Hayat Kokusu
İnsanları izliyordu penceresinden, aynı pencereden bakan ama farklı şeyler gören insanlar geçti aklından. Etrafta kuşlar cıvıldayarak uçuşuyordu, penceresini açtı gelip konmalarını ister gibi. Sokak satıcılarının sesleri oynayan çocukların seslerine karışıyordu, sabahın erken saati olmasına rağmen hareket vardı tertemiz sokakta. Pencerenin önünden ayrıldı, radyonun sesini biraz daha açtı, çayın demlenmiş olabileceğini düşünerek ağır adımlarla mutfağa geçti, ocağın altını biraz daha kıstı büyük bir fincana tavşankanı çay doldurdu.
Aslında acelesi vardı, günlerdir iş aramış ama bulamamıştı. Pek çok yere iş başvurusunda bulunduğu halde geri dönüş olmamıştı, ev sahibi günlerdir yolunu kesiyordu artık söyleyecek söz bulamıyor, utancından konuşurken gözlerine bile bakamıyordu...
Güneş, pırıl pırıl altın huzmelerle yeryüzüne ısıtıyordu. Bugün mutlaka beni hayata bağlayan şanslı bir gün olacak diye geçirdi içinden, tertemiz giyindi, tıraşını oldu umutla ilk adımını attı sokağa, hoş bunu günlerdir yapıyordu ya.
Hızlı adımlarla yürürken annesi geldi aklına, çocukluğu sonra okul hayatı, güçlükle okutabilmişti annesi ama bunun hakkını vermişti başarılarla doluydu okul hayatı. Askerliğini ertelemeden hemen gitmişti bir an önce iş hayatına adım atabilmek için. Annesiyle telefon konuşmalarında söylediği beyaz yalanlar içini burkuyordu, iş buldum çalışıyorum demişti ona, düşünüp merak etmemesi için, ister istemez peşi sıra gelmişti yalanlar. Bir gün mutlaka gerçeği anlatırım diye iç çekti.
Dakikalar dakikaları kovaladı, saatler geçmeye başladı, güneş batmaya hazırlanıyordu
bir garip his kapladı içini. Galiba bugün iyi olan tek şey hava diye düşündü, solgun ve yorgun yüzü biraz daha kararırken. Hayatta bazı fırsatlar vardır ki bir kez çıkar karşına farkına varırsan eğer, farkına varamazsan kaçar gider yoksa öyle bir günü kaçırdım mı dedi kendi kendine...
Güneşin battığı yöne doğru adımlarını sıklaştırdı hafif bir gülümsemeyle, pozitif düşününce yaşamının olumlu yönde etkili olacağını, yine de hayallerin sipariş edilemeyeceğini de kendisinin yaratmak durumunda olduğunu biliyordu.
Bahçe kapısından adım atarken gün daha bitmedi dedi umutla, iyi ve kötü ihtimalleri düşünerek posta kutusunu açtı, içinde ki zarfları aldı. Ağır adımlarla merdivenleri çıkarken kahverengi zarf dikkatini çekti aceleyle açtı. Yüzüne kocaman bir gülümseme yayıldı, onlarca iş başvurundan iki tanesinden geri dönüş vardı. İçinde sanki minik bir dalga oluştu, kalbi yerinden çıkacakmış gibi güm güm atıyordu...
"ne güzel", diye mırıldandı. "ne güzel galiba bir işim olacak'
Yaşamın her döneminde acılar, sıkıntılar mutlaka vardır, çözümsüz, çelişkiler yumağı haline de geliverir hayat ama mutluluk, huzur da vardır. Bazen en sıradan bir günde bile gelişen güzel olaylar olabilir.
Hayat kokusu her şeye rağmen yakalayıverir aniden....
Acısı ve tatlısı ile hayattan kısa kısa yaşanmışlıklar kesitler ve tasadüfler zinciri. Aslında bize tesadüf gibi gelen olayların hepsi bir bakıma kaderin tecellisi. Hiç bir zaman hayattan umutsuz olmamalı, ki öykü bunu güzel irdelemiş. Kutlarım abla içtenlikle...👍
Hani kısa bir dalgınlık insanın başını ne büyük beleya sokar ya, o kısa anlar hep var hayatın içinde. Bazende birden bire hayata bakış renkli derinlikler sunuyor. En küskün an birden bire tatlı hazlar veren kendisiyle yada hayatla barışık bir ana dönüşebiliyor. Çizgi iki uç nokta arasındaki noktaların birleşimi ise ve hayatta böyle bir çizgi ise o noktalardan bir çoğuda geçerken keyf vererek dokunuyor. Kutluyorum çalışmayı. öykünüz anlatıyor zaten.Selamlar..
(Nur içinde yatsın) Aşık Veysel'in söylediği gibi ''Derdim yüreğimde, eller ne bilsin...'' Öyle ya, yaşamda ki olumlu ve olumsuzluklar biz insanlar için Ancak, Allah; hikmetiyle bir kapıyı kapar ise, rahmetiyle diğer kapıyı açar,yeter ki bir umut olsun yaşamak için...
Hatice'm, iyi ki varsın...Ömrüne sağlık. 👑
Hayattan kesitler akıcı ve sade bir üslupla harika biçimde anlatılmış Öyküyü beğeniyle okudum.Hatice Hanım. Kutluyorum.Selam sevgiler.Kaleminiz daim olsun.