Benim Annem Beslemeydi Devam 9
zeynebin öldüğüne Hatice oğluna yalvarır gözlerle bakarak
?Alican bak oğlum anne annen öldü ama ben emin olmak için ambulans çağırı cam sen burda dur ben komsudan telefon edip gelicem bana gelince kapıyı sen açacaksın tamammı
Tama dedi Alican. O olgunluğu Allah o anda hepsine verdi kimse ağlamıyordu görevleri vardı çünkü. Benim ağlayacağım saat gelmedi daha diyordu gözyaşlarını koyuvermiyordu Hatice
Ambulans geldiğinde Zeynep çoktan gitmişti. Acı haber tez duyulur misali bütün konu komşu geldi, zeynebin can yoldaşı arkadaşı her şeyi betülde ordaydı amma Mustafa ve iki oğlan yoktu meydanda
.Hatice onlara ulaştığında Mustafa kıbrısta. Kadir yunanistanda. Cemde Almanya daydı. Tabii gelmeleri ertesi günü bulacaktı. Hatice kendinde büyük bir sorumluluk hissediyor ağlamamalıyım diye kendi kendini telkin ediyordu. Ama içi kan ağladı hep. Morga kaldırdılar zeynebi
.Ogün sabah hiç olmadı haticeye önce kadir geldi. Sonra cem sonra Mustafa. Hep beraber morga doğru yola çıktıklarında artık ağlayabilirim dedi Hatice. Abisine sarılıp ağlamaya. Başladı dünden beri tuttuklarını döktü hep içinden ağlamanın vakti saati gelmişti gayri sakınmadan ağlayabilirdi ağladı da bütün bu Zeynep in çektiklerine ağladı onun talihinin bu kadar kötü bu kadar kısır oluşuna ağladı önce tane tane sonra acı acı aktı gözyaşları Zeynep in çektiklerinin acısıyla dolup taşan yüreği daha fazla dayamam bu acıya diye haykırıyordu ağlayıp ta oracıkta kalıverir annesi için gerekenleri yapamaz diye içindeki volkanı 24 saat boyunca bırakmamasına ağladı Zeynep için ağladı babasının sorumsuzluğuna ağladı kendi çocuğuna kısaca tüm aileye ağladı ilk onun kaç türlü acıya ağladığını konu komşu nereden bilekti
İlk defa Ogün beraberdi bütün aile kavgasız sadece ağlıyorlardı. Hatice emindi annesi onları yukarılardan bir yerlerden izlerken işte hep görmek istediğim tablo diyordu. Ama kendi yoktu o tabloda tabutun içinde cansız bedeniyle duruyordu
Çok zordu Zeynepsizlik o zaman analdı hepsi babasını her ağlarken gördüğünde. Sahte geliyordu o gözyaşları haticeye ve babasından nefret ediyordu. Mustafa eve dönmek için zeynebin ölümünü beklercesine artık evdeydi daha çok içki içmeye başlamış hayrettir hayatında hiç olmadığı kadar sessizce evi bekliyordu
Belki Zeynep biliyordu o ölünce her şeyin düzeleceğini oy yüzden erkenden ölümü seçip gitti
Annesi öldükten sonra haticenin kafasına bir şeyler daha çok takıldı. Betül teyzesi ordaydı ama. Annesi yani zeynebi evlatlık alan kadın yoktu. Cenaze töreninde. Annesinin niye gelmediğini sordu ona ama aldığı cevap onu tatmin etmedi. Nasıl olurda bir insan evladım gibi severim dediği insanın cenazesine gelmezdi.
Betül uzunca bir müddet yurt dışına gidemedi üzüntüsünden. Her türlü sıkıntıyı yakıştırırım ona ama ölümü yakıştıramadım demişti bir gün Mustafa a. Bir sohbet esnasında Betül lün yanında oturuyordu Hatice yavaşça kulağını eğilerek
?annene soracağım çok soru var dedi Hatice
-.boş ver dedi Betül biz annenle çok uğraşmıştık onu düzeltemedik sen hiç yapamasın onu o şekilde hayatımızda kabul etmek zorundayız.
