Tercihler

Kimsesizlik sinmiş şehrin sokaklarına. Duygudan yoksun gözlerin hapsindeyim. Zaman akıp geçsin diye nehirlere bakıyorum, kuruyor hepsi. Bin asır gibi uzun süren, anlık acılara çığlıklarım... Kor ateşte masum aşkım. Yanmak adına, sevda hatırına...
Garip bir boşluk sardı "şimdi"nin yerini, geçmişe bakıyorum. Bir kabustan arta kalmışlık içinde dolanıyor ruhum. Buruk bir tat kaldı dilimde.
Geceymiş anlamlı kılan Aşk'ı. Özlemek, beklemek, hasretlik adına ne varsa yastığı ıslatabilen...
Güneş sönük gözleri parlatamazmış bir vakitten sonra. Kimi sarhoşmuş satılık aşk'lar pazarında. Kimi fazlaca ayık...
Yüreği zengin kılan ne varsa silip atmak varmış aslında anlamsızlıklar zamanında. Ya da sonsuzluk kadar sindirebilmek... Ne için savaştığını bilip bilmemekmiş çünkü asıl mesele.
Çalmayan telefon nefes almadan beklemekmiş.
Kalbin atmayı unutmasıymış.
Hiçliği yaşamak gibi...
Sevmek ya da nefret etmek.
Yaşamak ya da ölmek.
Hatırlamak ya da unutmak.
Savaşmak ya da pes etmek.
Her tercih kadar yolu varmış insanın, bilebildiği kadar.

Ekim/2008

16 Ağustos 2011 1-2 dakika 32 denemesi var.
Beğenenler (2)
Yorumlar