Gizli aşkın maskesi
Ufukta gün doğuyor, masumca uyuyanların üstüne...
Güneş ışınları ziyaret ediyor, hayallerle tutuşan her bir yüreği,
Yansıyor pervasızca çiğ tanelerinden, cam kenarlarına,
Beraberinde umut taşıyarak, yeni günü müjdeliyor.
Yoluna devam ediyor umarsızca, bir çocuk gibi şen.
En sonunda, yüzlerce mil, binlerce ev sonunda bir eve rast geliyor, diğerlerinden farklı.
Ürkek adımlarla giriyor pencereden içeri, sessizce aydınlatıyor odanın bir kısmını.
Anında fark ediyor bir yanlışlık olduğunu, ne kadar çabalarsa çabalasın odadaki gölgeler kaybolmuyor...
Şaşırıyor gün ışığı, onun olduğu yer nasıl karanlık kalabilir?
Kim ki beraberinde getirdiği mutluluğa karşı çıkabilir?
Göz gezdiriyor odaya merakla...
Köşede bir masa çarpıyor gözüne, üstü kâğıtlarla kaplı, yakından bakılınca her birinde ayrı resim parçaları görüyor, tamamlanmayı bekleyen... Kenarda bir yatak...
Kulağına bir melodi çarpıyor, hayret! Nasıl da şimdiye dek fark etmedi...
Melodiyi takip ediyor heyecanla, yatağın kenarında, yerde oturmuş ve duvara yaslanmış bir siluet beliriyor birden... Soğuk, karanlık odaya yakışırcasına kıpırtısız...
O anda fark ediyorsunuz odadaki gölgelerin sebebini... Hüznün ağırlığıyla kararıyor gün ışığı...
Melodi bir gitardan geliyor, ağlamaya davet ediyor dinleyicisini.
Kederin çaresizliğiyle yankılanıyor notalar, karanlığın içinde...
Çalanın gözleri donuk, pencereden dışarıya bakıyor uzunca bir süre. Neye baktığını merak etmeye başladığınız anda dudaklarından bir isim dökülüyor size her şeyi anlatan...
Gün ışığı sessiz, utangaç izlemeye devam ediyor ?O? nu, ruh haline bir isim bulmaya çalışıyor; melankoli, umut, keder, öfke, nefret, sevgi... Bildiği her kelimeyi deniyor, ama en çok ?aşk? yakışıyor...
Gitarist böyle karşılıyor, uzun bir geceden sonra doğan günü...
Müzik bir süre daha devam ediyor, nihayet siluet derin bir nefes alıp melodiye son veriyor. Zaman ilerliyor, günlük işler onu bekliyor...
Odanın köşesine doğru ilerleyip, gece çıkardığı nesneyi eline alıyor, inceliyor bir süre...
Derin bir nefesle daha, takıyor maskeyi yüzüne... Artık o mutlu, artık o huzurlu, bir gülümseme bahşediyor doğan güneşe, yüz hatlarında sevincin çizgileri oynaşıyor...
En azından, insanlar onu öyle sanıyor...