Tiyatro Oyunu
Perde 1
Aksesuar önemli bir rol oynar her oyunda. Senin üzerine giyindiğin aksesuarın rol mü, oyun mu olduğunu hiç bilmedim. Boşluktaydım ve sahne ışıkları hep ters açıdan yakaladı. Ne kadar açığım varsa gördün. En önemli açığım da kalbimdeydi, girdin..
Perde 2
Senaryosu olmadan oynanan doğaçlama bir oyunun içinde bulduk birbirimizi. Aslında hiçbir zaman 3.çoğul ekiyle anılmamalıydık. Çünkü hiç birbirimizin olamamıştık. Sen bu oyunun önemli bir aktristi olarak, hep tavana asılı bıraktın düşlerini. Sonradan dahil olan bir aktör gibiydim hayatına. Son anda yaratılmış bir karakter gibi, montaj izleri belli olan bir yabancı..
Perde 3
Şarap kırmızısı bir arkaplan, yıkık dökük bir şehir karası bulutlar, her santimi delik deşik edilmiş bir beden... Aranılan kan yine bendeydi ve cuk diye oturmuştum sahneye.. Kesinlikle, iyi bir dekor bedenim...
Perde 4
Yapmacıktın. Yapma dedim, yapma acıktım. Acıkınca hep beyaz peynir yerdim, rakı bahanesine... Sonra kafam güzel olur, seyirciye değil, sana oynardım.. Jestin ve mimiklerin cenneti hatırlatır gibi olurdu. Ben cenneti hiç görmemiştim. Cenneti görmek için ölmek gerekiyorsa, jest ve mimiklerinde kaybolmak için de ölmek gerekir diye düşündüm ve atladım göz kapaklarından. Yeri geldi makyajın oldum, aktım dudaklarına. Yalvarırım, ısırmasınlar bir daha..
Perde 5
Rejisörü olmayan bir oyundu bu. O yüzden yanlış oynandı ve en heyecanlı yerinde bitti. Biletsiz oyuna dahil olmuş her seyirciyi rejisör ilan ettin ve dışarıdan gelen derme çatma her sese, kulak misafiri oldun. Sonra evlerine tanrı misafiri. Sonra yataklarına, gecelik meze..
Perde 6
' İyi bir suflör, hayat kurtarır.'
sloganı unutarak başladık oyuna. Bu yüzden sonumuz yatak odasıydı. Peki ben dişinin kavuğuna yetmedim diye, kürdan sokmak zorunda mıydın?
Benden aşık olmaz, gereksiz severim.
Benden aksesuar olmaz, her bedene senin kadar şehvetli oturamam.
Benden senaryo olmaz, tutan bir film ya da oyun olamam. Her elime geleni.
Benden arkaplan olmaz, çünkü sana hiç arka plandan girmedim.
Benden jest ve mimik olmaz, çünkü ben hep suratımı asarım, boynum gibi.
Benden rejisör olmaz, aşıklar hep kavuşur. Saçma olur.
Benden suflör olmaz, arkadan konuşmayı beceremem.
Benden olsa olsa, perde olur.
Yırtık olurum, eski olurum.
Benden perde olur çünkü, her gece asılabilirim boynumdan tavana.
Benden perde olur çünkü, içeridekileri dışarıya yansıtmam.
Benden perde olur çünkü, bana bakınca içerisinin kalitesi belli olur.
Benden perde olur çünkü, kapanmayı istiyorum..
'arkandan vurdurarak çıkarttığınız sesleri, alkış olarak kabul ediyorum.'
şak şak şak...
oyun, bitti...