Evlat
O gün çok heyecanlıydı,erkenden uyanıp dişlerini fırçalamış,kundura ayakkabını boyamış,kırışık biraz da bedenine kısa gelen gri pantolunu giymiş,aynanın karşısında yeni damatlar gibi süslendikten sonra seslenmişti babasına:
"Babacığım,ben hazırım." Tabi o küçücük kasabada kendi imkanlarıyla yatılı bir okulu kazanmak hiç de kolay değildi.
Şehre giderler ve okula kaydını yaptırırlar ancak çocuk,öğretmenlerinden ve derslerinden çok, babasının,müdürler odasına kasketini çıkarıp çeketini ilikleyerek girmesi aklına takılmıştır dakikalarca.
-Baba,der,o öğretmenlerin hepsi senden küçük hatta abimden bile.
Babası,çocuğunun başını okşadıktan sonra şöyle der:
-Oğlum, ben o saygımı ne yaşına ne de makamına gösterdim,onlar devletimizi temsil eder ve benim de herkes gibi devletimize minnet borcum var,inşallah sen de okuyup milletimize, vatanımıza hayırlı bir evlat olacaksın.