Kemsük

Canım sıkılıyor. Hayatımda karşılaştığım en kaba adamın dürüstüm ben çığlıklarını dinledikten sonra ve bunu kanıtlamaya çalışırken söyledikleri aklıma geldikçe can sıkıntım katlanarak daha da çok büyüyor. O telefon konuşmasından sonra kendimi hiçbir yere sığdıramıyor olduğumdan mutfağa gidip anlamsızca buzdolabının kapağını açtım. Aç mıyım? Değilim fakat ısrarla ağzıma bir şeyler tıkmam gerektiğini düşünüyorum çünkü ya çene kaslarımı bir şeyler çiğneyerek çalıştıracaktım yada kendimi bana bok gibi hissettiren adamı arayıp içimdeki kırgınlığı kusacaktım.

Hışımla dolaptan aldığım elmayı hırsla dişlerimin arasına alıp hunharca bir parça kopararak usulca bahçeye süzüldüm. Kendimi attığım salıncakta düşünmeye başladım. Ayber bir arkadaş ortamında tanıştığım karizmatik olduğunu düşündüğüm seri katil, duygularımı öldürdü lan o benim elbette seri katilin biri o. Kendi arkadaş çevresinde biraz asabi ama esprili, sinirli ama yufka yürekli, dediğim dedik ama uysal, çalışkan ama işsiz bir adamdı. Adamdaki çelişkiler gözüme bir mızrakla sokulurken aklım neredeydi bilmiyorum sonuçta püreye patates diyecek kadar kaba bir adam. Bir kadın olarak elbette dış görünüşünden de etkilendim uzun boylu, kendi türüne göre kalıplı, beş parmaklı, tabanlarına basan, hafifçe kendini beğenmişliğinden dolayı ego tırmanışı oldukça yükselişte, gözlerindeki ışıkla karşısındaki kişinin ruhuna dalış yaparak iyi bir yüzücü olduğunu kanıtlayan, sevdiğini sahiplenip onu pençelerinin altına tutan, vahşi ve yırtıcı olan Ayber namı diğer AYI'nın artık çekim alanındaydım.
Onunla çok fazla birşey yaşamamıştık lakin sohbet ederken gözlerimin içine baktığında kalbimdeki ritim bozukluğunun nedenini hala anlayabilmiş değilim. Beni kollarına alıp dans ettiğimizde kendimi akıllı telefonun şarjı kadar kıymetli hissediyordum. Nereden bilebilirdim onun benim için bozuk bir priz olacağını. Birlikte müzik dinlerken, arkadaşlarla birlikte okey oynayıp hayvanca yenilirken,karşılıklı içki içerken aslında tek bir düşünce vardı kafamda. Birlikte bir anı haritamızı oluşturmak. Nereden bilirdim ben onun için sadece hatıra defterinde ayrılan tek bir sayfa olacağımı. Aslında o kadar kötü biri değildi bu düşünce de benim ne kadar güzel bir mahluk olduğumun kanıtı. Şimdilerde düşünüyorum da o belirli aralıklarla beni arayıp sorarak zaman zaman geviş getirme eylemini yerine getirmekten öteye gitmiyormuş. Muhtemelen hafızasında tuttuğu ve verim aldığı kadınları belirli periyodlarda arayıp romantik anlar yaşamak onun için geviş getirmek onda bir alışkanlık. Kendini kadınlara hizmet vermeye adamış romantik ve damızlık bir ÖKÜZ namı diğer Ayber.
Sanki beynim bir kaset çalar, konuşmalarımız bir kasetmiş gibi son telefon görüşmemizi hafızam sürekli geri alıp tekrar tekrar dinletiyordu söylediklerini. Benimle tanışmadan önce başkasından hoşlanıyormuş, ona kırmızı ışık yaktığında beni yaya geçidi olarak kullanma girişiminde bulunmuş. Sonra kırmızı ışık sarı ışığa dönmüş yeşil ışığa dönme ihtimali çokmuş. Bana karşı dürüst oluyormuş onun gibi bir adam bulamazmışım, adam haklı ayıdan öküze dönen bir mitolojik varlık bulmak kolay mı bu devirde. Sürekli renk değiştiren bir kadın yüzünden devrilmez bir üst geçidi damperi açık kalmış kamyonla yıkıp geçmen dengesizliğinin en büyük göstergesi değildirde nedir. Biz DEDİ seninle DEDİ duygusal DEDİ bir DEDİ ilişki DEDİ yaşamadık DEDİ. Allah'ım ben cümleyi arasına yumuşatacak bir şeyler kullanmadan bile kaleme alamıyorken o nasıl bir solukta söyleyebilmişti, o nasıl bir ciğer lan. Tabi bendeki kalp vücudumun her yanından gelen kirli kanı akciğere ve oradan gelen temiz kanıda vücuda dağıtan bir organ sadece.Ben japonların ürettiği bir şişme kadın gibi hissiz, bilim kurgu filmlerindeki androidler kadar ruhsuz bir mekanizmayım ya. Tüm bunlar kafamın içindeki açık hava sinemasında bana tekrar tekrar gösterilirken vahşice elmamın son parçasını da ısırdım. Gözlerim tamamen yenmiş elmaya takıldı. Ah Ayber aslında senin şu elimde kalan elmanın kemsüğünden bir farkın yok. Şimdi usulca kalkıp seni çöp kovasına geçirilmiş Bim poşedinin içine atacağım, sonra çıkarıp ağzını sıkıca bağladıktan sonra kapının önünde duran çöp konteynırının içine basket olarak atacağım. Seninlemi uğraşacam lan KEMSÜK.

KEMSÜK
Aslen Türk Dil Kurumunda böyle bir kelime bulunmamak ile birlikte genelde orta karadeniz bölgesinde yaygın olarak kullanılan elmanın yenmeyen bölümüne kısaca ÇÖPÜNE verilen addır.
ÖKÜZ
Kaba ve hantal yapılı, mideleri dört bölümden oluşup geviş getiren, boynuzları daimi olan hizmet hayvanlarıdır (örneğin damızlık olarak kullanılırlar)
AYI
İri gövdeli, beş parmaklı ve tabanlarına basarak yürüyen, iri gövdesine rağmen iyi bir tırmanıcı ve yüzücü olan, pençeleri kazmaya elverişli, hepçil vahşi ve yırtıcı hayvanlardır.

19 Ağustos 2016 4-5 dakika 37 öyküsü var.
Yorumlar