Seyit ve turistler
Datça'da turistin bol ,işletmelerin az olduğu dönemler. 1988 -1999 yılları. Bütün pansiyonlar ve oteller bir İngiliz tur acentası tarafından kiralanmış. Caddede yürüyen her 100 kişinin 80 iİngiliz ve ben o yıllarda kafeterya işletiyorum,yanımda 4-5kişi birlikte çalışıyoruz ,bunlardan biride Seyit adında ,Doğubayazıtlı bir delikanlı. Çok matrak bir çocuk,tipide komikliğine uygun ;İlyas salman ve kemal Sunal karışımı..bir tip.
Her akşam yemeğe gelen bir İngiliz grup ,kızartmaların üzerine ,yanlarında getirdikleri açık sarı renkli bir sosu sıkıyorlardı.İğrenç bir tadı ve kokusu vardı,beklide alışık olmadığımız için bize öyle geliyordu. O akşam giderken sosu saklaması için kemal'e uzattılar yarın akşamki yemekte isteyeceklerini söylediler. Kemal ,kiloluk şampuan boyutundaki sosu dolaba koydu,onu gören seyit ?''kemal dolaba koyduğunda ne?'' diye sordu.. kemal'de ?'Seyit, o şampuan.sakın kullanayım deme ,adamlara ayıp olur ?'dedi
seyit'in o vıcık vıcık yağlı sosu şampuan sanarak kullanacağından emindik. Ve beklediğimiz gibi oldu seyit usulca dolaptan şampuan sandığı sosu alarak duşa gitti.
10 dakika 15 dakika yarım saat derken tam 1 saat sonra seyit duştan çıkageldi . Saçları yağdan dolayı kafatasına yapışmış, cam gibi parlıyordu,çevreye yaydığı kokuda dayanılır gibi değildi...Seyit'i o şekilde gören biz gülme krizine tutulmuştuk
Elinde havlusuyla şaşkın bir şekilde bir süre ortada kalakalan seyit bize dönerek ?'bizim şampuanlar daha kaliteli yahu , İngilizlerin şampuanını 5 para etmez ?'demez mi, kullanmasına rağmen onun bir şampuan olmadığını anlamaması ve üstelik İngiliz ve türk şampuanları arasındaki farka dikkat çeken muazzam yorumu bizde ikinci bir gülme krizine yol açmıştı.
12 ocak 2007 DATÇA
Saka bu sanirim,soı?e ile sampuani karistiracak kadar safmi????
🙂
Bu Seyit'in Kemal'e çok fazla güveninden kaynaklanmış olabilir🙂
Yazık yaa..
Ama anlamaması farkı çok komik..🙂