Kim Bir Kilo Bal Yer

Bir oturuşta siz hiç bir kilo bal yer misiniz ? Hiç öyle şey olur mu  dediğinizi duyar gibiyim. Peki, eski zamanlarda dedem yemiş desem inanır mısınız ? Durun anlatayım.

Eski insanları az çok bilirsiniz. Birbirleriyle şakalaşıp asla küsmezlermiş birbirlerine.

Bir de çok inat olurlarmış. İddiaya girerlermiş her konu hakkında. Bizim köyün Hüseyin Ağa diye bir büyüğümüz vardı. Tekeci derlerdi ona. Ballarıyla meşhur olmuştu. Babamın babası olan dedem, bir gün onun yanına gider ve der ki :

- Lan tekeci, şuradan bana bir bal ver. Senin balın saf, şekersiz, güzeldir.

Bu arada dedemin adı Mustafa'dır. Lakabı göç'tür. Tekeci der ki :

- Lan Göç Mustafa, şu bir kilo balı bir çırpıda yersen, o kadar da hediye sana.

Bunlar bir başlamışlar, bir kilo balı yersin, yemezsin diye. Sonuçta dedem galip gelmiş. Galip gelmiş ama, içi öyle bir yanmış, öyle bir yanmış ki dışarıya kendini zor atmış.

Eskilerde köylere kar öyle çok yağarmış ki boyu iki metreyi bulurmuş. Eline almış yabayı. Karın ortasını yarmış. İçim ferahlasın diye yarım saat kadar orada öylece kalmış. Ondan sonrasını siz düşünün. Astım, bronşit, nefes darlığı. Hiç hastalığı olmayan dedem, öyle hastalık kapmış ki sormayın. O zamanlara hastane yokmuş, doktor yokmuş.   Nihayetinde nefes darlığı çeke çeke vefat etmiştir dedem.

Şimdi bizim önümüze bal koysalar, Üç defa ekmekle bandıktan sonra dördüncüye elimiz varmaz. Kesiliriz hemen. Hiç bir kilo bal, bir oturuşta yenir mi ?




08 Temmuz 2023 1-2 dakika 93 öyküsü var.
Beğenenler (4)
Yorumlar