Sevda Çölleri

Çöllerindeyim sevdanın, bir yudum su verenim yok. Bir ben kalmışım bu ıssız, bu kurak yollarda. Yapayalnızım, kimsesizim ve kaybolmuşum kendi içimde. El açıp yalvarsam duyulmaz sesim. Kaçsam buralardan yollarım bağlı. Ne yana dönsem tuzak bana bu sevda. Yağmurlara hasret çatlayan dudaklarım. Seni diliyorum tenimi yakan güneşten. Her defasında yoksun... Ellerim bomboş, ellerim ellerine hasret. Kaç gece can verir uykularım. Ölümü nasıl özlerim bilsen. Dağılmış yüreğim her bir köşeye. Hatıralar bir yanda, sen bir yanda. Bu çıkmazlarda tükenir gider ömrüm. Bir uzatsan elini, kurtarsan beni bu bitmeyen yalnızlığımdan, kuruyan dudaklarımı kavursan öpüşlerinle, yeşerse dallarım, sana tutunup kalsam... Hasretin her gece yakmasa beni, her şeye yeniden başlasam gözlerinden. Sen hiç gitmesen, hiç bırakmasan ellerimi... Düşlerim yetmiyor yar, anlasana! Beni unuttuğun bu sevda çöllerinden geri al. Yanına al beni... yüreğine al, ömrüne al, al ve bırakma. İstersen ellerinle öldür, bir kurşunla yok et varlığımı. Ben sana kıyamam, sen bana acıma... Yeter ki son bulsun yüreğimin bir yanı hayata, bir yanı ölüme direnen korkuları... Böyle tükeneceksem ne olur, hasretine bırakma sen öldür beni !...

30 Aralık 2009 1-2 dakika 39 denemesi var.
Yorumlar (1)