Aşk Taze

Soğuk bir pazar sabahı ,bir adam elinde bavulu ve bir torbayla evinden çıktı..Kentin karbon kokan sokağında, ilerlemesini durdurdu.Ve bir çok kedi ,adamı çevreledi.Poşetten çıkardığı pişmiş etleri, hepsine yetecek kadar paylaştırdı.

Ellerini ,siyah paltosunun cebine soktu ..Yirmi lirasını dışarı çıkararak, uzun, uzun baktı. Metronun girişinde ki bankta, önünden geçen insanların telaşını seyrediyordu..Bavulunu açtı kemanı omzuna yasladı..Önünden akıp giden insanların bakışlarına aldırış etmiyordu.İki küçük kedi, hareketli metroda serenatı kaçıracak değildi..Alaeddin Yavaşçanın dizeleri kemanlı adamın nefesinde yaşam buluyordu..

Artık bu solan bahçede bülbüllere yer yok
Bir yer ki, sevenler, sevilenlerden haber yok
Bezminde kadeh kırdığımız sevgililer yok
Bir yer ki, sevenler, sevilenlerden haber yok

Yaşlı kadın kedilerin arkasında, yaşlı gözlerle ,sakallarına kırağı düşmüş adama bakıyor..Kemanlı adam kadının bakışlarında durağanlaşıyor..İki keskin göz ,metro istasyonunda konuşuyor..Yaşlı kadın,kolundaki çantası ,sarı kalın paltosuyla bir başka güzelliği karanlık kentin ,karanlık bir köşesine taşıyor..

'Ağlar gezerim sahili sanki benimlesin,
Ayda yüzün geceyi öpen sularda sensin,
Bilmek istemem şimdi nerede kiminlesin,
Dünya gözümde değil çünkü sen gönlümdesin..

--Bilal bey,ah Bilal bey...içinden geçenleri anlatamamanın zorluğuyla ,adamın yanında ki bavulun içine bir miktar para koyarak hızlıca Metro istasyonunda ilerleyen yaşlı kadın ardından gelen ,

?Nevin, nevinim sesiyle irkiliyor..

Bu ses onundu..Evet o ,seneler önce plak yapmak için terk ettiği, Bilal..Durmadı kadın ,duramazdı ..Kocası senelerdir tekerlekli sandalyede ,torunları ,çocukları vardı..Küllenmiş bir aşkı alevlendirmemeliydi..

Yaşlı adam düzensiz nefesiyle kadının kolundan yakaladı..Gözler, gözlere değiyor ,sessizlik adeta ses oluyordu..

-Evlenmedim..Senin aşkın burada ,öyle canlı ki..Nedeni sormayacağım iyi gördüm seni..

Gözyaşları tutulacak gibi değil..Neyi nasıl anlatacaktı ki..Sevdiği adamı ,sadece hırsları için terk ettiğini mi..Servet içinde yaşadığı geride kalan yıllarda kocasından yediği dayakları mı ya da üzerine getirilen iki kadınımı..Sustu..

Cesaretini topladı ,son bir defa ona bakmalıyım dedi..O son bakışı hiç unutmayacaktı..Ünlü kadın sanatçı , minibüse kadar ağladı..Bilal onun ardından ,elleri havada sadece tebessüm ediyordu..Her an düşlediği sevgilisini görmenin heyecanı ,onun yaşamına yaşam katıyordu..

Şimdi, bu kentten gitmenin vakti geldi dedi..Anadolu ekspresiyle Sivas'a yola koyuldu.

Bavulundan kemanını çıkarmaya karar verdi..Yol uzun, musikisiz bitecek gibi değil.Kemanın telleri arasına sıkışmış eski kağıt yere düştü..

Sevgili,

Her ayrılığı ayrılık mı sanırsın..Mazeret sunmayacağım sana ,ben seni, ter eden afişte kadınım nasılsa.Kocam sahnelerin kraliçesi diyordu bana..Sen sadece sevgilim..Lüks içinde yaşadım ,zenginlik her şey gördüm..Beni senin kadar beni sevenini hiç görmedim..Ocak ayındaydı hatırlarsan evden ayrıldığım..Korkunç bir kış gecesiydi ,Kemal'le Polatlı yakınlarında kaza geçirdik.Her şeyi hastanede öğrendim, lakin artık çok geçti.

Doktorum,

--Geçmiş olsun ,Allah'tan bebeği kurtardık dediğinde.Kemal ağır yaralıydı..Selim o gün bana senden kalandı..Kısa yazdığım mektubu bir gün bir yerde seninle karşılaşacağım umuduyla hiç yanımdan ayırmadım..Ümit ediyorum bir gün karşılaşırız sevgili...

Bilal ,mektubu katladı ,paltosunun iç cebine koydu..Oğlu olduğunu artık biliyordu..Şimdilerde 45 yaşlarında kocaman adam olmuş olmalıydı..Vagonun dar penceresinden ,sabah Güneşinin dirilttiği Başakları seyre daldı....

18 Ekim 2013 3-4 dakika 18 öyküsü var.
Yorumlar (1)
  • 7 yıl önce

    Günün öyküsünü ve yazarımızı kutlarızud83eudd20