Sihirli Bir Dokunuş! (8 Mart Dünya Kadınlar Günü)
Kainatımızın en renkli, en duygusal, en narin.. en... en... en... enlerin sahibi kadınlar ! Biz erkeklerin hayatında olan,olmasını istediğimiz kadınlar... Bir gün " Hz. Adem 40 yaşında Firdevs adındaki Cennet'e götürüldü. Cennet'de yahut daha önce Mekke dışında uyurken, sol kaburga kemiğinden Hz. Havva yaratıldı. Allahü teala onları birbirine nikah etti. (Ta'ha, 122)" ve ilk erkek kadınıyla tanıştı...
Bu toplumsal olayın başlangıcı kabul edilen olayla birlikte hayatımızın en güzel ve en zorlu yollarını onlarla aşmaya çalıştık. Hissetmeyi onlardan öğrendik, ruha narin dokunuşları, masumiyeti, elleriyle ruhuna dokunurken kirlenmemeyi... Bir erkeğin " Hayatına konu olan, hayatını tamamlayan ve yokluğunda en büyük isyanlara sebep olan" kadınlar Ruhumuza hitap eden nadide bir parça...
Evet erkek dünyası yüz yıllardır kadınları keşfetmeye uğraşıyor,Farklı toplumlarda,yaşantılarda kadınlar kimliklerini hem sosyal hemde duygusal olarak bulmaya çalışıyor. Kimi için Eş, kimi için arkadaş, kimisi için bir Anne, evet onlar hayatımızın her köşesinde ve sürekli olaran usanmadan bizlerle sahiplenmediğimiz dünyalarımızı, güzel taraflarıyla paylaşıp yaşatmaya çalışan "Melekler".
Türk toplumunda hayatımızın her alanına ince ince nakışlar ören bu varlık, bir erkeğin dünyasında nasıl bir kimlik kazanmalı ? Bir kadını Nasıl sahiplenmeli,Nasıl sevmeli? Hayatımızın her alanında Evde,işte,sokakta... bütün ışıltısıyla,hünerleriyle hayatımıza sunulmuş bir nimettir kadınlar. Hayatımıza bu denli adapte olan kadınlar, Sizce ne ister? Filmlere konu olmuş bu durumu açıklamaya çalışayım.
Bir Erkeğin Kadını Olmak?
- Büyük mutluluklar peşinde koşmaz kadınlar, bazen bir papatya onlara sunulmuş en büyük hediyedir.
- Pahalı hediyeler aramazlar, yastığının altında onu bekleyen bir kırmızı gül bulduklarında...
- Kimisi aşırı ilgiyi sever, kimisi fazla boğulmamayı... Sıcak bir tebessüm versek?
- Sadakati ararlar mesela, uykuda adını sayıklamanı duymak...
- El ele yürürken uzaklara dalmak mesela... Yada sadece sıkı sıkı sarılmak!
- Saçlarını okşamak, doyasıya öpmek ve bir kadını yaşam gibi kabul etmek, yaşam şeklini ona göre vermek birlikte paylaşmak...
- Yüzünde göreceğin ilk kırışıklıkları gülümseyerek karşılamak yada...
- Her yaşın getireceği değişimlerle birlikte sevmek ve pişman olmamak sevdiği için...
vb...
Onları mutlu etmenin birçok alternatifi var elimizin altında. Bir kadının aradığı ruhunun okşanmasıdır, saygı duyulduğunu bilmesidir, düşüncelerinin önemsenmesidir, dinlendiğini bilmesidir... Örneğin 8 mart Dünya Kadınlar gününde değil, 1 yıla sığdırılmış günde bir dakika içten söylenebilecek bir "Seni Seviyorum" dur mutluluk onun için. Değerli olduğunu, değer verildiğini ve bu değerin uzun yıllar azalmayacağının güvenceisini vermektir onları sevmek.
Şiddet görmek,Horlanmak,Sert üsluplar duymak değildir onların istediği. Bir çiçek gibi kıvrımlıdır ruhları, yapraklarını koparmadan, kibar bir şekilde tutarak sevmeli... Sinirini kusmak yerine, en candan sözlerini haykırmak gerek mutluluğa Ortak aramak için!
Bir şiirde sevdiğine hayat vermek mesela ve bunları gözlerine bakarak anlatmak uzun yıllar boyunca onlara sahip olabilmenin sırrı. Her dizesinde bir mutluluğu haber vermek, her kelimesinde Aşk kokutmak ortalığı ve ait olmanın en büyük hazzını yaşatmak Kadınıma... Var olduğunu bir lütuf kabul etmek ve buna sahip çıkmak...
Kadınlar yaratılışları gereği erkekler için karmaşık gibi görünürler... Aslında aynı cümleleri farklı melodilerde söylemektir aradaki fark. Kadınının ritmini yakalayan her erkek "Mutludur". Ebedi mutluluk için "Kadınının Ruhuna Dokunmak" yeterlidir.
Bir erkek bunun için ne yapmalıdır?
Her erkek kadını için bir "Adem" olmalıdır.
Farklı isimlerde Ruhları bir çiçek gibi okşanan kadınlar görmek dileğiyle.
Her erkek kadını için bir "Adem" olmalıdır.
Farklı isimlerde Ruhları bir çiçek gibi okşanan kadınlar görmek dileğiyle.
evet belki de her kadında erkeğine havva olmayı başarabildiğinde hayat ve
yeryüzü cennet olur kim bilir değil mi
kutlarım ve tşk ederim yazarımıza bu anlamlı günde kadınlarımızı unutmadığı için..
KADIN GÖNÜLDE AŞK CANDA KUŞTUR KADINSIZ HANE SOĞUK VE BOŞTUR KADIN ELİYLE YUVA ZARİF NAKIŞTIR KADIN KALBİNDE SEVGİ SİHİRLİ DOKUNUŞTUR
Yazınızı çok beğendim Aykut kardeşim o güzel yüreğinize sağlık,varlığın ve kalemin daim olsun...teşekkürler..
"Kadınlarımız adına size çok teşekkür ederim.Yüreğimiz dile gelmiş.Kaleminize yüreğinize sağlık.Kadın anamız! kadın canımız! kadın bacımız! kadın vatanımız! toprağımız özümüz sözümüz"
çok kayda değer bir yorum yazarak sayfayı doldurmuştum ama nasıl silindi anlayamadım.. kentli ve köylü,varoş,mezra kadınlarının kıyasını yapmıştım. -eğitimli ve eğitimsiz kadınların kıyasını yapmıştım. her neyse .. bizler hayatın yükünü en ağır çekenleriz yani eğitimli kadınlar.Çünkü toplum bizlere fazlası ile sorumluluklar yüklemiştir.Her geçen gün bu yük artarak devam etmektedir.Eğitimsiz kadının sorumluluğu evi,eşi ve çocukları ile sınırlı iken bizlerin sorumluluğu küresel baz da ele alındığında şıklar bir hayli artıyor.
Keşke tüm erkekler sizin gibi düşünebilse ve de uygulamada böyle olsa.
Yani şair davulun sesi hep uzaktan hoş gelir.Oysa yanıbaşımızda kulaklarımızı,beynimizi patlatmıştır. -Dileklerine tüm dileklerimle katılsam da yaşam bunun tam aksini söylüyor. kadına şiddet % 94.... -kaleminize bin sağlık dostum...