Kaşgarlı Mahmud'un Hayatı ve Eserleri

— min. okuma: 4-5 dakika

Mahmûd bin Hüseyîn bin Muhammed el-Kâşgarî veya bilinen adıyla Kâşgarlı Mahmud, Türk dilleriyle ilgili çalışmalarıyla tanınmış 11. yüzyıl leksikografı.

Doğum tarihi ve yeri: 1008, Kaşgar, Kaşgar İli, Çin.
Ölüm tarihi ve yeri: 1102, Opal, Kaşgar İli, Çin.

1- Kaşgarlı Mahmud'un Hayatı

1008 yılında Kâşgar’da dünyaya gelmiştir. "Hamirler" diye çağrıldığını, bunun Oğuzların "emîr" yerine "hemîr" demelerinden kaynaklandığından bahsedilmektedir. Kendisinin verdiği bu bilgilerden, Türk tarihinin önemli devletlerinden birisi olan Karahanlı Devleti'nin hanedan sülalesine mensup olduğu anlaşılmaktadır. Bir diğer incelemeye göre ise araştırmalara göre Batı Karahanlı hakanlarından Buğrahan Muhammet Yağan Tekin'in (Bogra Yagan Tégin) torunu ve Şehzade Hüseyin Emir Tekin'in oğludur. Yağan Tekin, on sekiz aylık kısa hakanlık döneminden sonra tahtı kendi isteği ile Kaşgarlı Mahmud’un babası Hüseyin Emir Tekin'e (Hüseyin Çağrı Tégin) devretmek istemiştir. Bu devir teslim için büyük ziyafetler hazırlanmış, davullar dövülmüştür. Bu ziyafet sırasında Yağan Tekin’in eşlerinden Hanısı, tahta kendi oğlu İbrahim’i geçirebilmek için diğer şehzadeleri zehirlemiştir. Kâşgarlı Mahmud'un babası da zehirlenenler arasındadır.

Babası, Barsgan şehrinde yaşamakta iken bilinmeyen bir sebeple Kaşgar şehrine gelip yerleşmiştir. O dönemde Kaşgar, önemli bir bilim ve kültür merkezi idi. Saray darbesinden sonra İbrahim, 1057 yılında Batı Karahanlıların hakanı olmuştur. Kaşgarlı Mahmud bu tuzaktan kendisini kurtararak Batı Karahanlı Devleti'nin topraklarından kaçmıştır. Ancak İbrahim Han'ın adamları her yerde onu aradıklarından o kendisini gezgin ya da bilgin gibi sıfatlarla takdim ederek sık sık yer değiştirmek zorunda kalmıştır. Kaşgarlı Mahmud, dönemin bütün klasik ilimlerini tahsil etmiş . Arapça ve Farsça öğrenmiş, Saciye ve Hamidiye Medreseleri'nde tahsil gördükten sonra kendisini Türk dili tetkikatına vakfetmiştir. Bu amaçla Orta Asya'yı boydan boya geçerek Anadolu'ya oradan da Bağdat'a gitmiş,  on beş yıl boyunca Türklerin yaşadığı bütün illeri, şehirleri, obaları, dağları ve çölleri dolaşmıştır. Mahmud, 1057’de Kaşgar’dan ayrılarak Bağdat’a yerleşmiştir Kitabında belirttiğine göre ailesi Kaşgar'dan Irak'a göç etmiştir Melikşah'ın (1072-1092) eşi Terken Hatun'un maiyetinde pek çok Kaşgarlı, bu dönemde Irak'a gelmişti. Mahmud'un ailesinin de bunlarla birlikte gelmiş oldukları düşünülmektedir. O sıralarda Irak, İslam dünyasının en önemli kültür merkezlerinden biri idi. Bu nedenle bilimle uğraşanların buraya gelmek istemeleri doğaldı. Ayrıca Bağdat bu dönemde Türk nüfuzu altına girmiş ve halifeleri ayakta tutan da buradaki Türklerdi.

2- Kâşgarlı Mahmud'un Edebi Kişiliği

Dünyaca bilinen Dîvânu Lugâti't-Türk isimli eseri yazmıştır. 1072 yılında Bağdat’ta yazmaya başladığı eser, 12 Şubat 1074 tarihinde tamamlanmış, tamamlanmasından sonraki iki yıl içerisinde eserini dört defa baştan sona gözden geçirerek esere 1076‘da son şeklini vermiştir. Eser, 1077 Ocak'ında bitirilmiş ve Abbasi Halifesi Muktedî-Biemrillah’ın oğlu Ebü’l-Kasım Abdullah’a sunulmuştur. Kitabın tek yazması olan nüsha, bugün İstanbul'daki Millet Yazma Eser Kütüphanesinde muhafaza edilmektedir.

Kaşgarlı Mahmud’un, Kitâbu Cevâhirü'n-Nahv fi Lugâti't-Türk adlı bir eser daha kaleme aldığı bilinmektedir. Türk dilinin ilk gramer kitabının nerede ve nasıl kaybolduğu belirlenememiştir. Bu eser, günümüze ulaşmamıştır.

3- Kaşgarlı Mahmud'un Eserleri

  • Divanü Lügati't-Türk (Türk Dilleri Sözlüğü):Kaşgarlı Mahmud tarafından Bağdat'ta 1072 - 1074 yılları arasında yazılan Türkçe - Arapça bir sözlüktür. Türkçenin bilinen en eski sözlüğü olup, batı Asya yazı Türkçesiyle ilgili var olan en kapsamlı ve önemli dil yapıtıdır. Kökleşik Arap sözlük bilgisi ilkelerine göre hazırlanmış olan sözlük, Kaşgarlı Mahmud'un Türk boylarıyla ilgili ayrıntılı bilgisinin yanı sıra, Arap dil bilimi konusunda da esaslı bir eğitim görmüş olduğunu gösterir.
    • Divanü Lügati't-Türk'ün Genel Özellikleri
      • 11. yüzyılda yazılmıştır.
      • Türkçenin ilk sözlüğü, antolojisi, ansiklopedisi ve dil bilgisi kitabıdır.
      • Araplara Türkçe öğretmek, Türkçenin yaygınlığını göstermek için yazılmıştır.
      • Kaşgarlı Mahmud tarafından yazılmıştır.
      • Yazarı, birçok Türk boyunu gezerek derlemeler yapmıştır.
      • Sözcükleri güzel örnekleyen atasözleri ve şiirler kullanmıştır. (Bu özelliği, onun, kendinden sonraki Türk yazını için çok önemli bir kaynak olmasını sağlamıştır.)
      • Toplam 7500 Türkçe sözcük içerir.
      • Dönemin özelliklerini yansıtan kelimeleri barındırır.
      • Karahanlı Türkçesi ile yazılmıştır.
Paylaş:
Yorumlar