Serçe
Ayak serçe parmağını sehpaya çarpmak gibiymiş gerçek aşk; hani çarparsın ve buna rağmen yürümeye devam edersin ya... Sevmeye seni, ibadet gibi devam ediyor kalbim. Kalbimi çarptım ve atmaya devam ediyor. Yokluğunun uçurumundan uçurtmalar uçuruyorum. Evet, biliyorum; vazgeçilmez olmamalı sevmeyen o kişi. Sevmeyi becerebilene ve kalbi koşulsuz emanet edebilene bağışlanmalı kalp; saatimin kopan kordonu gibi koptum kendimden, anla. Mendilimi ıslatan nem sandım, kandırmak bilinci ve şöyle bir durup bakmak...
Komşu kızı çoktan taşındı, kayıplardan havuza düştü; boğuldu. Duvardaki tabloları değişti yaşamının, yıllar yılları kovaladı. Denizden asla çıkmadı o martı, kurtaran sen olmadıkça.
Kime seslendiğini bilmiyor bu gece sevdam. Hiç kimsenin görmediği gözleri hayali cemiyetinin başkanı sayıyor. Fiziken kayıp aranıyor telaşı var...
Ayak serçe parmağını sehpaya çarpmak gibiymiş doğru aşk. Konuşarak halledebiliriz. Susuş susuzluktan daha çok öldürürmüş, Ayak serçe parmağım söyledi, ben onun yalancısıyım. Kalbimle birlikte kırıldı. Alçıya aldılar sonra hasreti, göz, merhaba demeyi en son senin ellerinde tattı. Selam yaseminiydi, kokusuyla birlikte tadı mutluluğu sende yaşattı.
Saçmalıyorum, bakma sen bana demeyeceğim. Bak sen bana, gör beni. Yıllar oldu fiziksel sancılarda ekarte edeli kalbi. Ziyan bir atışta potaya girmeden bana çarpan bir top oldu bekleyişimin keresi...
Kaç kere... kaç teneke bal gibi... tatlı ama rüyadan uyanınca acıtan...
Burnum kanıyor sanki; özde yangın serserim... dumanda tüttün, gazı açık kaldı yılların hasretinin. Bu ev, benim gönül teranemin virane sepetinde bulduğu yapmacık yıkıcılık esareti... başın döndü, öyle değil mi?
Tımarhanesi harflerin, düşünen adam heykelinden mütevellit... orada mısın? Ben de oradayım, seni deli gibi sevmekten girdim içeri. Ayak serçe parmağımdan ve kalbimden özür dilerim. Sehpalar yetmiyor aşka. Karakollar ben dolu adetsizlikten... Her bir hücrede ben varım kendime ötekileşen...
Kurtar beni. Doğru aşksan yanlış zamansam...
Avuç içimde yaşayan benin avuç içine karışıp çiçeğini bulur gibi eşini bulduğunu hissetmesine ihtiyacı var. Güzel sevilmeye ihtiyacı var benimin. Ben onun yalancısıyım.
Kimsin bilmiyorum ki. Taşı attım denize, gıkı çıkmadı. Martısını çalsam çığlık atardı.
Yine girdaplar hallicesinden serenat göz pınarı... susuzsan gel... oradayım , oradaysan ve neredeysen ben sen neredeysen hep oradayım. Hayalimin cebinden bir midye kabuğu çıkardım, donmuştu buzlukta kalan kalp, midye kabuğunu görünce ısındı. Mevsim aşka hep yazdı...
Sonbahar geliyor ama sevgilim, sen bana bakma demeyeceğim, yine de bak.
Dökülen yapraklar da olsam senin başına düşeceğim. Neredeysen oralıyım. Kemanın titresin, filtresini kaldırdım günahların safça falan ama sevmekteyim.