Önsöz Savaşları
İtiraz edip durma işte, ilk olduğunu ben de biliyorum, absürt olduğunun da farkındayım, lütfen beni benden fazla düşünme huyundan vazgeç artık.
_ Sen bu konuda rüştünü ispatlamış bir duayen olsan, bu yaptığın hoş bir aforizma sayılabilir hatta olumlu yankı bile uyandırabilirdi.
Yirmi yıldır neredeyse her anımız beraber geçti ama beni bir habbe bile tanıyamamışsın.
_ Her sinirlendiğinde Arap damarının kabardığının farkında mısın? Yaşlandıkça rahmetli babana benziyorsun. ?kötü bir Volkan Konak taklidi yaparak- ?' uykusuz, aksi, lânet ?' diyerek arkadaşının omzuna dokundu.
İnsanın bir şeye de becerisi olur arkadaş. Ne bileyim şiir yazar, şarkı söyler, yahu sen boncuk bile dizemedin geçen sene rezil oldum tüm vakıftakilere, bir de karşıma geçmiş şiir okumaya çalışıyorsun. Üç kelimelik metinde bile sesini çatlatmayı başardın ya seni candan tebrik ediyorum.
_ Konuyu kaynatıp nedense beni çekiştirmeye başladın, ağzından salyalar akarak kendi üstünlüklerine gönderme yapman utanç verici. Asıl konumuz senin bir türlü çıkamayan kitabın ve onun lanet önsözü...
O konuda kararlıyım önsözü kendim yazacağım. Senin söylediğin o ünlü yazarı ulusalcılar sevmiyor. Sağcılar sevmiyor, solcular liboş diyor. Seveninden çok nefret edeni olan birini neden kitabımın başköşesine koyayım ki.
_ Ohoo sen olmuşsun be abi. Daha ünlü olmadan bu kadar havaya girdiysen, kitap beş-on bin sattığında beni bile tanımazsın demek ki.
Şu kedi meraklısı çocuk var ya o olabilir bak. Bulsana onu epeydir sesi soluğu çıkmadı.
_ Kim Bilge mi?
Hah evet Bilge yazsın önsözü.
_ Şapşal bunak adam öleli on beş yıl oldu nerdeyse.
Öldü mü, hadi oradan be. Yazmıyordur da ondan çıkmıyordur ortaya, söylerim Aziz'e bulur onu.
_ Hangi Aziz? Tahmin ettiğimse o da aynı yıl ölmüştü. Tıpkı Onat gibi...
'Herkes ne zaman ölür
elbet gülünün solduğu akşam'
Bunun gibi bir şey olmalı girişte. Erdal'a söyle bahset kitaptan, içindekiler onun ilgi alanına giriyor.
_ Bir dakika yalnız o şiir Turgut'un değil mi?
Onu biliyoruz elbette, ben Erdal'ın bir kitabının girişinde okumuştum bu dizeleri.
_ Maalesef yoldaş, dört yıl önce de o göçtü gitti.
O öldü bu öldü oğlum biz kaç yaşındayız ya, yüz mü?
_ Hehe, neredeyse.
Şu bizim sevdiğimiz film var ya, Türkan'ın. Yazarı kimdi o hikâyenin, adı dilimin ucunda.
_ Cengiz Aytmatov iki yıl oldu.
Sus Allah aşkına, yeter omuzlarımı taşıyacak takatim kalmadı.
_ Aslında biri var ama söylemeyeyim bana çok kızarsın.
Vay be ölmeyen biri var demek, o da benim küstüklerimden öyle mi?
_ Evet
Söyleme tahmin ediyorum.
_ Sansasyonel de olur, ?'önsöz sayesinde iki eski dost barıştı'' manşetlerini bir düşün.
Eksik olsun, bak nabzım saçmalamaya başladı bile, kapat artık çeneni.
Sinirlerin gerildiğini gören bakıcılarının güler yüzü belirdi başlarında.
?'Sabırsızlıkla bekliyorum kitabınızı'' dedi huysuz ihtiyara. Hem de hiç çıkmayacağını bilerek...
04.08.11
Tiyatro eserleri yazabilecek yetenek var sizde... Kutluyorum. Sevgiler...