Hatice kabul etmedi soru işaretlerinin cevabını almalıydı. Bu kadar basit değildi hiçbir şey koca bir hayat söz konusuydu. Göz göre göre hiç mutlu olmadan yok olup gitmişti annesi
Onun ölümünden sonra herken normal yaşantısın döndü. Ama biri var ki bir dedektif gibi iz sürmeye yemin etti. İşte o Hatice bir gün yine o sıkıntılı dakikaların birinde karar verdi ona soracaktı nedenleri niçinleri. Eğer Zeynep olsaydı izin vermezdi hep. Bir şekilde onunla ilgili muhabbetleri kapatırdı. Bu konuda bir söz açıldığında Tam zamanı diye düşündü
Hatice. Ani bir kararla o kadının evine gitti. Kapıyı açan ta kendiydi. haticeyi görünce çok şaşırdı hiç beklemiyordu çünkü. Artık Zeynep yoktu öküz öldü ortaklık ayrıldı diye düşünmüştü belki, de nedense inanılmaz bir şekilde annesine benzemişti Hatice her şeyiyle. Şaşkınlıkla kadın
?aaaaa gel hoş geldin hangi rüzgâr attı seni buraya valla şaşkınlıktan küçük dilimi yutuyordum ne kadar zeynep e benzedin sen
Evet, çok benziyordu bu yüzden de o cevapları alma duygusu daha ağır basıyordu. Ona göre annesinin ruhu ona geçmiş ve taşlar yerine oturacaktı annesi ölürken o görevi ona verdi. Zeynep geçte olsa kızının bedenine girerek onun ağzından alacaktı cevaplarını. Ve o zaman daha huzurlu yatacaktı yerinde
?Hoş bulduk dedi. Sorular beyninde uçuşuyordu yapması gereken çok şey vardı ve bekleyemedi. Hemen cevapları almak istiyordu ve nereden başlayacağını bilemiyordu. Kısa bir sessizlikten sonra sessizliği Hatice bozdu
?neden cenazeye gelmediniz
?inana çok hastaydım. Gelseydim daha çok bunu bildiğim için gelmedim ben onu evladım gibi severdim zat5en evlatlarımdan ayırmadım onu hiç duyunca şok oldum
Hatice daha da hiddetlenerek
?evladının gibimi severdin? Hangi kuvvet bir insanın evladının öldükten sonra tek görev olan cenazesinden den bir insanı alıkoyar ki? Ona verdiğinizi değeri o öldükten sonrada gösterdiniz inanır mısınız o cenaze töreninde gözlerim nedense sadece sizi aradı. Hem neden şok oldunuz? O yeni ölmedi o zaten ölüydü. 6 yaşından beri ölüydü onu hiç kimse anlamadı seçme hakkı yoktu onun hiçbir şeyde, eğer küçücük bir imkân verseydiniz belki daha huzurlu bir ortamda ölecekti
Kadın sinirlenmiş ve şaşırmış haticenin ne yapmaya çalıştığına anlam veremiyordu son bir gayretle doğrulup
?Zeynebin ölümünden beni suçlayamasın bunu ben istemedim ne yaptıysam onun iyiliği için yaptım dedi kadın sinirlenmişti iyice ama haticenin de duracağı yoktu yıllardır hep içinde yaşadıklarını annesi ve kendi adına artık söylüyordu
?evet, ama ona iyi bir ortam hiç sağlayamadınız. Bir çocuk aldınız 6 yaşında hiçbir şey bilmeyen hayatı o yaşa rağmen huzursuzluklarla geçmiş ve buna rağmen siz ona daha çok ıstırap vermişiniz ne okula gidebilmiş nede bir sosyal yaşantısı silik bir insan yetiştirmişiniz. O size Allahın bir emanetiydi ama siz ona sanki hiç yokmuş gibi davrandınız
?ama babanla evlenmeyi kendi seçti. Daha iyi bir evlilik yapabilirdi bekleseydi. O neleri istedi zeynep i ama o önce almanya ya kaçtı oradan da babana
? sizce tek sorun sadece babamla evlenmesi mi çaresiz hasta sadece huzuru arayan ve mantıklı düşünemeyen bir insandan nasılsallıklı bir karar vermesini beklersiniz. Şunu bir kere kabul edin koskoca bir hayatı hep beraber zelil ettiniz ama annemin size hakkını helal ettiğine inanmıyorum. Daha çok çekeceksiniz o öldü ve kurtuldu inannıyorumki sizin ölümüne daha zor ola ak
