Su Gazeli
İki ayrı kaynaktan doğan nehirler olsak da, aynı denize dökülüyor, aynı güneşle içimizi ısıtıyorduk.
'suyunuz ısındıysa ' diye kızdı bizi izleyen bulutlar üstümüzde.
Seni damla damla kendine çekti yüzü grinin biri.
Biz, ikimiz... Geçtiğimiz yolların yükünü, kirliliğini beraber taşımıştık buluştuğumuz derinlikte. Karışmıştık her bir zerremizle birbirimize. Sana rüzgar değse, ben dalga dalga köpürürdüm sen incitildin diye.
Günler geçti, duruldum. Aylar geçti durgunluğumun içinde fırtınaya dönüştüm. Sırtıma yüklenenleri devirdim, içime düşenleri boğdum. Halime acıdı yüzü grilerden biri. Benden uzakta ağladı, ağladı.. Seni geri verdi haykırarak .. Dağılmıştın ayrılığın hüznünde. Sana ulaşmak için setlerimi yıktım, toprağımı deldim.
İçim sana doğru akan ırmak, yüklesinler yeni yeni ağırlıklar sırtıma. Üzülme, bekle beni bir toprağın çukurunda. Bulurum seni yine, toprak içine çekmeden beni. Çoğalırız, çağlayan oluruz sevdamız bir oldukça.. Üzülme..
Merhaba Nigâr hanımefendi, saygıdeğer kalem dost, şiir tadında memleketimin bakir topraklarında şırıl şırıl akan ak köpüklü çayları duruluğunda ve sadeliğindeki yazınız çok güzel. Algı gücün enginliklerle yarışsın. Emeğe ve sanata saygımla esenlikler.