Meğerse Örümcekten Korkarmış
Ferit arabasıyla giderken, benzininin az kaldığını fark etti. 'En yakın benzin istasyonuna uğrasam' diye düşündü.
Bir süre daha yol aldıktan sonra, önüne çıkan benzin istasyonuna girdi. Depolara doğru arabasını yanaştırdı. Arabadan indi. Pompayı eline aldı. Arabanın benzin deposuna pompayı soktu ki, o anda, pompanın üzerinde kocaman bir örümcek olduğunu fark etti. Oldum olası örümceklerden korkardı Ferit. Ani bir hareketle pompayı fırlattı elinden. Pompa hızlıdan yere düşmesine rağmen örümcek pompanın üzerinden düşmemişti. Örümceğin hala orada durmasından müthiş bir şekilde rahatsız oldu Ferit. Bir şeyler düşünmeye çalıştı. Aklına, çakmakla örümceği korkutmak geldi o an. Ferit sadece örümceğe konsantre olmuştu. Nerede olduğunu unutmuştu. Burası bir benzin istasyonuydu. Burada çakmak yakarsa, yangın çıkabilirdi. O şimdi bunları düşünmüyordu. Sadece örümceği o pompanın üzerinden nasıl düşürürüm diye düşünüyordu.
Benzin istasyonundaki görevlide karşıdan o ara onu gördü.Yanındaki arkadaşına
-O adamım elinde çakmak mı var Adem bakar mısın?
-Olur mu oğlum. Burada çakmak yakacak kadar aptal biri olamaz her halde.
-Adem bir bak. Gerçekten adamın elinde çakmak var.
Adem kalkar bakar. Gerçekten Ferit o an çakmağı yakmış ve benzin pompasının üzerine tutmuştur. Anında da, pompa alev alır. Ferit nasıl kaçacağını şaşırır. Alevler hızlı yayılmaya başlar. Adem'le arkadaşı içeriden deli gibi çıkarlar. Yangın tüplerini alarak, yangına tüplerden köpük sıkarlar. Bir yandan da, Ferit'e söylenip dururlar. Neyse ki yangını söndürmeyi başarırlar.
Ferit şaşkın ve aptallaşmış bir şekilde orada öylecene onlara bakar kalır. İki arkadaş Ferit'i kıskıvrak yakalayıp iki yumruk atarlar.
-Sen ne yaptığını sanıyorsun? Burada çakmak yakılır mı hiç? Bütün istasyonu havaya uçuracaktın. Manyak mısın sen kardeşim!
-Manyak elbette. Baksana. Sen terörist falan mısın oğlum? Kimsin sen!
Ferit çok kormuş ve mahcup olmuştur.
-Ağbi kusur bakma. Elinizi ayağınızı öpeyim. Ne teröristim. Ne manyağım. Vallahi bilemedim. Pompanın üzerinde bir örümcek vardı. Örümceği kovmaya çalışıyordum.
İki arkadaş, duyduklarına inanamazlar. Karşılarındaki acaba akıl hastanesinden kaçmış bir deli mi? diye bir süre, birbirlerine bakar kalırlar.
-Ağbi biliyorum inanmıyorsunuz. Ama ben örümcekten gerçekten çok korkarım. Elimde değil. Benim fobim var ağbi. Affedin beni ne olur. Çok özür dilerim.
-Ferit'in arabasının bir kısmı yanmıştır. Etrafta oldukça hasar gözükmektedir. Pompa kullanılamaz haldedir.
Adem ve arkadaşı söyleyecek söz bulamazlar. Ferit bütün zararı ödemeyi kabul eder.
-Adem verilmiş sadakalarımız varmış bugün ağbi.
-Vallahi arkadaş. Bugünde benim kızımın doğum günü. Hepimiz yansaydık, kızım babası doğum gününe gelmedi diye bana küserdi.
-Ya ağbi, düşündüğün şeye bak.
-Aklım başımdan gitti benim şu an.
-Sorma ağbi ya!
Ferit bir çekici çağırtıp arabasını alır ve gider. Hem arabasını hem de verdiği zararı ödemek zorunda kalır.
Hani bir söz vardır. Ne şehittir, ne gazi. Bir örümcek uğruna gitti bizim Ferit, olayı yaşanacaktı. Neyse, yaşanmadı. Kimseye bir şey olmadı.
Not: Enteresan olaylar isimli bir programda izledim bu olayı. Bende bu şekilde kurguladım.
Sevgiyle kalın.
Günün öyküsünü ve yazarımızı kutlarızud83eudd20
Teşekkür ediyorum. Birkaç yerdeki kelimeler düzeltilmiş. Teşekkürler.