Anne İnadı Ünlü Bir Sanatçının Doğmasına Neden Oldu
Ben o zamanlarda orta okul öğrencisiydim. İki katlı fakat çift daire niteliğinde yapılmıştı kerpiç ev. Biz üst kat dairelerden birinde kiracı idik. Ev sahibimizin üç çocuğu vardı iki kız bir erkek.Kızlardan büyük olanı benden birkaç yaş büyük onun küçüğü olan kızda benden bir yaş falan küçüktü ama aynı sınıftaydık çünkü benim bir yıl kaybım vardı.erkek en küçük kardeşti. Büyük kızın ismi Nihancan idi. Uzun sarı saçları yuvarlak çilli yüzü ve akide şekeri gibi yuvarlak kara gözleri vardı. Genç kızlığa yeni adım atmıştı ama yüreğine de sevda tohumları ekilmişti. Evlerinden birkaç sokak ilerde kalabalık bir ailenin ortanca oğulları olan yeni yetişmeye başlamış bir fidanı andıran genç esmer yakışıklı bir delikanlıya gönlünü kaptırmıştı. Bazı geceler evin arka tarafındaki sokağa gelirdi delikanlı evin arka penceresine küçük bir taş attıktan sonra ürkek hareketlerle evin penceresinin altına gelip beklemeye başlardı. Bezende sevgilisinin evlerinin penceresine attığı taş bizim evin penceresine değerdi. Pencereyi açıp baktığımda işaret parmağını ağzına götürerek sus işareti yapardı. Ses etme iniş(küçük kardeş)Nihancanı bekliyorum derdi. Ben de zaten böyle öğrenmiştim bu iki gencin bir, birlerine olan sevdalarını. Daha sonrada zaten bütün köy öğrenmişti bu sevdayı, köyde her yerde her ağızda bu sevda konuşulur olmuştu ama genç delikanlının annesi bu sevdaya karşı idi. Sevda iki gencin gönüllerinde her geçen gün daha fazla alevlene dursun köyde dilden dile
Dolaşıp destanlaşa dursun.(abartı değil hala bu köyde bu sevda konuşulur dillerde)Birgün Nihancan ın babası ellerinde pasaportlarla geldi.Artık hazırlanmaya başlayın şu zamana kadar hazır olun gidiyoruz dedi.
İki genç sevdalarının yüreklerinde daima yaşayacağını başka bir sevgi gönül evlerine asla girmeyeceğine yeminler ederek bir gece vakti vedalaştılar.Genç kız ailesiyle birlikte adı bende saklı olan Avrupa ülkesine gitti.Bende o yıl o köyden ayrıldım.Yıllar sonra ben ege illerinden birinde görev yaparken olayın kahramanı o zamanın genç şimdinin orta yaşlı adamından bir telefon aldım.
Hal hatır sorup kısa bir hasret giderdikten sonra oğlunun benim olduğum yere yakın bir yere askere geleceğini ve onu karşılayıp birliğine teslim etmemi istedi.Elbette istediğini seve, seve yaptım.Günler çabuk geçti asker delikanlının yemin töreni geldi ve uzun yıllardır görmediğim ve geçekten canı gönülden sevdiğim bu adam telefon etti misafir alıp almayacağımı sordu.Elbette alırdım. almaz olur mu idim hiç başımın üstünde yeri vardı Hem benimde eski kaynım sayılırdı.Zaten beni arayıp aramamakta tereddüt ettiğinde kız kardeşi çekinme ara nede olsa eski enişten ağabey seni seve ,seve misafir eder demiş gülmüşler.
Yemin töreninden sonra beni aradı geliyoruz bizi karşıla diye gittim aldım eve getirdim hasretle sarıldık defalarca.Zaten şimdiki eşi de dayısının kızıydı ve biz ailece görüşüyorduk dayısı ile.Akşam yemeğinden sonra salonda oturup hem eski günleri yad edip hem de televizyon seyrederken bir şarkıcı bayan çıktı şarkı söylüyordu bir şov programında
Karı koca bana döndü bunu tanıyor musun bu kim dediler.vallahi yeni çıktı fettan bir kız dedim.İkisi birden Nihancanın kızı dediler.Çok şaşırmıştım aldığım bu bilgi yaklaşık iki yıllık mazide kalan günlerimi tekrar hafızamda canlandırıp kısa metrajlı bir film şeridi gibi gözlerimin önünden geçti
Bunun üzerine sohbet uzadıkça uzadı anılar tazelendi çaylarda yeniden demlendi.sohbet sabah namazına kadar sürdü.Ben neden Nihancan ile evlenmediğini sorduğumda annesinin gelin olarak nu istemediğini dayısının kızı ile evlenmesi için büyük baskı yaptığını anne ve babalarını kıramadıkları için iki kardeş gibi büyüyen insanı ebeveynler evlendirdiklerini anlattılar.Öğle olmasaydı şimdi bu kız benim kızım olacaktı yada böyle bir sanatçı kız hiç olmayacaktı dedi.
Annesinin inadı olmasaydı beklide bu ünlü sanatçı kızımız doğmamış olacaktı.Kim yazılanı boza bilir ki.Kader mi alın yazgısı mı her neyse.İyi ki doğmuş bu güzel ve ünlü sanatçımız.onu herkes seviyor.24.06.09
Güzel bir öykü sanırım bu ünlü kişinin kim oldugunu anladım ben:) yüreğinize sağlık tebrikler👍👍👍👍
👍Adı saklı ünlü biri güzel bir öykü....sivaslı ve avrupada az kaldı dilimin ucunda...