentlerde özleten... Biliyorum ben yine sensizliğin ertesi, seni özleyeceğim... Parmak uçlarına bıraktığım aydınlık geceler şimdi beni en bilmediğim karanlıkların içinde, kendimle sınıyor... Hangi vakit aklıma düşsen, şair portresi bir yüreğe yaslanır umutlarım... Seni düşünürüm, aklına hiç gelmediğim anlarda... Ağlamayı becerebilsem, belkide ardından döktüğüm gözyaşlarıyla bir çiçeğe yeniden hayat verebilirdim, kendine gözlerini kapatan yüreğimin sessizliğinde... Kalabalığında kendimi kaybettiğim bu kent, en çokda sensizliği hatırlatıyor bana... Parmaklarımdan sızan hüzünlerimle her kapı ardında olmayan varlığınla avutuyorum kendimi... Zaten sen değilmiydin, her cümle arası dudaklarıma adını yasaklayan...
Molalarında seni özlediğim her kent, aklını yitirmiş bir şairin sözleriyle yeniden öldürüyor beni... Tekrarı olmayan intiharlar ne seni getiriyor, nede seni benden koparıyor... Suçlusu sensin demiyorum bu ölüm senaryolarının... Ama suçlusu sensin... Ayrılığa uzattığın gri bir mendille, kendini benden saklama oyunları oynadın... Hangi karanlığın içerisinde beni unuttun... Yeniden bulamıyorum kendimi... Sen yinede iyi bak, beni unuttuğun uykuların arasında yanı başında seni bekleyen o saf çocuğun yüreğine...
"Henüz başlamayan ama Bir gün bitecek olan bir aşkın senaryosu... (Hep Gri)"
Yüreğine sağlık son cümlesi bile yetiyor herşeyi anlatmaya... :)
"Henüz başlamayan ama Bir gün bitecek olan bir aşkın senaryosu... (Hep Gri)"
EyvAllah...