Vera
Hiç tanımadığın insanla,bir kıtabın aynı sayfasında rastlaşmak.Gizli bir ümide sarılarak güz gömleğini giyiyor bu beden.Nasıl bir kuşatma ki,nefes alamıyor,terliyor,geçici şok yaşıyormuş gibi hislerinle boğuluyorsun.Konyağın anlık hissizliğiyle bütün herşeyi söyleyip bir kalemde uzaklaşmak istiyorum.Burası dünya,sudan sebep şekillerden vazgeçerek yaşamak istiyorum,sabahlara kadar seni izleyip yanındayken bile kıskanırken,imkansız bir yolda yürüyor gibiyim.Kafam o kadar seni merkezine koymuş ki ömrümde,sesini duymasam sağırım,görmesem kör,elinden tutmasam düşerim.Bir gece dizlerinin dibinde kıvrılarak,sana seni anlatmak istiyorum.
Çok uzatmak isterim,malum mesai sonu,yalnızlığımın fiyakalı demleri...Nazım'a o son bakış gibi Veranın sevgisiyle gidiyorum..Şimdi buradan,belki senden,belki de hayattan.. Yalnızlığımla,yalnızlığından..
Nazım'ın Kırım'da koktabel'e giderken Vera'ya attığı bakış geldi gözümün önüne :) biraz kendine münhasır günah çıkarma olmuş, ama yokmu şu kendini iğnemele sanatı,Hem Atilla İlhan hem'de Nazım selamlar gördüm benden de size selamlar olsun kaleminize sağlık ..