Bekirin Hikayesi 3,Bölüm
Abi bizim prşimizdeler inşallah bulamazlar,ne zamanda bulacakları belli olmaz.Benim tanıdığım İstanbul olsun Ankara olsun ne kadar gidebileceğim yer varsa beni oralarda arayacaklar sadece Ankaraya indiğinde yakalanmazsam ben aşağıdaki adresteyim beni bu adreste bulabilirsin.
Havada iyice kararıyorduı tren Elmadağ yokuşuna tırmanmaya başladı.Bekirin Ankarada bana bahsetmiş olduğu adresi biliyordum.Ankaraya iner inmez o adrese giderim diye düşünüyordum.İki saat sonra tren gara geldi Yasine benim içim rahat etmez "Yasin şu adrese bir bakalımmı dedim" ama o bana onların trenden inipde kaçtılarsa bile o adrese hemen gelemeyeceklerini söyledi
Gerçektende o adrese gidip bakmayı kafama koymuştum birkere Yasin'i ikna ettim ve adrese gittim.Burası o zamanlar çankayanın alt tarafına düşen bir yerdi ismide İmrahordu.
Orada tuğla fabrikaları vardı sadece içlerinden büyükçe olan birtanesi çalışıyordu.Diğerlerinin hemen hepisi harebe halindeydi.Bana abi sen oraya gel yeterki ben seni orada bulurum.Tam benim düşündüğüm gibiydi bunların kaçıp saklanacak yerleri yoktu.
Ertesi gün erkenden o adrese doğru yola çıktım .Fabrikalar ova gibi bir alanda kaldığı için ne taraftan insan gelse oradan görülürdü.Harabelerin yanından geçerken abi diye bir ses duydum arkada,döndüm baktım bekir.Sarıldım kendisine gerçekten çok meraklanmıştım.
Hemen beni aldı yavuklusunun bulunduğu közbe harabeye götürdü dört tarafından rüzgarlar esiyor harabenin zaten kalınacak yerde değil.Aslında Bekirin düşüncesi İstanbul'a gitmekti neden Ankara'da kaldıklarını tahmin edemedim.
Tren mola verdiği yerde bekir istasyonda hasımlardan birini görünce hemen oradan trenden atlamışlar.Abi o istasyondan atlamazsak öbür istasyonda arabadan trene gelip bizi mutlaka bulacaklardı.Onların memlelette ya otobüsle kaçacaksın ya trenle.Otobüsle kaçmak kolay değildi herkes birbirini tanıyordu.En garantisi trenle kaçmaktı
Trenin kalkış saati belli değildi nekadar tehirli kalacağını kimse bilemezdi.Böyle durumlarda gece seçilirdi tren gece yarısına kalınca kimse hemen durumun farkına varamazdı.
O da hasımlarını atlatım andan sonra gelen yük trenlerine binmişler .Hareket memuruna yalvar yakar koyunların bulunduğu vagonla gelmişler Ankara'ya
Bekirin anladığıma göre parasıda yoktu olsa herhalde otele götürür yavuklusunu diye düşündüm o bana abi çok korktum ben burasını iyi biliyorum daha önce abimle bu fabrikalara gelip iki sene çalışmıştık dedi.
Bekiri ve yavuklusunu aldım doğruca evin yolunu tuttuk.Hanıma zaten söylemiştim bu olaylardan haberi vardı.Eve gelince sofrayı kurup birgüzel karnımızı doyurduktan sonra Bekire"Bekir birkaçgün misafirim ol sonra bakarız dedim"o bana rahatsız olacağımızdan bahsetti ama oralı olmadım.
Ben samanpazarında çalışan akrabalarım vasıtasıyla Bekire iş aradım ve bulduk.Kendisi çeşitli işlerde çalışmıştı her işte elinden geliyordu hemen bir lokantada bir iş ayarladık orada çalışmaya başladı.
Ona bizim oturduğumuz semtte bir ev ayarladık kirasıda fazla değil onlara yetecek kadar iki göz hanımda perdelerini ayarladı onları oraya yerleştirdik.Bizim mahallede Ağrılı hiç denecek kadar yoktu onun için içimiz rahattı.
Birkaç sene bu şekilde idare ettiler ama Bekirin gönlü hiç hoş değildi bana abi dedi Bursada ablam var onlara gitmem gerekiyor dedi anladım.Memleketten haber almam lazım dedi.
Yavuklusu demiştim kaçırdığı kızın adı Sakine,Türkçeyi zar zor biliyor anlaşılacak kadar ama dost canlısı yaşının küçük olmasına rağmen çok da marifetli bir kız.
Bekir iş yerinden birkaçgünlüğüne izin alıyor bizlere Allahaısmarladık deyip Bursa'ya yola çıkıyor
ama Sakine'yi bize bırakıp öyle gitti.Ablasının oturduğu mahallede kendi akrabaları ve köylüleri fazla olduğu için yanlız gitmeyi tercih etti
Ablasını gizlice görüp memleketten haber alıp dönecekti.
Devam edecek