Kibritçi Melankolik Kızın Hayalleri -2
Bir kibrit daha yaktı kibritçi melankolik kız...
Yine bir kibrit tanesinin alevinde kurmak istedi bitmeyen hayallerini...Uzun rüyalara daldı kibritçi melankolik kız.Soğuk kış günlerinin bembeyaz renklerini aldı sadece.Soğuğu kaldıramadı, küçük bir alevin sıcaklığında hem kalbini hem bedenini ısıttı kibritçi kız...
Oysa kışlar da bu döngünün bir parçasıydı ve hayat sadece yaz mevsimi değildi...hayallerin derin olması için biraz da ama olmak gerekirdi galiba.Dünyanın çirkin yüzüne kalbini kapattı küçük kız..Ve hayal gözlüğünü taktı yine...
Sıcacık bir ev hayal etti önce, şöminede yanan odunlar.Gözlerini küçük alevlerden büyük alevlere doğru çevirdi bu defa.Sıcacıktı her yer, üşümüyordu ilk defa.Hayat biraz gerçek, biraz düştü işte..Anlamıştı bunu kibritçi melankolik kız da...
...
Odun alevinde kurabileceği çok hayali olacağını farketti sonra..Alevler büyüdükçe, hayaller de büyüyordu sanki.Gerçek olan her hayal, yeniye bırakıyordu kendini...Yoruldu kibritçi melankolik kız.Ne hayal edeceğini, ne isteyeceğini bilememenin şaşkınlığı içinde bir kor gibi kavruldu öyle ki...
İşte alevlerin ve buzların ortasında şaşkındı bir kez daha...
Hayat!.. Diyebildi sadece.
Yakarken üşüten misin? Her hayalimde, beni düşsüz bırakan...
Acıdı kendine ve güldü çaresizliğine.Bir kar tanesi eşlik etti donuk bakışlarına, ma kar taneleri ışığını söndürmeye yetmedi yine de.Erteledi kibritçi melankolik kız, hiç bitmeyen hayallerini...