Hatice gitmek üzere yerinden kalkarken. Kadında onunla beraber ayağa kalkıp sen benimle böyle konuşma cesaretini nereden buluyorsun diye haticenin üzerine yürüdü bir yandan da kalbini tutuyordu. Hatice öfkesine engel olamıyordu beklide onu orada zeynebin seyrettiğine inanmasa daha kötü şeyler yapacaktı kendine hakim olmaya çalışarak
?evet, konuşurum ben Zeynep değilim dayaklarla sindirdiğin Zeynep değilim ben seninle işim daha bitmedi dedi ve çıktı oradan. Biraz huzur bulmuştu bence bunları Zeynep te çok söylemek istemişti. Ve inanıyordu ki kadın belki birazda olsa yaptığı şeylerin ne kadar kötü şeyler olduğunu ve acılarla dolu geçen zeynebin 53 senelik yaşantısında ona ne kadar özür borçlu olduğunu düşünmüştü
Zeynebin hayatını mahvettiği gibi etkileri Haticeci bile zorluyordu. Öyle ki annesinin ölümünden sonra gerçek teyzesi dedikleri biri vefat etmişti. zeynebin ablası. Hani şu gerçek annesi giderken zeynebin kardeşlerini yanında götürmüştü ya onlardan biri o cenazeye gitmek istemedi zaten pek tanıdığı da yoktu onları çünkü ona göre onlarda suçluydu. Büyüdüklerinde zeynebi bulabilirlerdi ona sahip çıkarlardı. Hepsi de annelerinin yanında çok iyi yaşamışlar iyi insanlar la evlilikler yapmışlar Ama onlarda zeynebi ve çocuklarını yabancı ilan ettiklerinden o cenazeye gitme gereği duymadı. Yabancı birinin cenazesinde ne işim var diye düşündü Hatice işte bu aslında o kadının zeynebe yaşattıklarından birkaç
Yine bir gün arkadaşlarınla buluştuğunda Hatice onlardan bir tanesi
?ya senin anane zengin kadın neden size bir ev almıyor. Hadi evi bırak annenin cenazesine bile gelmedi
Evet, arkadaşları kendi ananesi sanıyordu. Çünkü Hatice utancından. Onlar benim annenmi besleme olarak aldılar diyemedi kimseye
Arkadaşına cevabi hazırdı anteramanlıydı çünkü bu sorulara. Çok sık karşılaşıyordu
?ev almıyor çünkü annem istemiyor. Cenazeye de hasta olduğu için gelmedi ben gittim gördüm
Bir tanesi de bütün bilgiçlikle
?Kızım teyzen okumuş. Kendi gibi bir adamla evlenmiş. Annen niye. Okumamış. Birde senin annen esmer ama onlar sarışın nasıl olacak bu iş
Onlara da cevap vardı haticede. Ama bu soruları duydukça iyice nefret ediyordu zeynebi ve kendini bu duruma düşüren insanlardan
?Annemde okumuş kim dedi okumadı diye hatta İstanbul da rüştü üzel kız sanat okulu7 mezunu. Bu okulu annesinden duymuştu orada okumak isterdim diye. Ama babam çok sevmiş annemi oda kıyamamış aynı renkler diye evlenmiş. Renge de gelince dedemin ikinci karısı o ondan annem bu renk
Belki birilerini kandırıyordu ama gerçeklerin öyle olmadığını kendi biliyordu ve çok üzülüyordu hatta zaman zaman hayatı geri alsalar da keşke söylediklerim gerçek olsa diye dua a ediyordu
Kendini hiçbir yere ait hissetmiyordu Hatice ne gerçek teyzelerine nede onlara boşluktaydı ve bu çok kötü bir duyguydu. Annesinin de bunları düşünebileceğini düşündü ve çok üzüldü onun için bir kere daha. Bir annem varmış diye düşündü bir annesi varmış dayanacağı. Kardeşleri hatta kendi çocuğu bile yabancı geliyordu ona. Ama kız kardeşinin kızı bir başkaydı. Adı zeynepte çünkü annesinden kalan tek hatıra bir başka severdi onu. zeynepte nedense çok bağlıydı teyzesine aralarında bir bağ vardı ve haticede onu her sevişinde öpüşünde annesine sarılıyormuş gibi geliyordu.
