Mutlu Çocuklardık

Bizim çocukluğumuzda yazlar yaz gibi,kışlar kış gibi geçerdi,günlerce yağan karın yüksekliği dizlerimize kadar çıkar mahalle çeşmesine bile giderken çığır açmak zorunda kalırdık.Buz tutmuş yollardan düşe kalka okula gitmek,arkadaşlarla teneffüs aralarında ölümüne kar topu oynamak,üşüyen ellerimizi sınıfın ortasında Çırağan Saray'ı gibi yanan sobada ısıtmaya çalışmak,ders esnasında kimimizin ciğerleri sökülürcesine öksürmesi kimimizin volkan patlaması gibi hapşırması her şeye değerdi.Bir daha yaşama şansım olsaydı,şuanki aklım ile,çocukluğuma dönmek isterdim ama nafile...

Soğuk bir kış günüydü,sınıfın kapısı çalındı ve içeriye giren,öğretmen miydi yoksa görevli miydi hatırlamıyorum,isimlerimizi tek tek okuyup:

"Öğretmenler odasına gideceksiniz"deyince merakla gözler üzerimize çevrildi,sandılar ki bir suç işledik,içlerimizde başarısız arkadaşlar da vardı başarılı arkadaşlar da.Olup biteni anlamaya çalışarak birbirlerimizi gözünün içine bakıp "ben bir şey yapmadım" dercesine masum dolu bakışlarla öğretmenler odasının yolunu tuttuk.

Şaşkınlık ve korku içerisinde çıktığımız sınıfa ellerimizdeki torbalarla dönünce arkadaşlarımız etrafımızı sarıverdi:

"Bunları kim göndermiş?"

"Bize yok mu?"

"Başınıza devlet kuşu mu kondu?"

Yüzümüzde güller açıyordu o hayırsever vatandaşımızdan Allah razı olsun,özellikle bot ve montumu çok sevmiştim,hediyeleri gördüklerinde anne-babamız dünyanın en mutlu insanları olmuşlardı,sonuçta bizim başarılarımız onların başarıları,bizim mutluluğumuz onların mutluluklarıydı.

Bu kısacık anımdan sonra şunları söylemeden geçemeyeceğim: Bizler bir çift ayakkabı,bir takke, resimli bir çanta,kokulu silgi ve üç beş boyalı kalemlerle mutlu olan çocuklardık;şimdiki çocukların akıl almayacak şekilde eşyaları var fakat hayalleri yok...

Sizler de bir insanın hayatına dokunmak ve onda derin izler bırakmak istiyorsanız,çocukları sevindirmeyi sakın ihmal etmeyin!

27 Aralık 2024 1-2 dakika 583 öyküsü var.
Yorumlar