YÖK Çelişkiler Yumağı
YÖK kurulduğu 6 kasım 1981 den bu yana tartışılan sorgulanan
demokratik çevrelerce ve öğrenciler tarafından devamlı anti demokratik olarak
tanımlanan ve istenmeyen bir kurum olarak süre gelmiştir.12 eylül
cuntasının oluşturduğu yök ün görevi sözde üniversitelerde yükseköğretimi planlamak düzenlemek
üniversiteler arası koordinatı sağlamak , denetlemek ,yönetmek gibi amaçlar
taşıyordu.Ancak bunu siz yükselen öğrenci hareketini pasifize eden üniversite
kapılarını sermayedarlara açan üniversitelerin içini boşaltan var olan
devrimci öğrenci ve hocaları üniversitelerden uzaklaştıran kurum olarak bilin.
üniversitelere polis jandarma ve ÖGB 'yi sokup buraları bilim
yuvasından kışlalara çevirmişlerdir.
eğitim yök ün tanımına göre istendik yönde bireylere davranış
kazandırma olarak tanımlanıyor.şimdi biz bu istendik kelimesinin neye
göre istendik olduğunu anlamaya çalışalım.demekki öğrenci istendik yönde
davranmalı düşünmeli yemeli ve giyinmeli istendik yönün dışında olan bütün eğilimlere karşı durmalıdır.tabi istendik davranışın var olan düzeni rahatsız
etmiyecek onu sorgulamayacak eliştirmeyecek tarzda olduğu gayet
açıktır.Şüphesizki
var olan koşullarda onların istediği gibi bir öğrenci olmak öncelikle kendine
sonrada halkına ihanettir.çünkü bizim yarı aydın olarak
tanımladığımız
üniversite öğrencisinin tek tip düşünmesi davranması olacak bir şey değildir .
sermaye ye kalifiyeli elaman yetiştirme dışında bir
düşüncesi olmayan yök böylece aksi düşünen diğer bütün unsurları
üniversitelerden
tasfiye etti.öğrenciler üzerinde yoğun bir soruşturmam ve yıldırma trafiği mevcut.güvenlik birimleri öğrencilerin bulunduğu mekanlarda telsiz sesleri ile bile
psikolojik olarak yıldırma girişimlerini devam ettiriyorlar .biz diyoruz ki bilim
sorgulayan eleştiren araştıran ve üreten beyinler tarafından gelişir dolayısıyla
yök le üniversiteler bilimsel değildir.
yökle beraber eğitim paralı hale getirilmiş üniversite kapıları emekçi çocuklarına kapatılmıştır. ilk yök başkanına ilk vakıf üniversitesi kurdurulmuş,böylece oda mükafatlandırılmıştır.sermayenin üniversite kurması yasakken (1961 anayasası na
göre)vakıf aracılığı maddesi getirilerek bunun önü açılmıştır.dahası devlet halkın
sırtından - emekçi çocuklarına kapalı olan bu üniversitelere -trilyonlarca
para yardımı yapmıştır.türkiyede var olan üniversitelerin %25 'ini vakıf üniversiteleri oluşturmaktadır.bununla birlikte devlet üniversitelerine ayrılan
bütçe günden güne azaltılmaktadır.
YÖK' ün bu konumu savunacak kimseyide bırakmamıştır .nitekim başa gelen her hükümet
seçilmeden önce ve seçildikten sonra bu kurumda değişiklik yapacağını vaad ediyor
,ancak değişen saadece şekil oluyor veya onu bile yapamıyorlar., AKP hükümeti
başa gelirken yök te yeni reformlar yapacağının propaganda sını
yapmıştı.başa geldikten sonra acil eylem programında yökle ilgili yeni düzenlemeler olacağının
sinyallerini verdi.erkan mumcu nun açıkladığı yüksek öğretim yasa taslağı yök
yerine yüksek öğretim eşgüdüm kurumu getiriyordu,bu kurum onyedi üyeden oluşacaktı
bu üyelerden yedisini cumhurbaşkanı,yedisini bakanlar kurulu belirleyecek(genel kurmayın da bir üyesi olacak) mumcu nun yeni olarak ortaya
koyduğu tek şey TOBB ve TİSK gibi burjuva örgütleri ile sendikalardan birer üye
seçme hakkı vermesidir.bu haliyle daha fazla anti demokratik olmuştur yönetimde söz
sahibi ola ola patronlar olmuşlardır
.buda gösteriyorki semer değiştirmekle bu iş olmaz .zaten bu işin kokusu
o kadar çıktıki yek askıya alındı ErkanMumcu başka bir bakanlığa
atandı.
Şimdi de eğitim sistemine alternatif olarak sunduğumuz belli başlı maddeleri
inceleyelim .
-herşeyden önce ,öğrenci öğretim görevlisi veüniversite çalışanı ynetimde söz sahibi olmalıdır. bunların üzerinde ki antidemokratik baskılar ortadan kaldırılmalı
- tek tip düşünme, yaşama
,üretme, döngüsünün önüne geçilmeli;her düşünceye ,inanışa saygı duyulan ,ifade
özgürlüğünün olduğu bir statü kazandırılmalı
- ders müfredatı çağa
uygun uyarlanmalı ve bunu uyarlarken öğretim üyeleri ve öğrencilere söz hakkı
verilmeli.
-ünivesitelerde harçlar
kaldırılmalı ,üniversiteler parasız her kesime açık olmalı ,eğitime ayrılan
bütçe arttırılmalı ,emekçileri rahattça okuyabileceği konuma
getirilmeli
- üniversite içinde sosyal faaliyetler arttırılmalı, öğrencilerin sağlık vb. giderleri karşılanmalı.
- yurtlar daha yaşanılır hale getirilmeli ve parasız olmalıdır
- son olarakta anadilde eğitim hakkı tanınmalı ,üniversitelerde bunun için bölümler
açılmalıdır.
