Tenger ve Tengiz
Yıllar önce "Deniz" sözcüğünün kökeninin açıklanamadığı ve hatta Türkçe olmadığı yönünde bir kanaate ulaşıldığını çok ünlü birkaç kaynakta okuyunca şaşırmış sonra da bu ilk şaşkınlığı üzerimden atınca da biraz araştırma yaparak ve bütün edindiğim birikimi de işin içine katarak bu iddialara yanıt olmak üzere bir yazı kaleme almıştım. Olduğu gibi aktarıyorum...
Tenger günümüzde bile bazı Türk dillerinde gökyüzü anlamında kullanılan bir kelimedir. Tengiz ise Anadolu Türkçesi'ndeki Deniz sözcüğünün ilk biçimidir.
“Deniz” sözcüğünün etimolojisini açıklayamayanlar yine her zamanki gibi çeşitli biçimlerde Türkçe değildir diyerek işin içinden çıkmaya çalışmışlardır. Hatta o kadar ki, Türkler yaşadıkları coğrafya gereği gölden daha büyük su kütlesi görmemişlerdi, bu nedenle denizi tanımlamaya ihtiyaçları yoktu, bu kavram da olsa olsa deniz görmüş, deniz kıyısında yaşayan kavimlerin dilinden gelmiştir gibi açıklamalar bile yapılmıştır. Ancak bu kavmin hangisi olduğu, “Deniz”e benzer bir sözcüğün hangi yabancı dilde yer aldığı da hiçbir zaman bulunamamıştır.
Oysa ki bugün ilkel diye nitelediğimiz çok eski çağlarda yaşayan insanların anlayışına göre (bunu çeşitli anlatılarda görebilmekteyiz) ucu görünmeyen her su kitlesi denizdir. Bu bağlamda büyük göllerin hepsi deniz olarak algılanmıştır. Hatta karşı kıyısı göründüğü halde bile büyük ırmaklara da deniz benzetmesi veya tanımlaması yapıldığı bilinmektedir. Yani herşeyden önce “Deniz” kavramını” türetmiş olmak için deniz görmeye asla gerek yoktur. Üstelik Türklerin hiç deniz görmediği iddiası da zaten ayrıca gülünçtür. İnsanlar en ilkel çağlar hariç ticari amaçla bile olsa çeşitli diyarlara mutlaka yolculuklar yapmışlardır. Birileri de denizi görerek geri dönmüştür. Ancak birazdan bahsedileceği üzere Türkler “Deniz” kavramını zaten başka bir mantıkla türetmişlerdir ki, bu mantık için bugünki ölçülerde bir deniz görmüş olmaya hiç gerek yoktur. Fakat kesin olan şudur, bugüne kadar “Deniz” kelimesinin etimolojisi gerçekten de net olarak açıklanamamıştır. Oysa ki açıklama zeka ürünü muhteşem bir benzetmeye dayalıdır.
Tenger sözcüğü Türkçe’nin değişik lehçe ve şivelerinde gökyüzü demektir. Teng/Teg/Tek kökü ise dönüş bildirir, örneğin göğün dönüşü gibi. Tengiz ise sondaki eşitlik belirten -iz eki ile göğün eşiti olan varlık demektir. Burada akla gelecek olan son soru da elbetteki, niye göğün eşiti olduğudur? Yanıt aslında çok basittir. Deniz göğün maviliğini yansıttığı için…
SORUNUN ÇÖZÜMÜ BURADADIR:
Deniz kıyısında (veya yeterince büyük bir gölün kenarında) duran bir kişi ufka doğru baktığında uçsuz bucaksız sonsuzlukta birbirinin eşiti olan ve birbirinin rengine sahip olan iki varlık görecektir; Tenger ve Tengiz… Bu durumu desteklemekte olan bir hususu da belirtmekte fayda olacaktır. Macarca’da Tenger sözcüğü “Deniz” manasına gelmektedir.