Ben bunları haketmedim
Bundan tam 30 yıl evvel.Sonbaharın kışa döndüğü yaprakların ağaçların üzerinde sayılacak kadar az kaldığı bir gün.Yirmili yaşlarda bir genç askerliği yeni bitmiş.İstanbul'un eski semtlerinden birinin daracık parke yollarında yürüyor.Üzerinde siyah deri bir mont belli yeni alınmış.Kimse görmesin diye sakladığı gözlerinde iki damla gözyaşını silerken ağzından dökülen sözler belki de çektiği sıkıntıları anlatıyordu.''Ben bunları hak etmedim.''
Genç adam bir yandan gözyaşı dökerken bir yandan da yaşadıkları film şeridi gibi gözlerinin önünden geçiyordu.Askere gitmeden bir yıl önce bir kıza tutulmuştu.Ona açılmak sevdiğini söylemek aylarını aldı.Her geçen gün içindeki aşk yaşadığı her güne bir anlam katıyordu.Nihayet genç kıza aşkını anlattı.Aşkı karşılıksız değildi işte o gün sanki yeniden doğmuştu.
Bu mutlu günü en samimi arkadaşına anlattı.Genç adam o kadar mutluydu ki arkadaşının bu işe pek sevinmediğini görmedi bile.Genç kadınla arkadaşını tanıştırdı ama arkadaşı hala sevinemiyordu sanki bir şeyler biliyor ama arkadaşına anlatamıyordu.Aradan üç ay geçmişti genç adam genç kıza evlenme teklif etmişti.Genç kadın evet demiş ama önce askerliği bitirmesini istemişti.Genç adam askerlik için gün sayarken arkadaşı evlenmek için erken olduğunu daha bir işi olmadığını vurgulayarak genç adamı evlilikten vazgeçirmeye çalışıyordu.O sır neydi bilinmez ama o kızı arkadaşına yakıştıramıyordu.Bu sırrı askerlik sonrası paylaşmak arkadaşının şu anki mutluluğunu bozmama kararı aldı.Ve o gün geldi genç adam askere giden her delikanlı gibi muhteşem uğurlamayla askere yollandı.İşte o an genç kız genç adamın dudaklarına bir öpücük kondurup ?'seni bekleyeceğim'' dedi.Genç adam arkadaşına dönerek o sana emanet derken kendinden emin bir şekilde siz rahat uyuyun ben nöbette olacağım diyerek otobüse bindi.Askerlikte geçireceği iki yıl onun hayatını tamamen değiştireceğini tahmin bile edemezdi.İlk aylar her şey yolundaydı hem sevdiği kızdan hem arkadaşından gelen mektuplar onu çok mutlu ediyordu.Sonra mektuplar azaldı sonra hiç gelmemeye başladı.Ama arkadaşı her hafta hiç atlamadan yazıyordu.Genç adam sevdiği kızdan gelen mektuplar kesilince arkadaşına neler olduğunu soran bir mektup yazdı.Arkadaşından gelen mektupta sadece şunlar yazıyordu ?'o kızı unut'' bomboş sayfada yazan bu üç kelime genç adamın kafasını karmakarışık yaptı.Elinden gelse hemen gidecek neler olduğunun hesabını soracaktı.Bir süre sonra arkadaşından da gelen mektuplar kesilmişti.Ailesi sevdiği kızı bilmiyordu onlara da soramazdı ama arkadaşını sorabilirdi nitekim öyle yaptı.Gelen cevap onu tatmin etmemişti.Mektupta ailesi şöyle yazıyordu ?'sen sadece askerliğini düşün sağ salim aramıza dön seni seviyoruz''.Tam 3 ayı kalmıştı işte o 3 ay ona 30 yıl gibi gelmişti bitmek bilmiyordu.Teskere günü geldiğinde içindeki çok şeyi askerde bırakmıştı.Yirmili yaşlardaki genç adam bir yirmi yılda yaşlanmıştı.Semtine geldi ama o yollardan geçmek istemiyordu.İstemiye istemiye o yollardan geçip evine geldi.Ailesi için mutluluk doruklardaydı ama o bir cevap bekliyordu.İşte o cevap babasından gelmişti oğlum arkadaşın bir kızı vurdu sonrada intihar etti ama sebebini hiç öğrenemedik kızı da tanımıyoruz.Genç adam yıkılmıştı o benim sevdiğim kızdı diyemedi.Sonra arkadaşının evine gitti anne ve babasına başsağlığı dilerken neden diye sormak istedi boğazı düğümlendi.Arkadaşının babası kızı tanımıyorduk neden böyle bir şey yaptı anlamadık demesi genç adamı daha da bir gizemin içine soktu.Eve gitti üstünü değiştirdi babasının aldığı yeni deri montu giydi.Bir yanda çok sevdiği kadın bir yanda çok sevdiği arkadaşı ve nedenini bilmediği iki ölüm.Yola çıktı semtinin o dar parke yollarından geçerken ?'ben bunları hak etmedim'' dedi.Gözlerinden dökülen iki damla yaşı silerken gözlerini sakladı.Ve kendisinin de cevap bulamadığı sorularla gözden kayboldu
30/09/2009