Sorun Bulaşık Suları
Hayat bazen öyle bir tıkıyor ki bütün yollarını. Çıkış noktası karardıkça kararıyor. Hatta öyle oluyor ki taban yapıyor özgüven, yerlere batıyor. Hatta yazıların puntosu bile küçülüyor. Oysaki bir yerlerin bir yerlerinde yaşıyorsunuz sizde. Gören yok, duyan yok, bilen yoktur karartıları seçebilen yok. Oturuyor sanki bir canavar midenize. Şimdi herkes aynı bakıyor. Sanki gülerken sen, onlar değildi gülen. Bahaneler, kayırmalar...
Sanırım hepimiz ya da vazgeçtim hepimizden biraz azı öğrendik kuralların altında yaşayan bir et parçası olmayı, çürümeye bırakılmış ancak önce pişirilmiş. Biçileni beklemek en kolayı, bunu seviyoruz hepimizden biraz azı.
Bazen yetmiyor okunan kitaplar, hazırlanan paragraflar çıkartılmıyor iki dudak arasından. Önem verilen şeyler gözden çıkartılmadan açılmıyor tıkanmış burular. Bulaşık suyu birikmiş hayatımızın dibine, olmuyor yetmiyor tabureler. Bazen boyumuz kısa kalır bazen tavana vuruyor koca kafamız.
Böl parçala yut politikası bu varsa varsın, yoksa yok. Bu defa iki kere iki dört eder mantığı yararlı olabilir. Ahh bir de oraya buraya saçmasak tüm yaşanılanları.
İşte öğretir bazen her yeni yıl ruhuna savaşmayı. Ya senin silahların ilkel kaldıysa , o halde zor yarış işte böyle saçmalarsın gece yarıları.
Sanırım suların bulaşığı mı yoksa bulaşığın suyumu onu çözemiyoruz. Sabah olsun diyelim. Bir konuşalım yine yetmeyen sözcüklerle bir sürü heceye ayıralım zamanı. Yetmedi yetmeyecek biliyoruz. Daha okunacak çok kitap var.
Cesurca eleştiriler, Kendi kavgalarında saf tutmak daha zordur, Hep kendinden tarafa yontar ağacı, Ama hepimizin ortak sorunu bence sanırım bulaşığın suyu, Başarılı bir toplumsal öz eleştiri ve iç dünyasından dürüstçe gelen dünya kavgaları, Tebrikler....👍
teşekkür ederim fatih bey değerli yorumlarınız için :) tamda anlatmak istediklerimi anlamışsınız denememden:)