benim annem beslemeydi devam 4

?merhaba Zeynep istersen bana annede diyebilirsin bu konuda seni zorlamıycam seninle çok iyi anlaşıcaz bundan sonra her şey çok güzel olacak, dedi
?Tamam derim dedi içinden. Zeynep anne diyecekti çünkü anneler bırakıp gidiyordu anne bu demekti onun gözünde anne derse o kadında gider evden. Diye düşündü Babasıyla yalnız kalırlardı
?Merhaba anne dedi. Sama bir şeylerin yolunda gitmeyeceğini Zeynep hissettiğinden mutlu olamadı hiç kendi içinde. O günden den sonra çok sürmedi bütün kötü yüzünü o iyi
Halleri yerini babasının yanında gösterdiği kadının sahte yaklaşımları onun canı iyice sıktı ve babası mutlu olsun diye onlarla pek durmamaya kendi kendine uğraşlar bulmaya başladı çomarla daha çok ilgilenmeye başladı tek dostu çomar kalmıştı zeynebin hayatta.
Geçen altı ayda gerçek yüzünü iyiden iyiye Zeynel ona hiçbir şey diyemez verirlerse yer yoksa günlerce o odadan çıkmadan ağlardı
.Zeynep bir gün saçını kaşırken bit buldu kafasında çünkü babaanne gittiğinden beri onun saçını ören ve tarayan yoktu ondan saçını örmesini isteğinde içeriden gidip makası alıp saçlarını kısacık kesti zeynebin ve o gün yaptıkları bununla da kalmadı. Çomarı çok havlıyor diye zeynebin babasına attırdı zeynebi iki kere yıktı kadın o gün. Ve saçlarını neden kestiğini sorunca zeynebe alaycı bir şekilde gülerek
? bak şimdi örülmeye gerek kalmadı ne yapı can uzun saçı bitli diye çıkışmıştı babaannesinin gül gibi baktığı saçlarını analığının getirdiği hali aynana da görünce günlerce kimseyle konuşmadı içine akıttı gözyaşlarını yine Zeynep anlayamıyordu. Ben ne istiyorum ki ondan biraz cık beni sevse biraz babama iyi davransa bende onu çok sevi cem sadece babama bile bağırmasa o mutlu olsun diye bende mutlu olucum ama bu kadın çok kötü bir kadın hayatım boyunca ondan nefret edicim diye geçirdi içinden ve gerçekten bu nefreti bir ömür boyu sürecekti o kadına karşı
Canı çok sıkılan Zeynep yine susmaya başladı babasıyla bile konuşmuyordu huyunu bilen babası bir gün neden sustuğunu sorduğunda yine sessizlikle aldı cevabını oda anladı ki gün geçtikçe bir şeyler kötü gitmeye başlamıştı ve Zeynep ve o kadının cephesinde 6 yaşındaki bir çocuğun bu suskunluğu kadının canını iyiden iyiye sıkmaya başladı. Onu hor görüyordu Zeynep yokmuş gibi davranıyor sadece biraz sevgi isteyen Zeynep babasının bile gösterdiği sevgiyi çok görür onların ikisinin arasını bozmak için her şeyi yapıyordu hatta bir keresinde Zeynep ocak yemek yaptırmak istemişti altı yaşında çocuk ne anlardı yemek yapmaktan koca bir soğanı eline vermiş zeynepten soğanın acısında gözyaşlarına boğulmuş ve
? ben bunu soyamıyorum bak gözlerim yandı değinde. Ona esaslı bir tokat atmış ve babası gelince. zeynebin ona karşılık verdiğini o yüzden ona vurduğunu söylemişti. Ama babası biliyordu ki Zeynep öyle bir şey yapmazdı. Ama yapacak bir şeyi de yoktu bu kadını böyle çekmek zorundaydı ne acıydı ki baba kız yıkım üstüne yıkım yaşıyor ama çaresizliklerinin karşısında boyun eğer olmuşlardı. zeynebin babası İnançlı bir insan di gelen hayrında şerrinden Allahtan geldiğine inanır zeynebe sabretmelri gerektiğine dair telkinler verirdi
Fakat kadın ilerlemiş yaşına rağmen o kadar cahilce davranıyordu ki öyleci zaman zaman evlerinde yaşanan maddi imkânsızlıkları uğursuz çocuk diye gördüğü zeynebe mal etmeye başladı. Eve geldikten altı ay sonra gerçek yüzünü gösteren kadın artık iyi ce azıtıp.
