Sınav Heyecanı
Tüm gençlerin geleceğini belirleyen o heyecanlı saatlere yaklaşan sınavın gerginliği bugünden yaşanmaya başladı bile.Oğlumu geçirdiği trafik kazasından sonra ayağı kırıldığı için geçen sene hem okul hem dershane zor olur diye onu biraz dinlendirip,bu sene dershaneye gönderdik.Zira ablasına ve ona eşit şartlarda davranmalıydık.Oğlumun bu açıdan sıkıntısı olmaması ve bizim de ebeveynleri olarak içimizin rahat etmesi gerekiyordu..
Annelik babalık bu olsa gerek.Onları bir sevgi terazisine koysak ikisinin ide ağırlığı inanın eşit gelir kefede..Tabi yüz ve huy benzerliği dışında ufak tefek farklar olur ikisinin de arasında.
Benim oğlum kızıma nazaran daha hareketli daha ağlayan ve istediğini tutturan bir tipti,ablası daha uysal daha sakindi(ve hala öyle) küçükken onu bütün gün oynatır,ilgilenirdi,babasının onlara aldığı çikolatayı oğlum yer,kızım yemekten sonra yemek için sakladığında,oğlum kızımın çikolatasını da bulur ve onu da yerdi.Kızım kardeşi büyüyünce bile aynı şeyi yaptığında,yine onu anlayışla karşılar ona hiç kızamazdı çünkü kardeşini çok seviyordu..
Kızım deliler gibi ders çalışır,azmi ve hırsıyla istediği hedefe doğru odaklanıyordu.Acaba kız çocukları erkek çocuklarından daha çok mu sorumluluk sahibi..Kızıma bir gün bile ders çalış demedik,hatta ben kızım biraz ara ver kazanamazsan da canın sağ olsun derdim.Lakin kızım ne istediğinden emin bir tavırla benim söylediklerime hiç aldırmazdı..
Velhasıl kızımın geçirdiği o sınav zamanını kızımın başarısı ile mutlu bir şekilde sonuçlandırırken,bugün sıra oğluma geldi..
Oğlum bir kaç gün önceden bıraktı dersleri,(zaten fazla da asılmamıştı işin doğrusu)aldığı gibi arabayı kapıdan geziyor dışarılarda günlerdir.Geçen sene geçirdiği trafik kazasından sonra onun üzerine fazla titrememizden ve fazla ilgimizden sıkılmış olduğundan,bugün de onu merak edip aradığımızda değişik bir tepkiyle karşılandık.
Ama ne yapalım o kazadan sağ çıkması bir mucizeydi.Onu Allah bize bağışlamıştı,onun için endişelenmek,korkmak ebeveyn olarak en doğal hakkımız.Onu başı boş bıraksak ilgilenmezsek daha mı iyi.Ama şunu anladım ki,etrafımdan da gözlediğim kadarıyla bu yaşlarda bütün çocuklarda bu tip davranışlar oluyor.
Bir de sınav zamanı hadi üstüne gitmeyelim,sınav heyecanı,sınav baskısı var üzerinde diyoruz.Bilmiyorum acaba biz çocuklarımızdan fazla bir şey mi istiyoruz.Yoksa onlar mı bizden fazla bir şey bekliyorlar..
Çocuklarımız küçükken onların oto kontrolü tamamen bizdeydi,lakin büyüdüklerinde bu kontrol tamamen onların eline geçiyor,bizim endişemiz ve tedirginliğimizin sebebi ise onların bu kontrolü kaybetmesi.Ama onlar bunu fark edemiyor.Tabi onlarda büyüdükleri için artık kimsenin egemenliği altına girmek istemiyor.Ama inanıyorum ki onlarda bizim gibi anne baba olduklarında,bizim geçtiğimiz yollardan geçecek ve evlatları için tüm fedakarlıklara göğüs gerecek,
Çocuklarımızı büyütünce vazifelerimiz bitti mi sizce.Hayır ölene kadar bitmez bir annenin ve babanın vazifesi.Tabi bir de hayırlı evlatlar ve hayırlı anne ve babalar olduğu müddetçe,çünkü nice evlatlar var anne ve babasız ve nice anne ve babalar var evlatsız..Bir de evladını terk eden anne ve babalar , anne ve babalarını bırakan kaçan ve hiç arayıp sormayan evlatlar var.
Öncelikle hayat sınavı var bu hayatta,onu başarıyla geçebilmek daha doğrusu insanlığı öğrenebilmek ve insan olabilmek.Sonra diğer sınavlar ve hayatın çetin dik yokuşları...Tırmanırken büyüğü sayabilen,küçüğünü sevebilen iyi bir nesil yetiştirebilmek...
Sınavlar belirledikçe insanların kaderini,hep aynı telaş ve korkuyla bekleyeceğiz geleceği, Atatürk'ün meşalesiyle aydınlanacağımız parlak bir Türkiye de yaşamak ümidiyle,hepinize yarınki sınavda başarılar çocuklar....