Sonun Provası
sonun provasını yapar kadın, musalla taşının üzerine sırtüstü uzalı..
elleri kenetlenmiş göğüs/n kafesine.. ruhu, bedenine tutsak.. yaşıyor. bu bir prova.. sona dahil.. “sonun provası!”
gözleri açık.. düşünüyor, düşlüyor.. düşler zinciri, düşüncelerine kenetleniyor bakışlarını.. her bakışına kaç an, kaç anı sığıyor, saymıyor. sayamıyor.
elleri rahmine yakın bir yerde. düşlüyor, düşünüyor; doğmak, büyümek, ölmek. üç evre! yaşamak, bu evrelerin hangisinde? doğuyor, doğuruyor ve doğan kaç canlı yaşıyor! kendi dahil kaç canlı? nefes alıp vermek yaşamaya yetmiyor. nefesi kesiliyor, musalla taşına uzalı.. oysa yaşıyor. bu bir prova, sonun provası!
nefesi, göğüs kafesinde çığlık atıyor göğün kafesine; “yaşamak.. yaşamak..” diye.
kaç canlı ölüyor, kaç canlı öldürülüyor, kaç canlı öldürüyor. sona gidiyor; son değil gittiği yer, kimse bilmiyor.
“konumuz yeni başlangıçlar” diyor kadın. başlıyor düşünmeye, düşlemeye..
sona yakın olmak, başlangıçlara yakın olmakla denk. “ya bitse.. ya bitse..” diye bir düşünce sızıyor düşüncelerine; düşleri sızlıyor.
beden hareketsiz, ruh her yeri dolaşıyor.
uçuşuyor hayaller, düşler.
hayali olmayan çocuklar gelip takılıyor düşüncelerine..
gözleri açık kadının.. oysa hayalleri olmalı çocukların..
“hayalleri olsun isterim, hayal olmalarını değil” diye süzülür yaşları, o andan beri çatlaktır musalla taşı, yaşlar sızsın diye içine..
sonra hayali olan çocuklar çıkageliyor tek tek düşlerinden..
çocukları en tanıdık yüz, her yüzde kendi çocukları, çocuklarında tüm çocuk yüzler; öğreniyorlar özgür olmayı..
“özgürlük neydi çocuk” diye bir replik süzülür düşüncelerine.
“özgürlük, kanat çırpabilmekti düşlere.” kanatları kırılmıştı tutsak olanların.
“ya bitse.. ya bitse..”
tutsaklar için bitmiş miydi..
peki, yaşamak mıydı tutsak olmak bedene?
(2015’te 17:51-00:16 saatlerinde Eylül 14 özgür kaldı)
NOT : fotoğraf Oya Akın'a aittir
"sonun provası... ya da belki konumuz yeni başlangıçlar..." Oya Akın