Bir Arzu Endam/dır Aşk
Bir beldenin padişahısınız, aklın başımızı terk ettiği anlar. Her baktığınız güzel ama gönlünüzü çelen daha güzel. Güzellikte, üstüne arzu endam eden yok. Ama sadece gönülde bir çöl, çölde Leyla, sizde Kays'sınıdır. Sonra dermansız hastalık başlar, Veba gibi bütün vucudunuzu kaplar. Fikrinize ok gibi saplanan bir Leyla. Ne Padişahlık kalır sizden geriye, nede tacu taht. Elinizin tersiyle itersiniz saltanatı, bir kuru aklın peşine düşersiniz. Başı açık yalın ayak. Yalın bir aşkın bir serabın, Arzu endamın peşinde bir müddet koştuktan sonra kendinizide yitirirsiniz. Sonra dönüp ben kimim diye sorarsınız insanlara. Herkes derki sen 'Kays'sın' ne çabuk unuttun.
Kays bir gün berduş haliyle bir kenarda otururken. Şık giyimli biri gelir yanına ve derki elçiye zeval olmaz. Aşkı sana getiren Leylay'sadsa gönderen de Ulu Padişah.
Elçi Leyladır. Kays'a aşkı getiren odur ama gönderen Ulu Padihtır. Bu kendini tanıma yolculuğun da başlarsın sana sunulanın ne olduğunu anlamaya. Birde bakmışsın ki hayat perdesi yırtılmış çıkmışsın ulu semaya.
Ewet ilginc bir öyküydü ve aynı tatta devam etmiş. Kalemine sağlık ablam