Sitem
Hüzünlü bir gecenin sabahı onkoloji koridorunda donarak başladım güne, benimle oynar mısın derken, kast ettiğim gençliğim değildi. Kemoterapi sırasında ölümün soğuk nefesi yavaşça damarlarıma gelirken irkilerek sorguluyorum seni. Hastane yoluna giden bir kalbi kırmak da aşka dahil mi ?
Simsiyah gecenin koynundan sıyrılana dek, donuk bir sabaha nasıl uyandım bilemiyorum. Zamanı mıydı kırgınlığın, gerek var mıydı duygulara ihanet etmeye. Her şeye siper ettiğim göğsümü yumuşak karnımdan vurarak parçalıyorsun, peki bunu hak edecek ne yaptım? Omzumu kıran dertlere rağmen gönlümde sana kocaman bir yer. Nasıl sitem etsem az kalacak. Bir şarkıda dediği gibi: “Malum canım yarım, eksik, bu kadar mı kolay çeker insan sevdiğinin şakaklarına tetik?” Ben sırtlarken kırık omzumla hayatın yükünü, şakaklarıma sıktığın merminin acısı ile baş edemez oluyorum. Yüzüm bir parça tebessümden yoksun, kırık bir kalp ve bekliyorum soğuk koridorda.
Her şeyim olmuşken, hiçbir şey bırakmıyorsun ansızın. Yaslanacak omuz ararken, yokluğa sürüklüyorsun, gerçi alışkınım yalnızlığa, ihanete, yüz üstü bırakılmaya. Çok şey öğretti bu hayat bana, keşke sen beni cahil bıraksaydın. Sen şiirden anlamaz, sevgiyi görmezsin. Görseydin şiirlerimden taşan sevdama kıyamazdın. Sana verdiğim kıymetimin zerresini anlasan, beni fütursuzca parçalayacak kadar bencil olmazdın. Bunca emek, verdiğim sevgi, sabah olmayan dün gece. Bin bir parçaya bölünen kalbimi kim toplayabilir. Bir gün çorak yüreğimde bir gül açtı, gözüm hiç gül görmemişti ama sen onu soldurdun……
Kırılmış bir yüreğin keskinliği kelimeleri net ifade ediyor. Kutlarım kaleminizi