Hikaye Devam Ediyor

Onurlu duruş bekleyişim sürmekte,hayat hikayeme başlamadan önce ,40 lı senelere beni taşiyan taşiyıcılarıma yürek dolusu şükran duyuyorum .Hatırlıyorum doğduğum yılı,korkunç kış kapıya dayanmış,Çerkez Asiye dev karları yararak yol açmakta.Sahil kasabasında ,72 li yıllar,Denizlerin idama gönderildiği,bekçinin,jandarmanın kapıdan eksik olmadığı karmaşa dolu seneler .



Rebeta, Kuzey Kafkasya Çeçen yurdunda, dillere destan güzelliğiyle, Elması Dünya'ya getirir.Büyük göç sonrası adı Asiye olacak kızını bir daha göremez .

Hikayesini 3 yaşinda beri dinlediğim, 9 yaşina geldiğimde bir daha görmediğim Babaannem ile birlikte Terme'deyiz.Havayı tarif ederek zaman kaybetmiyorum,Amazonların geçiş yerinde iklimi düşünceye bırakıyorum .

Şapsi kabilesinin diğer fertlerinden Çerkez Ethem Bey ile aynı kaderi paylaşmaktaydık.Kuzeni Mısır'da Eczacı kalfası olarak ölmüştü..Emri veren dönemin Cumhur reisi İsmet Paşa..

Yusuf Reis her zaman ki gibi Deniz yolunda ticaretini sürdürmekteydi.Çepni Yusuf'un teknesi ,Keşap (Giresunun ilçesi)limanında katırlara yüklediği ürünleri ile dağ köylerine yönlenmekteydi.O gün Deniz delirmiş fırtına dinmek bilmiyor,Yusuf Termede zoraki istihbarata kalacaktı.Ve,.Asiye'yi gördüğünde kalbinin kontrolsüzlüğüne şaştı.



1922 nin kışı bitecek gibi değildi.Kurtuluş Savaşi sonrası hiçbir şey eskisi gibi olmadı.Yusuf savaşa katılmamış,para ödeyerek asker edilmemişti.Yakın arkadaşi Topal Osman, yakın dostu Fethi Bey ile akrabalık bağları vardı.1986 yılında İran ,Horasan'dan Annesi ile birlikte Keşap kasabasına yerleşmişlerdi .



Yusuf Şapsi liderinin torunu Asiye'yi dedesinden ister .Çerkezler dışarıya kız vermezler,Yusuf mücadeleyi kazanır lakin teknesi de artık onun değildir.Rum dostlarından satın aldıkları üç katlı konakta yaşama koyulurlar.İlk iki çocuklari doğduktan sonra ölür .



Gece kahvesinde odun ateşi üzerinde demlenen çay yudumlanmaktadır.Yusuf Reis ticaretini sabitlemiş ,dağ köylerine artık sıkça gitmemektedir.1920 aylardan Mayıs ,



?''Kahveyi sen yapacaksın der, 11 yaşinda ki Rum çocuga Osman ?'

Kahveyi getiren küçük beden ,katiline son kes bakar.Yusuf Reis çaresiz,ürkek ,karşi kayamadığı güce eğilmiştir.Ağlayan gözler evin yolunu tutar.



?'Yusuf dün gece rüyamda yanında çalisan oğlanı gördüm,minarede ezan okumaktaydı der',Asiye''



Yusuf Resin kahvesinin tuvaletinde ki çocuk şehidini her anlatışında ağlardı babaannem.Osman'ın zulmü ,Çerkez kız ile evlenen Yusuf'un üzerine doğruldu.Kıtlık başlamış ,Yusuf'un dağ köylerine un ,şeker vs ihtiyaçları ulaştırması gerekiyordu.Yola katırlarını katarak koyuldu .



Tonya sırtlarında Osman'ın çetesi yolunu kesti.Ağır kırbaç darbelerinden sonra başi dışarıda kalacak kadar toprağa gömüldü .



Kocasının artık iyileşmeyeceğini biliyordu. Ağlamıyordu, beş çocugu ile birlikte yaşama sarılmalıydı,öyle yaptı ve biz şimdi Termedeyiz .



Devam edecek....