Geri Vitesi Olmayan Bir Nefestir Hayat
Ritmik bir yaşanmışlığa sunulmuşken hayat; her insana bir yön verdi aklın sağlamasında. Önce çıplak bedenler kuru bir bez parçasına sarıldı,nefes alışverişleri çoğalır iken büyüdü bedenler,Bembeyaz anne sütü ninnilerinde ve onun gölgesin de ,duruluk orda başladı çünkü yaradan hiçbir bebeği kötü olarak yaratmadı,
_ ve beyazlık böyle başladı...
Beyazlığın gölgesinde ve çocuksu düşlerle şen şakrat türküler söylenirken ergenleşen bedenler gölgenin grileşen yanında siyahı fark ettiler, labirent gibi açılan yolları keşfettiler, bir yoldan girilmeli idi ama girilen yollarında bazen çıkmaz sokağa gittiğini bilemediler,Levhası yoktu girilen yolların,geri vitesi de;Bir şey vardı pusulaya yön veren ?'Akıl''...Bu nimetin farkına varamadı çoğu şükr-i zikretmeyi ya da ona sunulanı keşfetmeyi bilemedi.Ya!!labirentin içinde kaybolmayı tercih etti ya da farkına varıp Yaşamın içinde yeni bir başlangıç yapabilmeyi öğrendi...Çoğu kolaycılığı tercih etti,sağından solundan geçenlerin yönünden çaldılar,yanlış zamanda yanlış yoldan gittiler.Dupduru hayatlardan çaldılar ve duru olanlar biliyordu ki;El vermenin gücünü ve ona bahşedilenleri...
Sonrası Renklerin açılımları fark edildi, siyahın gölgesinde maviye acılan kapılar,nefes alışverişlerde yeşile verilen oksijen,Güneşin sıcaklığında sarının gücü ve onların bileşiminde doğabilecek diğer renkler...Hepsi fark edildi ta ki çoğu insan hayatın son demindeyken yaşadıklarının tünelinde sıratı fark ettiklerinde,Dedim ya geri vitesi yoktu geride kalanların,sadece dikiz aynasından baktılar hafıza-i yanından..
Bir nefestir hayat;yedeği yoktur,iki kez de gelinmiyor dünyaya,karşımızdakinde gördüklerimiz çoğu zamanda negatif gibi görünse de,o taraftan bakılmamalı anlamaya çalışmalı,pozitifliğe çevirebilmeliyiz,İnsanlığın asaleti bunu gerektirir,Pes etmek kolaydır,zayıf irade buhrana iter,Gerçek olanı göremez,Güçlü irade mücadele eder sarsılsa da yıkılmaz.İnsan olmanın farkında lığını bilir ve görür.Her derim ?'Anlamak ve Anlaşılır Olmak''Bu çok önemlidir.
Gülümse aynadaki yüze;Çünkü yaşam gülümsedikçe anlam bulur.Elemler hep olacak ama Kaderi kedere ekmek niye..Beklentiler hep olacak ihtiraslar ve onun gölgesinde sunulanlar,egoca düşünceler ve nikotin kokusu duygular yada misk-i amberce sunulanlar,Beklentiler yada bekleyene verilenler,Verdiğin Beklentin den çok olsun,hoşgörü ve merhametin gücünü her insan fark edemez,Farkındalığını fark ettir ki hayata,hayat sana beklentinden çoğunu verir zaten...
Hep sorarlar Aşk nedir?
Ben yaşadıklarımdan,kişisel olarak bir kadında yaşamasamda Aşk'ı;Hayatın öğrendiklerinden şunu öğrendim.Aşkın acılımı farklıdır doğaya herhangi bir canlıya yada ilahice olana ....
Bunları ayrıştırırsak insan olana bakışımda ;
?'Aşk, Sevgi, dostluk en negatif halde bile eksilmeyendir, o duyguyu aynı hazla koruyabilmektir''
O yüzden silkinin ve gülümseyin aynadaki yüze,sorgulama yerine ben nerde hata yaptım deyip kendi kişiliğinizin sağlamasını yapın.Çoğu kişi hayata sebep bulurken tüm nedenleri ondan ararken,isyana yönelir..Hayat güzeldir çirkinleştiren insanlardır..
Sizler güzel insanlardan olunuz.Hayat ilk gülümsediğiniz günün son anınızda musallaya yansımasıdır. Kalanlarda iz bırakmaktır... Ağlamalar hep olacak, ağlanması gerekiyorsa ağlamalı insan lakin her zamanda sulu göz olmayı tasvip etmiyorum.
Hayat acı ile birlikte gülmesini öğrenebiliyor ise İnsan anlam kazanır...
Selam ve dua ile.....
Acı ve mutluluk hayatta içiçe, acı çekmeden güzel ve mutlu günlerin değeride zor anlaşılıyor. Ama bu acının miktarı kiminde çok kimisinde az, akacak kan damarda durmuyor sonuç olarak. Güzel bir yazı okudum Hüseyin kutlarım tebriklerim sana gelsin...👍😅👍
Yüreğine sağlık Şairim harika bir öykü düşmüş kaleminden bu öyküyü 3 ncü defadır okuyorum dahada çok okuyacağıma benziyor... alkışlarım Ankaraya ve kadim dostduma..👍👑👑