- O attığım köpekten sonra bir şey daha var aslında bu evden gidecek ama der dururdu. Bu düşüncesini zeynebin babasına bile söylemekten çekinmiyordu. zeynebin kendi annesinin yanında kalması gerektiğini bu şartlarda burada onlarla daha fazla kalamıycağını söylüyordu. Hatta aynı odada yatmasınlar diye o na bahçede küçük bir yer yaptırmıştı zeynebin babasına o da kerpiçten küçük bir odacık yapmıştı zeynebe günlerini oradan hiç çıkmadan geçirmeye başladı Zeynep ne vardı ki küçücük bir çocuğa iyi davransa
Zeynep oka dar üzülüyordu ki koca ninenin lafı geldi aklına. Hani zeynebe kendi çocuğu gibi bakacaktı. Hani onunla ilgili annesinin olmadığını duyunca ağlamıştı koca nine yalan söylemiş diye düşündü
Diğer çocuklardan oka dar farklıydı ki Zeynep yaramazlığın y si yok tek kusuru susar ve hiç konuşmaz ama saygıda kusur da etmez verirlerse yer vermezlerse günlerce aç kalır. Sabahları kimse uyanmadan kalkar bahçeyi süpürür ve kimse onu görmeden odasına giderdi Zeynep süpürürdü çünkü o görevi Ayşe annesi vermişti ona. Her sabah kalkacak ve avluyu süpürecekti daha sonra o ne iş verirse onu yapacaktı. Zeynep iş yapmaktan sıkılmıyordu. Ama ne vardı ki ona tatlı tatlı söylese yapması gerekenleri babasını da üzmese ne güzel olacaktı
Bir sabah erken kalktığında Zeynep babasını bahçede ağlarken buldu. Hemen babasının yanına koşup
?babacığım ne oldu. Yoksa Ayşe anemi öldü
Zeynep babasını ikinci kere ağlarken görüyordu. Bir babaanne ölçünde birde şimdi belli ki yolunda gitmeyen bir şeyler vardı. Ya kadın gece ölmüştü ona göre ya da evden gitmişti çünkü büyükler böyle şeyler olunca ağlardı, bir sevinç yumağı kapladı içini uzun zamandır ilk defa O günün akşamına onları Zeynep kavga ederken duymuştu.
?yok, bir şey dedi babası. Aslında yok bir şey derken çok anlatmak istiyordu ama altı yaşında çocuk onu ne kadar anlayabilirdi bu çocuğun suçu ne diye düşündü kadının ona karşı düşüncelerini hissediyordu ama çaresizlikten bir şey yapamıyordu çünkü kadına laf söylemeye gelmiyordu çok sinirliydi bırakıp gitmesinden korkuyordu. Sonra köy yerinde ne delerdi Mehmet gelen bütün kadınları kaçırtıyor kimse bilmezdi asıl yaşananları. Babası lafı değiştirmek ve bu habere zeynebin birazda olsa sevineceğini düşünerek
?Biliyormuşsun Ayşe annen hamile. Bir kardeşin olacak sana arkadaş olur o. odanda da beraber kalırsınız ona sen bakarsın küçük annesi olursun onun babasının sözleri biter bitmez ağlamaya başladı Zeynep babaannesi öldükten sonra ilk defa. Yüreği kabardı çıkacak gibi oldu kalbi yerinden
Zeynep o günden sonra ilk defa bu kadar üzüldü ama doğacak çocuk için. Neden böyleydi büyükler sadece çocuk yapıp ayrılmak için mi evlenilirdi eğer evlilik anne olmak buysa ben olmıycam diye düşündü. Kardeşim olacak ve daha çok kavga edip ayrılacaklar bebeği de annesi yanında götürecek işte anne bu demekti zeynebin gözünde hiç ona iyi örnek olmamışlardı ebeveynleri bütün büyüklere nefretti bir kat daha arttı oda çocuk doğuracak ve ayrılacaktı babasından birden yaşıycakları gözünün önünde canlandı zeynebin. Gözyaşlarını silerek babasına
?Ona söyle. Ayşe anneme söyle çocuğu olduktan sonra onu bırakıp gitmesin ve kızı olursa onun saçlarını örsün. Bak benim saçlarıma hiç örmedi bitlendim ben oysa babaannem devamlı bakardı saçlarımda bir şey olmasın diye O kadın ve benim annem babaannem gibi olsaydı keşke bak sen yaşlandığın halde hala annen yanındaydı. O küçük beyninle anca bu kadar anlatabiliyordu düşüncelerini babaanne onun için özeldi çünkü babasını anne sevgisinden mahrum bırakmamıştı yavrum diye seslenirdi hep ona. O da ona anam derdi
Çünkü oka dar istemesine rağmen babaanneden sonra kimse onun sacını örmedi. Kimse onu bağrına basarak sevmedi Baba bir kez daha yıkılarak
?tamam dedi söylerim onun ruhunda kopan fırtınaları anlıyordu ama yaşam şekilleri o çığlıklara cevap vermesini zorlaştırıyordu.
