Bir Domates Yine Düşse
Siz bir domatis için bir tarla boyu koşup bir çay geçip bir yamaç tırmadınızmı hiç
Sekiz dokuz yaşındaydım bir harman hasat zamanıydı öküzleri dövene koşup harman sürürdük
Önle olmuştu babam öküzleri dövenden açtı erkek kardeşimle benim önüme sürdü
Çayda sulayın getirin dedi babam işine çok titizdi birde bağırdı yolda oyalanmayın
Çabuk gidin gelin diye sıkı sıkı tembihledi öküzleri suladık toparlayıp eve dönüyorduk ki
Önümüzden üzerleri sepetlerle meyve zebze yüklü iki katır askerlerle beraber önümüzden çıktı
karşı köyde karakol var azık götürüyorlar biraz aralanmıştık ki sepetten bir domates düştü
Düşmez olaydı kardeşim beni yalnız bıraktı koşa koşa domatesi almaya gitti domatesi aldı
Yinede katırların peşini bırakmıyor habire koşuyor ben tek öküzleri toparlıyamıyorum
Babam uzaktan bu halımızı görüp bas bas bağırıyor oyalanmayın çabuk gelin işimiz aksamasın
Ben orada kaldımmı çaresiz bağırıyorum kardeşime babam bağırıyor geri dön oda bağırıp bana cevap
veriyor sen öküzleri götür belki bir domates daha düşer biri sana biri de bana diye cevap veriyor
Ben bağırıyorum ben istemiyorum babam bizi azarlayacak çabuk dön öküzleri toparlayamıyorum
heresi başını almış bir yöne gidiyorlar benim kardeşim katırlar yamacı aştıktan sonra umudunu kesti
Geri döndü toprağa bulanmış elinde ezik domatesle geldi ama bana bir bakışı vardı sanki elindekini
ben alacam bana bakıyor abla keske bir tane düşseydi onuda sana verseydim benim gözüme
sanki domatesmi görünüyor babam bize ne diyecek o korku sarmış beni kardeşim domatesim
bölünmesin diye oracıkta o tozlu ezik domatesi alel acele yeyişi hiç aklımdan çıkmıyor
Sinirleneyimmi güleyimmi çok komikti şimdi hatırladıkc içim acıyor
Şimdi çok komik gelir ama o çocukluk çağları bir başkadır. Elindeki ezik domates kimbilir kardeşinize öykünüzde anlattığınızdan da belli oluyor ne büyük heyecanlar ne büyük mutluluklar tattırdı. Mutluluk gizemli bir şey, sizi nerede karşılayacağı nerede tattıracağı belli olmaz. Mutluluk insanın pisikolojisiyle de çok ilgilidir. Mutlu olacağınız durumlarda bu hissi tatmayabilirsiniz. Onun için tatlı bir heyecan yaşayan insana, mutluluğuna kısıtlama getirmek eğer kendine ve çevresine zarar vermeyecekse engel olma doğru değil , haksızlık olur diyerek düşüncelerimi belirtirken şirin öykünüz için sizi gönülden kutlarım. Saygılarımla..
keşke bir domates daha düşseymiş askerlerin azığından... domates dediniz de, bizim antep ve urfa bölgesine domates ilk kez fransız işgali ile gelmiş, ilk o zaman tanımış millet domatesi, bu nedenle urfada domatese halen FRENK derler.. bilinmezmiş önceden.. bilenler de yeşil yeşil yerlermiş, kırmızı olunca, çürüyor diye atarlarmış... kim bilir daha kaç domates öyküsü vardır besti anada.. yazsa da okusak...