Yaşanmayı Bekleyen Mucize
Kadın... Kelimelerle tanımlamayacak kadar eşsiz bir çiçek.Her kadının bunu hatırlayıp gülümsediği bu günde birazda beraber hatırlayalım istedim.Sahi kadın neydi ?Kadın olmak nasıl bir armağandı?Bu soruların cevaplarını bulmak için tarih sayfalarını aralamaya bile gerek yoktur. Çünkü bizler her gün bu soruların cevaplarını ya yaşıyor ya da annelerimizin ,ablalarımızın ve kardeşlerimizin temsili ile görüyoruz.Kadın narin ve kırılgan bir çiçek olduğu gibi elmasa da benzer.Parıltısıyla tüm dünyayı aydınlatan yine eşşiz bir elmasa .Fakat hiç birimizin fark etmediği bir konu daha vardır .Herkes elmasların parıltılarına odaklanır.Fakat kimse düşünmez ki bu elmaslar karanlığın,yalnızlığın içinde aylarca,yıllarca beklerler belki de sonsuza kadar.Karanlıkla en iyi başa çıkabilen onlardır belki de .Hemde parıltısından hiç bir şey kaybetmeden sessizce beklerler bir gün bulunup,aydınlıkla kavuşmayı.Günümüzde elmaslar karanlığa itilse de onlar yine parıltılarıyla bekliyorlar karanlığın içinde...Yaşanmayı bekleyen bir mucizeymişcesine.Her gün okyanusun dibindeki inciler biraz daha gömülse de derine ,mavilikler günden güne kaybetse de güzelliğini onlar değerini hiç bir zaman yitirmemekte.Şimdilerde ve gelecekte mavilerin güzelliğini gün yüzüne çıkarması dileğiyle...
Kadınları hor görenlere ben tek bir soru soruyorum; donup kalıyor çoğu cevap bile veremiyor. "Siz hiç annesiz kaldınız mı?" diyorum... Yüreğinize sağlık.