Türkiye Ekonomisi
'Küçük işler küçük mutluluklar,
Büyük işler büyük mutluluklar getirir!'
Ekonomide bir kural vardır;Her şey ihtiyaçtan doğar.İhtiyacın olduğu yerde mutlaka üretimde olur.Bu bir arz-talep meselesidir.
Aslında bu yazımı 'İktisatçı gözüyle Türk Ekonomisi'adını koyacaktım.Sonra baktım ki,Türkiye Ekonomisi daha önemli.Ben öğretmenim ama asıl branşım İktisat.Bu yüzden bu konunun uzmanı sayılırım.Öyle İktisat Fakültesini bitirmekte çok kolay değil.Ekonominin bütün dallarını ve matematiğin bütün bölümlerini bileceksin.Şimdi hatırlaya bildiğim kadarıyla 29 çeşit matematik bölümü okuduk ve sınıfımızı geçtik.Ayrıca Uluslar Arası İktisat,Ticaret Hukuku ve bir çok dersi gördük.
Şimdi gelelim asıl konumuza.
Önce orta okul yıllarımdan kalan bir anımla işe başlayalım.Sene 67 veya 68.Orta Okuldayım.Elektrik şehirde yok.İlçemizde o zaman göre bayağı büyük bir ilçe.Derslerimizi 14 numara gaz lambası ile çalışıyoruz.Sık sık sıcaklıktan çatlıyor.Yine bir akşam yanarken önümüzde dağıldı ,gitti.Hemen çarşıya koştum.14 numaralı lamba camı istedim.Bakkal iki tane cam çıkardı.
---Şu yabancı, şu da yerli,dedi.
----Farkı ne diye sordum?
---Fiyatı,dedi.Geçmiş günde yabancı marka cam yerliye göre iki katı sayılacak derecede pahalı.
---Yerli olsun,dedim ve aldım.
Sonra aradan yıllar geçti.Türkiye ihtiyaçtan dolayı her şeyini üretmeye başladı.Bu gün dünyaya meydan okuyacak güce sahip.Türkiye Ekonıomisi öyle kırılgan değil.Hemen etkilenecek seviyeyi çoktan geçti.İthalat ve İhracat dengeleri oldukça ilerde.Basit tehdit ve terörist olaylarla dalgalanack düzeyi çoktan aştı.Şimdi,dünya ekonomileri içinde oldukça deneyimli bir yeri var.Bu yönden iş adamlarımızı ve üreticileri kutlamak gerekir.
Çiftçi ise işi bilinçli yapıyor.Piyasayı ve dünyayı iyi takip ediyor.Ona göre üretiyor ve satış yapıyor.
Meydan artık yabancı spekülatörlere ve bizim karaborsa vurguncularına kalmıyor.Arz talep dengesi bu yüzden çok önemli.Türk Ekonomisini yönetenler de bunu iyi hesap kitap ediyor.Böylece dünya ya uyum sağlıya biliyor.Şükürler olsun.Türk Tarımı ve Sanayisi kendine yetecek güce her zaman sahip.Bir de bizim insanımız alçak gönüllü,sabırlı ve bir lokma ekmeğini bölüşecek kadar insancıl.Dinin getirdiği kurallarda bunu sağlıyor.Yabancıların hesap edemediği bu tevekkül sayesinde ekonomimiz her zaman sağlam temeller üzerinde dim dik ayakta duruyor.İnsanlar kötü günlerde de iyi günler de de bütün mutluluklarını paylaşmasını biliyor.Mutlu olmak için çaba sarfediyor.
Biz büyük mutluluklara alıştık artık.Daha büyük mutluluklar bekliyoruz.Hakkımız da yok değil?
Yollar,köprüler,tüneller,barajlar,limanlar,hava alanları...Devasa eserler.Yerli uçak,yerli tank,yerli araba,yerli araç-gereçler ve hızla ilerleyen elektronik fabrikalar.
Kendi tohumlarımızı üretme,hayvan ırklarının ıslahı,bitkilerdeki verimli artışlar,sebze ve meyve de organik verimli üretim.
Reklamların dünyasında yaşıyoruz.Kim reklamını daha iyi yaparsa onlar dünyaya daha fazla mal satıyorlar.Bizler de bunu yapıyoruz.Türkiye Ekonomisi olarak,güçlü ve dinamik bir yapıya sahip.O yüzden hiç kimse endişe etmesin.Daha ilerilere gitmek için çalışmalara devam etsin.Başarmak ve yükselmek Türk Milleti'nin de hakkı.Bunu hiçbir zaman unutmamak gerekir.