Yollanmamış Mektuplar-III
Saat: 00.35
Havada yagmur bulutlarinin dansi basladi.Gökyüzü tam anlamiyla geceme ortak.Bulutlar birazdan neleri varsa bosaltacaklar belli.
Ben özlemle y
Saat: 00.35
Havada yagmur bulutlarinin dansi basladi.Gökyüzü tam anlamiyla geceme ortak.Bulutlar birazdan neleri varsa bosaltacaklar belli.
Ben özlemle yanarken, ben bende degilken , içimdekileri dile getirecek tercümanim olacak bir sey ariyorken, ilk damla düserken yanagima, düsünüyorumda ; hiç bu kadar istememistim yaninda olmayi, seni sarip ,sarmalamayi.Özledim sevdigim seni özledim.Bir damla suya
hasret toprak gibi,sevkate hasret bir sokak çocugu gibi , sesine muhtacim inan. Iste yagmur basladi, öyle siddetli yagiyor ki görmelisin.
Pencereden sokak lambasini ve isigindaki damlalari seyrediyorum.
Öyle çoklar ve o kadar hizla düsüyorlarki.Her birine tek tek bir sifat yüklüyorum sirf seni tarif edebilsinler diye ama nafile milyonlarca sifat dahi seni tarife yetmiyor.Bir siir yaziyorum simdi sana dair ve katlayip
toprak kokulu caddeye atiyorum , sele dönen sularla gider seni bulur diye.Kagit çosan sularin önünde uzaklasiyor ve denize variyor.
Bir dalga aliyor onu, diger dalgaya devrediyor.Kimbilir sabaha dek kaç tekne,kaç yük gemisi,kaç liman ve kaç milyon yakamoz sahit olacak bu büyük aska.Ben bunlari yazarken gülüm seni tanimadan , o gülüsünde hayati , yasami bulmadan önceki bosa geçen yillarima yaniyorum.
Tek tesellimse su kurak topraklarima yeniden hayat veren EYLüL
yagmurlarini görebilmek ve onda islanabilmektir.
Sevdigim sen biliyormusun ki ; sevginin de , özlemin de,beklemenin de
ayri bir tadi var ve bu tat olmadan olmuyor, biliyorum simdi ve ben o tadi seviyorum . Hiç yagmur damlalariyla konusmamistim ben ve
aslinda kilometrelerce mesafenin sevenler için bu kadar yakin oldugunu anlayamamistim.
Ask hikayeleri dinleyerek büyüdüm ben ASLI ile KEREM'ler,LEYLA ile
MECNUN'lar,TAHIR ile ZüHRE'ler ve daha niceleri.
Hep derdim kendi kendime " Yok be , bu kadarda degildir " diye
Yanildigimi simdi caddelerde sele karisan gösyazlarimdan ögreniyorum.Seviyorum be seviyorum varmi ötesi?.
Kerem' den de ,Ferhat' dan da , digerlerinden de çok seviyorum.
Seni her sabah uyandiran o marti'ya tembihledim; tan yeri agirirken
sizin sahile ulasan o kagidi alacak, yine çiglik çigliga balkon demirlerine konacak ve sana verecek.Emanetini al sevdigim ve ona sadece deniz
gözlerindeki en güzel gülüsü ve isigi ver o bana getirir biliyorsun.
Buna öyle ihtiyacim var ki, sana öyle ihtiyacim var ki yazdiklarim
bu hislerimin tek zerresini dahi tarif edemiyorlar.
Belki bu zorlu yolculuk sonrasi kagida yazdiklarimin çogu silinmistir,
ama eminimki son satirlarim duruyordur.Onlari gözyaslarimla yazdim
Aynen sunlar yazili o son satirda;
CANÖZüM
BANA GERI VER O DENIZ GÖZLERINI
BANA GERI VER SEVGINI,ÖZLEMLERIMI
VER KI; KURUSUN ARTIK GÖZ PINARLARIM
SENI SEVIYORUM
SENI SEVIYORUM
anarken, ben bende degilken , içimdekileri dile getirecek tercümanim olacak bir sey ariyorken, ilk damla düserken yanagima, düsünüyorumda ; hiç bu kadar istememistim yaninda olmayi, seni sarip ,sarmalamayi.Özledim sevdigim seni özledim.Bir damla suya
hasret toprak gibi,sevkate hasret bir sokak çocugu gibi , sesine muhtacim inan. Iste yagmur basladi, öyle siddetli yagiyor ki görmelisin.
Pencereden sokak lambasini ve isigindaki damlalari seyrediyorum.
Öyle çoklar ve o kadar hizla düsüyorlarki.Her birine tek tek bir sifat yüklüyorum sirf seni tarif edebilsinler diye ama nafile milyonlarca sifat dahi seni tarife yetmiyor.Bir siir yaziyorum simdi sana dair ve katlayip
toprak kokulu caddeye atiyorum , sele dönen sularla gider seni bulur diye.Kagit çosan sularin önünde uzaklasiyor ve denize variyor.
Bir dalga aliyor onu, diger dalgaya devrediyor.Kimbilir sabaha dek kaç tekne,kaç yük gemisi,kaç liman ve kaç milyon yakamoz sahit olacak bu büyük aska.Ben bunlari yazarken gülüm seni tanimadan , o gülüsünde hayati , yasami bulmadan önceki bosa geçen yillarima yaniyorum.
Tek tesellimse su kurak topraklarima yeniden hayat veren EYLüL
yagmurlarini görebilmek ve onda islanabilmektir.
Sevdigim sen biliyormusun ki ; sevginin de , özlemin de,beklemenin de
ayri bir tadi var ve bu tat olmadan olmuyor, biliyorum simdi ve ben o tadi seviyorum . Hiç yagmur damlalariyla konusmamistim ben ve
aslinda kilometrelerce mesafenin sevenler için bu kadar yakin oldugunu anlayamamistim.
Ask hikayeleri dinleyerek büyüdüm ben ASLI ile KEREM'ler,LEYLA ile
MECNUN'lar,TAHIR ile ZüHRE'ler ve daha niceleri.
Hep derdim kendi kendime " Yok be , bu kadarda degildir " diye
Yanildigimi simdi caddelerde sele karisan gösyazlarimdan ögreniyorum.Seviyorum be seviyorum varmi ötesi?.
Kerem' den de ,Ferhat' dan da , digerlerinden de çok seviyorum.
Seni her sabah uyandiran o marti'ya tembihledim; tan yeri agirirken
sizin sahile ulasan o kagidi alacak, yine çiglik çigliga balkon demirlerine konacak ve sana verecek.Emanetini al sevdigim ve ona sadece deniz
gözlerindeki en güzel gülüsü ve isigi ver o bana getirir biliyorsun.
Buna öyle ihtiyacim var ki, sana öyle ihtiyacim var ki yazdiklarim
bu hislerimin tek zerresini dahi tarif edemiyorlar.
Belki bu zorlu yolculuk sonrasi kagida yazdiklarimin çogu silinmistir,
ama eminimki son satirlarim duruyordur.Onlari gözyaslarimla yazdim
Aynen sunlar yazili o son satirda;
CANÖZüM
BANA GERI VER O DENIZ GÖZLERINI
BANA GERI VER SEVGINI,ÖZLEMLERIMI
VER KI; KURUSUN ARTIK GÖZ PINARLARIM
SENI SEVIYORUM
DENEMELER 2006