Esaret kavakları
Esaret kavakları
- Abi yeni biri gelmiş.
- Duydum. Kara kuru bir çocukmuş.
- Siyasiymiş diyorlar.
- Siyasi miyasi beni ilgilendirmez.
Birkaç gün sonra...
- İsmail gel bakalım... Gel gel korkma. Anlat bakalım nasıl düştün buralara.
- Siyaset be abi girdik bir kere.
- Kimin var kimin yok?
- Kimsem yok bir ben varım.
- Sevdiğin falan da mı yok?
- Vardır abi bir tane.
- Bir tane olacak tabi. Kaç tane olacak oğlum. Anlat bakalım şu sevdiğini.
- Ne deyim ki şimdi. İçeri düşmeden birkaç gün önce tanıştık. Ben aşık oldum. Onu bilmem. Bir daha görüşmek nasip olmaz herhalde.
- Öyle deme lan. Belli mi olur? Niceleri var ölümden sonra görüşebilirler.
- Sende haklısın tabi. İlk defa böyle bir şey oldu bana. Nasıldır anlatamam. Yattığında aklında, kalktığında aklında. Ona benzeyen birini gör. Anında durmaz hızlanır şu yürek.
- İsmi ne şu kızın? Nicesi nedir? Kimlerdendir bilin mi?
- İsmi Merve. Kimlerden bilmem. Çok konuşma fırsatım bile olmadı ki. Tanıştıktan iki gün sonra burada buldum kendimi.
- Zor be oğlum. Her şey zor artık bu şehirde.
- Öyle... Öyle...
Bir ay sonra...
- Ee. İsmail unuttun mu şu kızı?
- Yok be abi. Unutulur mu hiç. Gözümün önüne bir geliyor bir gidiyor.
- Senin şu dava ne zaman?
- İki gün sonra.
- Allah kurtarsın be oğlum.
- Hayırlısı abim.
İki gün sonra...
- Oo. İsmail'im. Hayırdır. Ne oldu dava?
- 34 yıl abim. 34 yıl.
- Yapma be İsmail.
- Ben değil abi. Ben değil. Hâkim.
Bir yıl sonra...
- Abi İsmail'i duydun mu?
- Ne olmuş lan İsmail'e?
- Hani bir sevdiği vardı ya.
- Ee.
- O gelmiş ziyarete arkadaşlarıyla. Daha görmeden olaylar mı ne olmuş. Almışlar hücreye.
- Çıkar birkaç güne. Biz az mı kaldık.
- Biraz zor abi.
Asmış kendini...
bu gerçek bir yaşamdan alıntımı yoksa kurgumu?kurguysa güzel di,gerçekse Allah yardım etsin derim,tebrikler
teşekkürler... hikaye bir kurgu..