Ben ne çok biliyorum mu acaba

Aşk her zaman yüzüne güler insanın.İstediklerini elde ettin sanırsın.Ama nasıl derin bir kuyunun içine düşeceğini fark edemezsin.Fark ettiğinde zaten kuyunun içinde olursun.Önce o kuyudan çıkmak için verdiğin çabalar kalbini acıtır.Yavaş yavaş alışırsın,yavaş yavaş atlatırsın.Sonra bu acılar o kadar sertleştirir ki kalbini artık hiçbir acı hissetmezsin."Dimdik" ayakta durursun.Ama daha önceden kırılan kalbinin halen izlerini taşıyorsundur.Sonra bunların senin için bir anlam ifade etmediğini anladığında arkadaşlarınla konuşursun.Her defasında ağlayarak anlattığın bu konuyu, hiçbir duygu hissitmeden anlatırsın.Zamanın nasıl bir ilaç olduğunu,zaman geçtikçe bu acımasız olayı nasıl unuttuğunu fark edeceksin.Karşındaki insanın bal arısı kadar tatlı bile olsa arkasında iğnesi olduğunu fark edeceksin.Hayatın acımasız ama yaşadığın günlerinde bir o kadar değerli olduğunu göreceksin.Bunların da aslında çok önemli olmadığını ama senin için bir anlam ifade ettiklerini anlayacaksın.Bunların hepsinin farkına vardığında "ben ne çok şey biliyorum" diyeceksin.Ama hayat treninindeki yolculuğunun daha ilk durağında olduğunu göreceksin...

08 Ocak 2010 1-2 dakika 3 öyküsü var.
Yorumlar (1)
  • 15 yıl önce

    tebrikler çok ama çok güzel olmuş ... duygularıma tercüman gibi.... yüreğinize sağlık...