Zeynebin yaşadıklarının kendi hayatına etkilerini gördükçe. O insanlardan yani onu üzün insanlardan nefret ediyordu
Artık gecesi gündüzü o olmuştu cevaplar alınacak taşlar yerine oturduktan sonra Zeynep yatığı yerde huzura kavuşacaktı ona göre eksiği tamamlıysak olan çok insan vardı annesini besleme olarak alan kadın onu onlara veren analık Mustafa ve ona huzur yüzü göstermeyen çocukları birer özür borçluydu zeynebe
Annesi yaşarken hep. O kadının ölmesini hayal etti Hatice. Zeynep birazda olsa rahat etsin diye. Belli zamanlarda gelirdi Zeynep sana bir ev alayım. Çocuklara dönerek
?bulun bak bu sefer alacam söz
zeynep söylenenlerin olmayacağını bildiğinden oralı bile olmazdı ama çocuklar her seferinde uygun bir ev bulup onan söylendiğinde karşılaştıkları cevap hep belliydi. Sonra alırız parayı repoya yatırdım. Her seferinde ümitlerin yıkardı kadın onların
Onu hiçbir zaman iyi bir yere layık görmediler. Ne o kadın ne Mustafa. Nede çocukları. Hayatının sonuna kadar sefalet içinde yasadı Zeynep işte bunları düşündükçe. Hır basıyordu haticeye
Bir gün evde annesinin eşyalarını karıştırırken bir çanta buldu Hatice içindede defter vardı. Açıp baktığında annenin el yazısıyla birkaç şiir buldu annesinin. Sonradan öğrendiği okuma yazmasıyla bir kaç şey yazmıştı. Demek ki okusaydı neler yapacaktı Zeynep elinden hakları alınmasaydı. Mutluluk şiirleri yazacaktı umut dolu yazılar yazacaktı Zeynep. Belki kitapları çıkacak herkesle payla sıcaktı annesinin yazdıklarını. Ağlayarak okumaya başladı Hatice
Anlatsam anlar mısın beni yar
Anlatsam bendeki seni
Anlatsam bendeki senli düşünceleri
Biliyorum anlamazsın
Çünkü ben bile anlamıyorum
Belikli buna mustafaya yazmıştı içindeki tarif edilmez. Duyguları belki açığa çıkarmak istiyordu ama ne yazık duygularını bile tarif edemiyordu. Acaba babamı hiç sevmiş miydi diye düşündü Hatice yoksa katlanmak zorunda mı kaldı
geçmiş artık geçmiş değil bende
O Kadar yakın ki
O kadar içimde
Beynimde
Yemek yerken uyurken gezerken
Sohbette evimde hatta ilişkilerimde
O kadar üzgünüm ki mutluluk haram bana
Yaşadığım her şeyde
Bana belki şizofren tanısı koyarlar
Ben yaptım bütün suç bende
Ben üzdüm beklide ondan içimdeki bu endişe
Oda yapıyor herken yapıyor
Herken üzüyor beni
Belki de belki de belki de
Bitsin artık bu geçmişle yüzleşme
Kim bilir ne anlatmaya çalışıyordu burada ne duygular içindeydi annem diye düşündü acaba belki yine Mustafa ya ya da çocuklara kızmıştı. Bu şiiri yazmadan önce. Ama kimse bilmiyordu demek yalnız kaldığında daha çok yaşıyordu zeynebin dilinin döndüğünce yazdığı şiirler haticeyi bir kat daha üzmüştü
Herken gibi olmak istemiyorum
Bütün zayıf kadınlar gibi
Evde adam bekliycem
Geleceğim diyecek gelmiycek
Kim bilir belki de
İnce belli bir kızla gününü gün edecek
Ama kadın bekliysek
Çünkü onun kaderi bu
Yoktur bunu değiştimenin bir yolu
İki tatlı sözle kanıverecek
Yâda iki tokatla sinivericek
Soru sorma hakkın yok
Çünkü sen kadınsın çünkü senin adın yok.
