Sadece İstiyordum...
29.01.2009
---------------
Akşam
(günlük tarzında olacaktır)
Dün dershaneye kaydoldum, 10.sınıfa.400 TL indirim kazanmıştım, onlar da yaptılar.Ayda 100 TL ödeyecektik.Bir an önce 10.sınıf olmak istedim.Öyle tatlı bir heyecan vardı ki üzerimde...
Babamın ilk duyduğunda 'zoraki' bir gülümsesi vardı."Hayırlı olsun!" bile demedi, hiçbir şey demedi.
"Bir şey demeyecek misin baba?"dedim yarı kızgın yarı şakacı bir tavırla.
"Yok da...Erken değil mi senin için? Zorlanmaz mısın?" dedi.Ben kendi kararlarımı veremem.Nasıl okuyacaksam ben...3-4 sene sonra üniversite seçimi var.Hangi üniversite daha iyi?Hangisi puanıma uygun?Hangisinin çevresi düzgün???.......Böyle ufak tefek şeylere takılacak kadar küçük müyüm ben?Hadi zoraki küçüğüm, annem de mi öyle? Annemle beraber gittik, o yazdırdı beni.Tek başıma mı gidip kaydoldum sanki...
Bugün ablam geldi Konya'dan.Özlemiştim onu.Ona söyledim dershaneye kaydolduğumu.Bir 'hayırlı olsun'a ihtiyacım vardı doğrusu.Tamamen babam gibi yaptı ve öyle söyledi.Umutlarım suya düştü.Benim için iyi olacaksa diğer şeylerin ne önemi var?
Biraz önce odamı topladım.Topluyorken annem babam ve ablamın konuşmalarına tanık oldum.Sadece bir kısmını anlayabildim.
Babam: "Ararız, biz vazgeçtik, deriz olur biter !"dedi
Karnıma bıçak saplanmıştı sanki...Nutkum durdu.Hemen odadaki işimi bitirip yatağıma sokuldum, ağladım.Sesim duyulmasın diye yorganı kafama kadar çektim.Tek istediğim uyumaktı.Hiçbir şey düşünmek istemiyordum ama düşünceler beni buluyordu.Okula gitmemek, aç kalmak, yataktan çıkmamak, evden kaçmak...Bir sürü, bir sürü şey düşündüm.Yazmaya karar verdim artık.Yazıp içimi dökmek istedim.Son günlerde gerçekten bu kaleme ihtiyacım vardı.
Az önce, hemen az önce ben yazarken ablam kıpkırmızı gözleriyle odaya girdi.
"Yatmadın mı sen?"
Ben kafamı sallayarak hayır dedim.
"Ağladın mı?"
Gözlerimin şişmiş ve kırmızı olduğundan olsa gerek...Ben hayır desem bile bu böyle olmayacak mıydı? Bu sefer de kafamı salladım.Onayladım.
"Hepsi senin bu bilinçsiz hareketlerin yüzünden" dedi ve şöyle bir 'ezik görme bakışı' attı.
O an onu boğmak istedim.O an ölmeliydi o.Her şey onun yüzünden oldu, konuyu o açmıştı.Her şey onun yüzünden oldu, suç benim 'bilinçsiz' hareketlerimde miydi acaba?Ne diyeyim bilemiyorum.Suçlu acaba gerçekten ben miydim?Ben olmasaydım , hiçbir sorun olmaz mıydı?Her zaman gülümseyen, modern bir aile mi olurlardı?Ahh...Keşke olmasaydım...Şu günlerde güzel bir meslek, bir üniversite hayal ediyordum.Ama tüm bu olanlar hayallerimin kırıldığını, bir cam kırılıyormuşçasına duyurdu.
En azından biraz daha farklı olsaydım da "Başak yapıyorsa doğru yapıyordur." dedirtebilseydim.Buna engel neydi acaba?Her yaptığıma bir kusur arayan onlar mı yoksa benim 'bilinçsizliklerim' mi?Artık hiç dert etmek istemiyorum.Her ablam geldiğinde onun tarafından ya da onun katkısı olarak azarlanmak istemiyorum.Keşke okulu bırakabilsem...Evimi, onları...Niye benim bir dostum olmuyor ki? Hayali ya da gerçek.Her şeyi anlatabileceğim, bana yol gösteren, benim de ona yol gösterebileceğim biri yok..Niye?
Babamla aslında konuşmak istiyordum ama ablamı gördükten sonra hiçbir şey istemiyordum. Onun o kanlı,kırmızı gözleri ve beni, her şeyin suçlusuymuşum gibi görmesi ve buna inanması , geldiği ilk günden soğuttu beni.
2 yıl beraber olduğum hocalar...2 yılda beni bir şaheser yaptılar.Ve beni böylesine umduğum bir okula gönderdiler.Hadi düz liseye gitmiş olsam NEYSE! Okulumu hepsi de seviyor diye umuyorum (!).
Babama bir not yazacağım ,tüm kalbimden geçenleri söyleyeceğim.Ve belki çantasına koyarım.Artık başka çarem yok...
30.01.2009
Sabah
Babama yazdığım mektup tarzındaki notu, o banyodayken çantasının kulpuna sıkıştırdım.Görmemesi imkansız olacaktır.Koyduktan sonra koşa koşa odama gidip yatağıma kapandım.Kalbim heyecanla çarpıyordu.Sesleri yakip ettim ve ne olduğunu anlamaya çalışıyordum. Kâğıdı açtığı sesi duydum ve kalp atışlarım hızlandı, çok heyecanlandım.Ne kadar bir süre geçti , okudu mu anlamadım.Ama kâğıdı buruşturdu.Bunu neden yaptığını anlamadım ama kâğıdı buruşturdu.Babam galiba işe geç kalıyordu ki hemen işe gitti.
O kâğıdı buruşturmasının nedenleri:
"Aman....Bunla mı uğraşacam...Biz ne diyorsak o olur!" demesi
Çöpe atmak...
İş yerinde okumak...
gibi...
Kitap okumaya başladım ki aklıma bir fikir geldi: Mesaj !
Babama hemen bir mesaj çektim.Mesaj şöyleydi: "Kolay gelsinn...Babacım yazdığım şeyi okudun mu?Artık dayanamayacağım :) Cevap yazarsan sevinirim:)Seni çok seviyoruummm !"
Kitabımı okumaya devam ettim ve telefonum sessizde olduğu için bakıp bakıp duruyordum.Ve..En sonunda mesaj gelmişti.Doğrusu hiç beklemiyordum.
Mesaj: "Okudum seni seviyorum her şey istediğin gibi olacak" idi.
Aşırı mutlandım ve dünden kalma şişmiş gözlerimi nemlendirdim.Hiçbir kaçar yolu yoktu bu işin.Gidecektim !O ablamı da böylece çatlatmış olacaktım.Babamı çookk seviyorum...