İçeriden gelen kadının sesiyle zeynebin sevinci gurşağında kaldı. Ölmemişti kadın işte gitmemişti de hala buradaydı. zeynebe sesleniyordu
? kız Babana söyle ocağı yakmana yardım etsin çamaşır günü bugün. Yine babasına baktı hani bu işleri artık biz yapmıycaktık dercesine. Yapacak bir şey yoktu emir büyük yerden geldi baba kız ocağa yakmaya koyuldular o çalı çırpı getirdi babada ocağı yaktı Zeynep sessizliğini babadan almıştı. Mehmet efendide pek konuşmaz sorarlarsa cevap verir di ama maalesef gelen kadınlardan yana şansı olmadı onlarda aksine onların iyi niyetini suiistimal ediyorlar bütün vicdansızlıklarınla onları üzmek için elinden geleni yapıyorlardı
Geçen dokuz ayda hiçbir şey değişmedi değişen tek şey evde küçük bir bebek vardı bir kız çocuğu oldu adını Fatma koydular kadının en sevdiği isimmiş o ismi koyarken bile babasından fikir alma zahmetinde bile bulunmamıştı Zeynep bebeği uzaktan seyretmeyi yeğliyordu. Çünkü bir gün onu kucağına almaya çalıştığı sırada bebek ağlamaya başlamış anası da bunu görüp zeynebin çocuğa bir şey yaptığını sanıp bayağı fırça yemişti. Oysa o sadece onu öpüp koklamak istemişti ona bir şey yapmazdı Zeynep kimseye de yapmazdı yüreği merhamet doluydu onun
Kardeşin dediler zeynebe. Kardeş ne demekti onu da biliyordu onlarda ayrılan annelerle gider bir daha görüşmezler diğer kardeşlerle, belki büyüyünce birbirlerini bulup geçen zamanda neler yaptıklarını konuşurlardı babası söylemişti bunu. Ve bir bilgi daha eklendi kardeşle ilgili bilgi dağarcığına. Kardeşler olur ama onu sevemesin uzaktan sevilir kardeş öpülmez onlar daha çok küçük olduğu için hastalanırlar çabucak bunu da koca nine söylemişti. Ayşe annesinin küçük Fatma yı Zeynep sevdirmediğini görünce. O üzülmesin diye böyle bir bahane uydurmuştu sadece kocan nine Zeynep derman olmaya çalışıyordu ve fırsat buldukça Zeynep kafasını karıştıran soruları ona uzun uzun konuşurdu onunla en çok ta annesiyle giden hayal meyal hatırladığı kardeşlerini sorardı ona ama aldığı cevap her serfinde aynıydı hiç değişmiyordu. Koca nine ona anlayacağı dille anlatırdı
? onlar uzağa gittiler paraları yokmuş buraya ondan gelemiyorlar yoksa annen seni çok özlemiş haber göndermiş bir tanıdıkla bir gün seni gelip alacakmış. Ama hep seni düşünüyormuş. Kardeşlerinde büyümüşler senin gibi onlarda seni çok özlemiş
? Almasın derdi Zeynep ben gitmem ama merak etmiştim sadece nerdeler diye ben babamı bırakıp nasıl giderim babamda beni özler almasın ama arada gelip beni görsün bende kardeşlerimi göreyim. Sonra düşüncelere dalardı Zeynep kendine bir dünya çizmişti ama o dünyada yaşananları aklı bir türlü almazdı. onun dünyasında kendi evlerinden başka kimse yoktu. Olanlarda hep bu tür problemler yaşıyor ve insanlar birbirlerine hayatı zehir ediyordu merak ediyordu bazen bütün. İnsanlar bunları yaşamak zorunda mıydı? Anne baba evlenir çocukları olur sonrada ayrılırlar çocuklar ya annede kalır ya da babada Yani. Yani hep beraber olan anne baba ve çocuklardan oluşan aileler var mıydı mutlu yaşayan yoksa gerçekten anne baba çocuk demek bu muydu evet sorunun cevabını zaten annesi gittiğinde ve Ayşe annesi babasıyla kavga etme başlayıp gideceğim bu evden artık dayanamıyorum dediğinde bulmuştu Zeynep
Bir bayram sabahı Zeynep ve babası Ayşe annesi ve küçük bebek hep beraber kahvaltı ediyorlardı çok istemesine rağmen ona maddi imkânsızlıklardan dolayı bayramlık alınamamıştı üzgündü ama babasının da parasının olmadığını biliyordu bari dedi içinden bir kırmızı ayakkabı alsalardı başkada bir şey istemezdi tam bunları düşünürken bir kız çocuğu gördü bahçe kapısından girmiş bayramlaşmak için gelmişti. Zeynep kırmızı ayakkabılı küçük kızı görünce babasına
- baba Bende bu kırmızı

02 Mart 2009 11-12 dakika 9 öyküsü var.
Yorumlar