Evde oturacağım çocuk bakı cam
Açlıkla sefaletle boğuşu cam
Hasta olu cam seni düşünmekten
Acaba nerde kiminle ne yapıyor
Tansiyonlarım çıkacak
Beyin kanaması geçiricem
Belki ölü cem beklide felç kalıcam
Ve sende herken gibi başka kadınlara koşacaksın
Senin için yaptıklarımı unutarak
Gerçektende öyle oldu Zeynep beyin kanamasından vefat etti evde oturdu, çocuk baktı aç kaldı yemek için para bulamadı çocukları avuttu. Mustafa bekledi belki gelir diye düşündü, düşündü bazen geceleri çocuklardan biri kalktığında zeynebin camın kenarına oturmuş ağlarken buldular babası vardı o gitti ana yok kim bilir nerdeydi evet düşünmekten tansiyonları çıktı ve beyin kanamasından öldü Zeynep. Tabutun kapağını açtıklarında burnundan kan akmıştı zeynebin bazıları dedi Zeynep şehit o0ldu. İnanışa göre eğer öldükten sonra burnundan kan gelirse şehit olurmuşsun. haticeyi biraz avuttu bu amma biliyordu. Annesi cennetteydi ve sıkıldığı zaman onun yanına gelirdi onu ferahlatırdı. Cuma günleri annesine yasini şerif okusun diye Perşembe geceleri rüyasına girip hatırlatırdı. Ona.
Zeynep çok inanırdı duaların gücüne hatta haticeye daha ölmeden önce söylemişti
?bak Hatice Cuma günleri bari yasin okuyun öldükten sonra faydasını görürsünüz bana da ölünce okumayı unutmayın
?Üfffffff yaa anne bırak ölümü falan şimdi bunu okusan ne olu r okumasan ne olur
Çok kızardı Zeynep iyi okumayın ne haliniz varsa görün.
Ama öldükten sonra hiç unutturmadı o dualarını
Hatta bir gün Betül teyzesiyle Hatice konuşurken Betül şöyle demişti
Mezardan dönüyorduk ama zeynebin ruhunun yanımda olduğuna inanarak içimden ona dedim ki senin için ne yapabilirim. Arkamızdaki arcın çok hızlı bir şekilde bizim içinde bulunduğumuz aracı solladığı gördüm ve aracın plakasında DUA YAZIYORDU VE O AN ZEYNEB, İN GERÇEKTEN ÖLMEDiĞİNE VE BİZDEN DUA BEKLEDĞİNE İNANDIM
HATİCE İÇ BİR ZAMAN ANNESİNİN ÖLDÜĞÜNE İNANAMADI ZATEN
Yine bir gün kendi tutuğu evde televizyonda annesinin sevdiği şarkı çalınca. Annesinin öldüğünü unutup aramak istemiş ama gerçek aklına gelince yıkılmıştı
Devamlı sorgulamaya a başlayan Hatice artık kendinden şüphe etmeye başlamıştı hatta bir ara ümitsizliğe düşmüştü bu kadar düşünüyorum ama neden ya boşa çıkarsa. Bende annem gibi psikolojimi bozarsam. Tam bunları düşünürken bir yazı okudu Hatice ve o zaman tekrara şaha kalkıp düşünüyorum öyleyse varım dedi kendi kendine. O yazı düşünceyle ilgili bir yazıydı ve aynen şöyleydi