Depremden Sonra Bu Kentteyim.
Bugün o depremin yaşandığı andan itibaren 16 yıl geçti. Ben o depremin felakete dönüştüğü, yerlerin yarılıp binaların kaybolduğu, dost ve arkadaşlarımı yitirip, yüreğimi dağlayıp göz pınarlarımın dan kan döküp, ayakta durmak için yalvardığım, o anı bire bir yaşadığım küçük kentim Yalova'dayım. Depremden birkaç yıl sonra terk edip tekrar geldiğim bu kent; benim hatıralarımı gömdüğüm, sırlarımı paylaştığım, duygularımı sakladığım kent değil, tanınmayacak kadar değişmiş, modern bir şehir, yeşilin kaybolduğu, mavi denizin grileştiği, gazi paşa caddesinin kirlenip, kalabalık insan yığınına döndüğü, o depremde kaybettiğimiz insanlarımızın isimleri yazılı anıttaki isimlerin silindiği, sanki bu kentte bu kadar kaybın olmadığı, yol boyu kafelerinde eğlence ve çığlıkların alabildiğine gürültü kirliliği oluşturduğu, tuhaflık emsali bir kente dönüşmüş.
Küçük adımlarla yürüyorum bu kentte, korkaklığım zırha dönüşmüş, ağırlık çökmüş omuzlarıma, anlamsız bakıyorum, göz bebeklerim büyüyor, nefesim daralıyor, hatırladığım her şeyi unutacak mış gibiyim, kulaklarıma gelen sesler yabancı, Türkçe konuşmak yasakla lanmış gibi, Arap yarım adası halkı ve Suriyeli ler dolmuş boş sokaklarına, evlerin neredeyse çoğu satılmış veya kiralanmış bu şahıslara.
Ve bu gece anma programları yapılacak bu kentte, peki kimlerle? Ve ben birkaç dua okuyorum o günde beni buralarda bırakıp gidenlere, zormuş be dostlar bu kentte gelip umduğumu bulamamak, kaybettiklerimin anılarına dahi sahip çıkamamak. Ve hepsi nur içinde yatsınlar. Ruhları şad olsun.
Çok zor ve acı olduğuna eminim. Duygularınıza katılıyorum. Kaleminiz daim olsun. Allah bir daha aynı acıları yaşatmasın kimseye.😭😅😙