Zam
Yoldan geçen beş kişiye sorsan,üçü kesin mutsuz olduğu kadar şikayetçidir de.Peki kimden?
Ailesinden,işinden,eşinden,tuttuğu takımdan,oy verdiği partiden,trafikten,çevreden,çöpten aklınıza ne gelirse,hep şikayetçi...
Hepimiz güzele,zevke,eğlenceye, tembelliğe,kendimizden çok hep başkalarını suçlamaya meyilliyiz.
Soruyorum,"eşinizin beğenmediğiniz ne özelliği var,diye cevap veriyor:
"Bana hiç ilgisi yok,kahvedeki arkadaşlarına ilgisi olduğu kadar."
Kim ne derse desin,eşiniz sizin eserinizdir.Kabul edilse de edilmese de,onun ayıbı sizin ayıbınız,sizin ayıbınız da eşinizin ayıbıdır.Buradan farklı farklı anlamlar çıkarmaya gerek yok, zaten söz verilmiyor mu hastalıkta ve sağlıkta,iyi günde ve kötü günde, bir ömür boyu mutlu günlere....
İki ana unsur var:
1.Değiştiremiyorsanız siz değişin.
2.Değişmiyorsa restore edin.
Biliyorum kolay değil ama imkansız da değil.
Dünya'da mutsuzluk adası diye bir yer var mı,bilmiyorum ama olsaydı kimse orada yaşamak istemezdi herhalde.
Anlıyorum,son zamanlarda yaşanan ekonomik sorunlar hepimizin akıl sağlığını derinden etkiliyor ama bilinmelidir ki ekonomik yaralar kısa sürede sarılır.
Z'erafete,
A'dalete,
M'erhamete çok ihtiyacımız var toplum olarak her gece değil,her dakika gelsin bu ZAM....
Restore etmek lazım bazı şeyleri. Kutlarım değerli yazınızı hüseyin bey, muhabbetle...
Çok doğru en çok da insanlığa erdeme hak ve eşitliğe özgürlüğe zam yapılmalı kutlarım Hüseyin bey
Güzel yazınızı tebrik ederim Hüseyin hocam.