25 Yıllık Sevgili Fırınım
Benim bir fırınım var. Ben onu 25 senedir kullanırım. Ben o fırınımda ne börekler pişirdim, ne çok misafir ağırladım. Ama dün fırınım pişirmedi.
Bu zamana kadar da hiç tamir yüzü görmedi. Fırınım bozuldu. Emektar fırınımdan ayrılacağım için çok üzgünüm. Ona bir veda töreni mi yapsam. Birkaç arkadaş cağırsam, bugün pişmeyen böreğimden bir yudum koysam, yanına da başka bir şeyler koysam... Otursak ruhuna bir Yasin okusak dermişim. Fırınımı süsleyerek aşağıya indirip çöpe bıraksam. Bırakınca da başında bir dakikalık saygı duruşunda beklesem dermişim. Fırınımın dili olsa da benimle konuşsa. Birlikte mutfakta onunla neler neler paylaştığımızı anlatsa. eğer konuşabilseydi, benim kitabıma bir konu olurdu. Şu gün birlikte şu böreği yaptık. Şu gün şu hazırlığı yaptık. Şu gün ne çok çalışmak zorunda kalmıştım. Ama yetiştirdim. Seni utandırmadım.
Ah benim emektar, vefalı fırınım. Senden ayrılmak da varmış. Seni hayatımın sonuna kadar kullanabilirdim. Hani Mısır'da ölenlerin yanına kıymetli eşyaları konurmuş ya. Ben de, 'mezarımın içine fırınımı da koyun' diye vasiyet bırakırdım. Ama olmadı. Sen benden önce gidiyorsun. Bana bunca zaman yardım ettiğin için teşekkür ederim. Benim en büyük yardımcım sendin mutfakta. Bir gün bozulmadın, bir gün beni uğraştırmadın. Her zaman arkadaşlarım 'Sıdıka'nın börekleri çok güzel oluyor' derlerdi. Ahhh! Ben sensiz ne yapacağım? Yeni model fırınların dereceleri var, değişik kullanma şekilleri var. Ben onları nasıl öğreneceğim. Ben mutfakta börek yapmaya seninle başlamıştım. Sevgili fırınım, senden ayrılmak gerçekten çok zor. Ama hayat bu! Buraya kadarmış. Elveda. Seni hiçbir zaman unutmayacağım. Seni yapan firmaya binlerce teşekkürler. Bana seni evlenirken hediye eden ablama da çok teşekkürler. Sensiz börek pişirmek inan çok acı. Keşke dile gelseydin. Benimle konuşabilseydin. Son kez o pişirmediğin böreği atmayacağım. Tam pişmemiş de olsa, her gün biraz biraz sonuna kadar yiyeceğim. Gerçekten yiyeceğim. Senin için yiyeceğim. Bu şekilde sana olan minnet borcumu göstereceğim. Hiçbir eşyamdan ayrılmak bana bu kadar zor gelmemişti. Yeni fırınımı senin kadar sevip alışabilecek miyim bilemiyorum. Neden beni terk ettin sanki. Birlikte göçer giderdik bu dünyadan. Çok yalnız kaldım. Sen benim bütün hayatımmışsın. Elim ayağımmışsın. Bugün böreği pişirmeyince kıymetini ilk kez anladım. Sen daha önce her koyduğum böreği pişirmiştin. İlk defa bugün pişiremedin.
Elveda fırıncağızım. Elveda... Elveda... Şaka değil fırınımdan ayrılmak beni gerçekten çok çok üzdü.
Tavsiye Ediyorum Kitabından Sıdıka Yakşi
25 yıl dile kolay az bir süre değil eşya da olsa insana hizmet eden bir alet eninde sonunda ister istemez duygusal bir yakınlık doğar fırın ile insan arasında hem de sıcaktır fırın her ne kadar insanlar kadar olmasa da. Güzel bir öyküydü değişikti seviyorum böyle öyküleri...👍
Teşekkür ederim Ahmet Bey. Alışıyoruz eşyalarımıza da ayrılmak zor geliyor. Atmak gerek belki hemen bilemiyorum.