Sevgi Eylem İster
Der ki Cahit Zarifoğlu; "İnsan sevmeli;bazen bir insanı, yahut bir ağacı, ya da kanadı kırık bir kuşu... Zaten sevmezse insan, insan mı olur?" Ve nazire yaparcasına ekler İsmet Özel "Sevmek mübalağa sanatıdır. Abartın!" diye.
Tabiatı gereğince insanoğlu sevmek ve sevilmek ister ve aslında muhtaçtır en derin ve özel duyguya. Sevmek insanı insan yapan en temel özelliktir. İnsan gönlünün ulaşabileceği en kutsal belde.
Tam olarak ismini hatırlayıp anımsayamasam da bir şair yahut yazar yakın zamanda okuduğum yazısının bir bölümünde "belki içinde bulunduğum bu oda, karşımda duran bu duvar da beni seviyordur ama söyleyemediği için bunu asla bilemem" diyerek gayet açık ve net bir ifadeyle ve kibar ve nazik bir tavırla insanlara sevdiğini söylemesi konusunda tavsiye, telkin, ve çağrıda bulunuyordu.
O halde sevgimizi sözlü yada yazılı şekilde ifade etmeye çalıştığımızda çok bonkör davranmalı asla cimrilik de bulunmamalıyız. Buna karşılık sevgimizi tam manasıyla karşımızdakine geçirebilmemiz sadece "seni seviyorum" demekle, süslü kelimeler ve cümlelerle belki de bir şiirle tek başına yeterli olmayacaktır. Belki de sevginin ilk şartı sevdiğimizi söylemekti ama daha da önemlisi hal, hareket ve davranışlarımızla sevgimizi hissettirebilmek, kalbimizde coşan o sıcaklığı sevdiğimizin (ki bu, anne babamız, çoluk çocuğumuz, eşimiz, arkadaşımız, dostumuz, akrabamız, komşumuz vb. kim olursa) kalbine enjekte edebilmeyi başarmak olacaktır. Yani bir insan sadece sevildiğini duymayı değil bunu tüm ruhuyla hissetmek isteyecektir.
Sevgimizi hissettirebilmenin en önemli ve değerli yolu ise tüm davranışlarımızla, hatta yaşantımızla sevgimizi eyleme dökmek olacaktır. Çünkü sevgi eylem ister, emek ister, fedakarlık ister, özveri ister, vefa ister,sadakat ister. Koşulsuz şartsız, amasız, fakatsız, lakinsiz teslimiyet ister. Sevilen bilmek ve emin olmak ister; başına gelebilecek her zorlukta, meşakkatte, içinden çıkmakta zorlandığı, bunaldığı, yalnız ve güçsüz hissettiği her durumda kendisini seven birinin karşılıksız, çıkarsız sırtını dayayabileceği yüce bir dağ gibi arkasında olduğunu.Başını omzuna yaslayabileceğini, zorlukları aşmak için her türlü desteği görebileceğini, istediği her konuda danışabileceğini ve yardım isteyebileceğini, sırlarını açabileceğini, yani derdini, tasasını, üzüntüsünü, mutluluğunu paylaşabileceğini gönül rahatlığıyla hissetmek ister.
Seven kişiye düşen en büyük görev; hiçbir fedakarlıktan kaçmamak, şartlar ne olursa olsun sevdiği kişinin her daim yanında olmak, olmaya çalışmak, her türlü desteğe ve yardıma koşulsuz hazır olduğunu hissettirebilerek sevgisini eyleme dökmektir. Yani gücüyle, özverisi, sadakati, fedakarlığı ve vefasıyla yerine göre teskin edici birkaç söz yerine göre büyük emek isteyen fiilleri yerine getirerek sevdiğinin yanında olmayı başarabilmeli, hiçbir zaman bıkkınlık veya yılgınlık göstermemelidir. Gerçekten seven bir kişi için göze alamayacağı, hiçbir fedakarlık ve hiçbir zahmet yoktur, sevdiğinin ne en zor, ne de en mutlu anında yanında olmayı engelleyebilecek....
Sevginiz daim olsun....
Sevmek bir eylemdir zaten İsmail bey olmazsa olmazıdır yaşamın varoluşunda bile var edilen bu olguyu inkar kendini inkardır aynı zamanda