Ozan Arif'in Hayatı ve Eserleri
Ozan Arif (d. 10 Haziran 1949 Giresun ö. 13 Şubat 2019 Samsun) Türk öğretmen, halk ozanı, şair, şarkı sözü yazarı ve bestekâr.
1- Ozan Arif’in Hayatı
Halk şiirinin yeni nesil temsilcilerinden olan Ozan Arif veya Arif Şirin 10 Haziran 1949 tarihinde, Samsun ilinin Terme ilçesinde dünyaya geldi. Ailesi bağlı Giresun’un Alucra ilçesi Yükselen köyündendir. Bir memur çocuğu olan Ozan Arif ilkokul ve ortaokul yıllarını Samsun’da geçirdi. Okul hayatı boyunca, çok kalabalık olan ailesine maddi destekte bulunabilmek için kışları okuyup yaz dönemlerinde rençberlik yaparak para kazandı. Yine bu amaçla, kısa sürede maddi kazanç elde edebilmek için öğretmenlik okuluna gitti. 1970 yılında Samsun’da Karaoyumca ilkokulunda görevine başladı ve bir yıllık staj dönemini burada tamamladı. Stajyerliğinin ardından yine Samsun Devgeriş’e tayin oldu. Burada beş yıl öğretmenlik ve dört yıl okul müdürlüğü görevlerinde tam dokuz yıl hizmet verdi.
Staj yaptığı dönemde, kendisi gibi stajyerlik yapan Süheyla hanım ile tanıştı ve hayatlarını birleştirdiler. Tüm hayatı boyunca Ozan Arif, eşi Süheyla hanımın desteğini hep arkasında hissetti. Öğretmenlik mesleğini çok sevmesine rağmen, 1979 yılından görevinden istifa etmek zorunda kaldı. Çünkü dönemin baskıcı hükümetine karşı inançlarından, ideallerinden asla taviz vermek istemedi. Manevi değerlerine oldukça önem veren Türk olmaktan gurur duyan Ozan Arif, Milliyetçi ideolojiyi benimsemiştir. Döneminde gerçekleşen darbe, ideolojilerini doğru şekilde ifade edebilmesinin önüne geçmiştir.
12 Eylül 1980 darbesinin ardından, ideolojilerinin yanlış anlaşılmasından, aynı fikirlere sahip pek çok vatansever gibi büyük üzüntü duyan Ozan Arif, 24 Eylül 1980 tarihinde ülkeyi terk ederek Almanya’ya gitti. Eşini ve çocuğunu ardında bırakan Ozan Arif için çok sancılı geçen on bir yıl sonunda, 5 Kasım 1991 tarihinde nihayet çok sevdiği ülkesine geri döndü. Gurbette geçirdiği yıllar boyunca, gittiği her yerde Türkleri bularak milli bilinci canlı tutmak için çokça çaba harcamıştır. Milli bilincini her zaman canlı tutmuş, pek çok çalışmalar ile bu bilinci aktarmak için uğraşmıştır.
Yaşamı boyunca mücadelesinden, ideolojisinden asla vazgeçmeyen Ozan Arif uzun yıllar gırtlak kanseri ile mücadelesini sürdürdü. Hastalığı boyunca öncelikle eşi Süheyla Hanım ve oğlu Mehmet Alp ardından tüm sevenleri kendisinden desteğini hiç esirgemedi. Ancak Samsun On Dokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde kanser ile verdiği mücadeleyi kaybederek 13 Şubat 2019 tarihinde yaşama gözlerini yumdu.
2- Ozan Arif’in Edebi Kişiliği
Edebiyata olan ilgisi daha çocuk yaşta başlamıştır. Halk şairlerini erken yaşta tanımış, Köroğlu’nun, Yunus Emre’nin, Dadaloğlu’nun eserlerini çok küçük yaşlarda ezberlemiştir. Ortaokul ikinci sınıfta karşılaştığı bağlama onu gönülden etkilemiştir. Ailesinin maddi durumu iyi olmadığından, onları zorlamak istemeyen Ozan Arif harçlıklarını biriktirerek kendine bir bağlama almıştır. Bağlamasını aldığı günden beri hiç susmayan, devamlı üreten bir halk ozanı olmuştur. Karadeniz’de yaşadığı bölgede irticalen türkü söyleme sanatı çok meşhur olduğundan o bölgede hızlıca ismini duyurmuştur. Türkülerinde ideallerinden, milli bilinçten ve milliyetçi ideolojiden sıklıkla bahsedilir. Güzel sanatlara olan ilgisi sadece şiir ile kalmamış, görsel sanatlara da yönelmiştir. Okul yıllarında şairliğe olan ilgisi ve yeteneği sayesinde fark edilmiş aynı zamanda resim dalında da pek çok ödül kazanmıştır.
Daha çocuk yaşta sanatı ile ödüller kazanmaya başlamıştır ve kısa sürede yöresel olarak aldığı ödüllerin dışında, ulusal ödüller de kazanmıştır. Türk Halk Edebiyatı yarışmalarında önemli başarılar elde etmiştir. Şiir, atışma, muamma, irticalen şiir okuma, lebdeğmez, güzelleme ve diğer dallarda çeşitli ödülleri, sertifikaları ve birincilikleri vardır. Aldığı sertifikalar da bize göstermektedir ki gelişmekten, ileri gitmekten hiçbir zaman vazgeçmeyen bir sanatçıdır. Ayrıca Konya Aşıklar Bayramı’nda 1976,1977 ve 1978 yıllarında, her dalda altın madalya kazanmıştır. Ancak kendi ifadesi ile söyleyecek olursak onun en büyük ödülü; "...ortaokul çağlarında çocuk yaşta bu sevdaya gönül vermişim. O yaşlardan beri verdiğim mücadelenin karşılığını, tertemiz yüreklerde sevgi sarayları kurarak aldım. Ülküdaşlarımın sevgi ve muhabbetinden daha büyük beşeri ödül olamaz."
3- Ozan Arif’in Eserleri
130’ dan fazla eseri bulunan şair, sürgün yıllarında yaşadıklarını Bir Devrin Destanı adlı kitabında toplamıştır. Bayram Duası, Bak Görürsün, Sürgün, Kan Akmaya Başladı ve Üşürüz en önemli eserlerindendir. Eserlerinde milliyetçi duygulardan sıklıkla bahsedilir. Özellikle milliyetçi kesimin çok beğendiği eserleri vardır. Türkülerinde ve şiirlerinde Türk Milliyetçiliği vurgusunu tutkuyla yapar. Milliyetçi kesim tarafından saygıyla anılır.
Ozan Arif’in 13 albümü bulunmaktadır. Bu albümleri sırasıyla şunlardır:
- Hak Yolunda Susmazam Men
- Ya Karabağ ya Ölüm
- Bitsin Bu Hasret
- Bu Memleket Bizim
- Destanlar Konuluyor
- Destanlarda Bul Beni
- Haykıran Destanlar
- Kime Bıraktın
- Mamak’tan Gelen Mektup
- Merhaba
- Ölmez Bu Hareket( Çileli Müjde)
- Yazık Olur Vatana
Değerli bir halk ozanını yitirdik bugün Allah rahmet eylesin eserleri baki kaldı bu kubbede